Yerel seçimler yaklaştıkça yandaşlar lafa yine “beka meselesi” diye başlamaya başladılar!

Kendileri ile aynı fikirleri paylaşmayanları “beka meselesinin” farkına varmayan aymazlar olarak görüyorlar.

Beka meselesi!

Yani var olma meselesi!

Ya da yok olma meselesi!

Seçmenlerin gözünü “beka meselesi” ile korkutup yerel seçimlerde oyları devşirmeye çabalıyorlar.

Seçimleri kendileri kazanırsa ülkemizin beka meselesi diye bir sorunu olmayacağını ileri sürüyorlar.

Seçimleri muhalifler kazanırsa ülkenin beka meselesiyle karşı karşıya kalacağını iddia ediyorlar.

Yani ülkenin varlığını kendilerinin iktidarda kalmasına bağlı bir mesele kabul ediyorlar!

Evet, bir beka meselesi söz konusu!

Ama bu beka ülkenin bekası değil!

Bizatihi iktidarın bekası!

Yaklaşık çeyrek asırdır iktidar koltuklarında oturanlar bu koltuğun altlarından kayıp gitmesi endişesi ile ağızlarını ne zaman açacak olsalar lafa hemen beka meselesi diye başlıyorlar.

Tüm sorunların çözüm adresi olarak kendilerini gösteriyorlar ama devri iktidarlarında sorunların çözümlenmek bir yana kördüğüm haline geldiği gözlerden kaçmıyor.

İktidarların ilk yıllarında 800 küsur belediye kazanmış iken bu rakamı koruyamamış olmanın kaygısı ile beka meselesi diyorlar.

Bugün ise kazandıkları belediyelerin yüzde 25’ini kaybetmiş durumdalar.

Bu nedenle “bu bir beka meselesidir” diyerek seçmenlerin gözünü korkutup yine oylarını almak peşinde koşuyorlar.

İktidarlarını sürdürmesine sürdürüyorlar ama ilk zamanlardaki güçlerinin kalmadığını kendileri de biliyorlar.

Her seçimde fire verdiklerini seçmenlerin kendilerini yakından tanıdıkça uzaklaştığını biliyor ve bu uzaklaşmanın önüne geçebilmek için beka meselesi diye lafa başlıyorlar.

Tamam, bu bir beka meselesi ama yukarda da ifade ettiğimiz gibi ülkenin bekası değil iktidarın bekası söz konusu!

İstiyorlar ki kurmuş oldukları bu düzen aynen devam etsin.

Ve iktidarın keyfini çıkarmaya devam etsinler.

Ancak pek çok konuda fire vermiş durumdalar.

Artık birçok seçmen oy vereceği yeni bir parti arıyor.