Tam da eski bir yılı geride bırakıp bir umuttur diyerek yeni yıla girdiğimiz şu günlerde aslında tılsımlı bir çubuğun olmadığının iyice bir farkında olmuşuzdur herhalde!
Durumlar aynen bıraktığımız gibi. Ne bir gecede eski sevgili kapımıza dayandı ne de para pul aktı. Demem o ki, zengin yine zengin, fakir yine fakir.
Halihazırda konu dileklerin gerçekleşmemesine gelmişken, aylardır beklenen ve yine hayal kırıklığına uğranan asgari ücretten bahsedelim.

Bilindiği üzere 2024 yılı için uygulanacak olan asgari ücret net 17 bin 2 lira olarak açıklandı. Büyük mücadelelerden sonra ortaya çıkan bu rakam özellikle işçi sendikalarını memnun etmedi. Çalışanlar açısından da bakıldığında çok yeterli bir rakam olmadığı da gerçek.
Ülkemizde sadece yeterli gıdaya ulaşmak için harcanacak aylık rakam 18 bin lira sınırında. Bu rakam, diğer ihtiyaçları karşılamıyor. Yani günün koşullarında beslenebilmek ve diğer temel ihtiyaçları da karşılayacak bir gelir düzeyi bunun neredeyse üç katı.

Asgari ücrete yapılan zamlar, bundan yıllar-yıllar önce olsa idi, eminim birçok insan buna da şükür der, susup otururlardı.
Ama günümüzde durum farklı.
Akaryakıt aldı başını gidiyor.
Nerede duracak?
Ne zaman duracak? Bilen yok. Birlikte yaşayıp göreceğiz.
Malum
Her çıkışın bir inişi var. Var da, çektiğimiz sıkıntı yanımıza kar kalacak.

Alım gücü ne zaman düzelecek?
Kaç yıl sürecek? Onu da bilen yok.
Örnek.
Kış sebzelerinin tam zamanı. Pazarda fiyatlar düşmeli, ya da düşecek umudu. O da söndü. Hesaplar yapılıyor. Sebze tarlada bir-iki lira. Pazarda 8-10 lira. Tabii fiyatlar daha uçuk sadece örnek veriyoruz. Nakliye eşittir akaryakıt. Nakliyecinin kendi masrafı, pazarcının yevmiyesi.
Fiyatların düşmesi mümkün görünmüyor.

Ülkenin bu gerçeğini ancak yaşayanlar bilir. Çünkü yeni zamma, daha zam asgari ücretlinin cebine girmeden ve piyasayı hesaba katmadan rekor artış demek, doğmamış çocuğa don biçmek gibidir. Asgari ücretlinin bu zamla yılı nasıl geçirdiği yıl sonunda belli olur. Biz ise daha yaşamadan onlara haydi iyisiniz, rekor zam aldınız. Şu kadar dolara yükseldiniz diyoruz.

Dövizin tutulamadığı, enflasyonun kontrol altına alınamadığı bu ülkede bordro mahkumlarına verilen yüksek zamların bir anlamı yok. Üstelik verilen her yüksek zam enflasyonu tetikler. Keşke fiyatlar yerinde dursa paramız enflasyon ve döviz karşısında pul olmasa da varsın hiçbir ücretliye zam yapılmasın. Çünkü her yüksek artış, ekonomide çalan tehlike çanlarının giderek arttığına işarettir.

Türkiye ne yapıp ne edip asgari ücret statüsünde çalışanların insanca yaşayabileceği bir ücreti takdir etmesi gerekiyor. En azından enflasyon kontrol altına alınıncaya kadar asgari ücretlinin bir nebze nefes alması için altı ayda bir yeni ücret tespitinde yarar var. Nasıl ki çalışan ve emekli işçi ve memurun maaşları altı ayda bir düzenleniyorsa ve verilen zam oranı enflasyonun altında kaldığı takdirde geriye dönük enflasyon farkı alıyorsa aynı yöntem asgari ücretli için de düşünülmelidir.

Hoş, asgari ücretliye rahmet okutan bir başka bordro mahkumları daha var. Esas acınası onlar. Hani şu 2023 yılında 7.500 liraya talim ettirdiğimiz emekli sınıfı. Gerçekten asgarinin asgarisi bile denmeyecek bu rakamla bu insanlar koca bir yılı geçirdiler. Geçinsinler, güle güle harcasınlar diye bir 5.000 lira verdik. Bir daha da hatırlamadık onları.

Öyle zannediyorum, kimsenin beğenmediği asgari ücreti bu 7500'lük kesim havada kapar. Vah ki vah...

Yeni yılınız dünü ve bugünümüzü aratmasın.

QOSHE - GÖRDÜK YİNE HANYA'YI, KONYA'YI - Filiz Bahçıvan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

GÖRDÜK YİNE HANYA'YI, KONYA'YI

21 0
03.01.2024

Tam da eski bir yılı geride bırakıp bir umuttur diyerek yeni yıla girdiğimiz şu günlerde aslında tılsımlı bir çubuğun olmadığının iyice bir farkında olmuşuzdur herhalde!
Durumlar aynen bıraktığımız gibi. Ne bir gecede eski sevgili kapımıza dayandı ne de para pul aktı. Demem o ki, zengin yine zengin, fakir yine fakir.
Halihazırda konu dileklerin gerçekleşmemesine gelmişken, aylardır beklenen ve yine hayal kırıklığına uğranan asgari ücretten bahsedelim.

Bilindiği üzere 2024 yılı için uygulanacak olan asgari ücret net 17 bin 2 lira olarak açıklandı. Büyük mücadelelerden sonra ortaya çıkan bu rakam özellikle işçi sendikalarını memnun etmedi. Çalışanlar açısından da bakıldığında çok yeterli bir rakam olmadığı da gerçek.
Ülkemizde sadece yeterli gıdaya ulaşmak için harcanacak aylık rakam 18 bin lira sınırında. Bu rakam, diğer ihtiyaçları karşılamıyor. Yani günün koşullarında beslenebilmek ve diğer temel ihtiyaçları da karşılayacak bir gelir düzeyi bunun neredeyse üç katı.

Asgari ücrete yapılan zamlar, bundan yıllar-yıllar önce olsa idi, eminim birçok insan buna da şükür der, susup otururlardı.
Ama günümüzde durum farklı.
Akaryakıt........

© Önce Vatan


Get it on Google Play