Üst sıralardaki iddiası sadece adının büyüklüğüne nazire!

Avrupa’dan elenmiş, elenirken de gençleri ile şov yapmış!

Taraftarı hiç olmadığı kadar sakin, tamahkâr ve kabullenmiş…

Yönetimi “Öze dönüş” sloganı ile hafızalara kazınan bir seçim propagandası ile zihinlere tohum tohum ekilmiş…

Kulübede ilk maçına çıktığı yaş 17, müzede hala serçe parmağı kesilmiş, buram buram aidiyet kokan bir isim…

Sonuç?

Esame listesinden “öz kaynak” çıkışlı tek “BİR” isim 11’de… Daha ne kadar kaybedecek ki bu camia? Daha ne kadar dibi görecek? Daha ne kadar yok olacak? Mesela Lugano maçının yıldızı Emrecen Terzi’nin yerine keyfiyete göre forma giyen, giyince de kafası eserse o formayı terleten Masuaku neden tercih edilir? Aytuğ mesela, neden maç kadrosunda olmaz? Aytuğ’un veremeyeceği ne vaat ediyor ki bu takıma Amartey? Demir Ege neyi vermedi de halâ biz sinameki Amir’i izliyoruz o pozisyonda? İşte bunlar, Rıza hocaya yapılan eleştirinin temelinde yatan yegâne sebepler. Yoksa Rıza hoca canımız, ciğerimiz… Ancak ondan beklenti, yeni Rıza’ları, Samet’leri tam da olması gereken sezonda sahaya sürmesi. Bu bir eleştiri değil, haykırış!

Gelelim oyuna… Önce Rıza hocadan bağımsız bakmamız lazım duruma. Beşiktaş’ta sorun merkezde! Geçen sene üst üste yakalanan serinin temelinde, orta alanda yaratılan dinamizm ve pas trafiği yatarken, bu sezonun başından bu yana 2. Bölge o kadar kopuk ve o kadar yok ki, Beşiktaş merkezden üretemiyor. Merkezden ürtemedikçe, kanatlara verilen bir oyuna anlayışına dönünce de, kanatlar yaşanan kalite eksikliği bariz bir şekilde ortaya çıkıyor. Tam da bu sebeple aslında yazının giriş bölümündeki serzeniş anlam kazanıyor. Beşiktaş, öyle kalitesiz, öyle sakar bir takımla oynuyor ki, bunun adına futbol demeye utanıyor insan. Dolayısıyla, Beşiktaş’ın gençleri ile hayatta kalması gerekiyor. Kısacası, ilk profesyonel maçına 17 yaşından Beşiktaş forması ile çıkan Rıza hocanın, kendisinden önceki 3 hocadan farklı bir anlayış, farklı bir tarz koyması lazım ortaya!

Sponsor TFF mi?

Dün öyle büyük bir iddia atıldı ki ortaya, Erol Mütercimler’in bu iddiası doğru ise, bu sefer ok yaydan çıkar. Şimdilik TFF kanadının bu iddia karşısında nasıl bir tavır ve tutum takınacağını takip ediyor olacağım. Ancak TFF tarafından Galatasaray ve Fenerbahçe’ye süper kupa hasebi ile 25’er milyon Euro verildiği doğruysa Mehmet Büyükekşi için işler acımtrak bir hâl alır…