Savaşların, katliamların, kargaşanın ve kaosun ortasında kalmak nedir bilir misiniz?
Gelin sizleri kendi yaşadığım coğrafyada bir yolculuğa çıkarayım. Kısa sürecek bir yolculuk değil onu bilesiniz.

Bu coğrafya insanlık tarihi boyunca peygamberlerin gönderildiği, birçok medeniyet ve devletlerin doğduğu, insanların ise yurt edindikleri bereketli topraklar olan Ortadoğu coğrafyasıdır.

Bu bereketli ve verimli topraklarda yüzyıllar boyunca aşiretler, beylikler, devletler ve imparatorluklar birbirlerine üstünlük kurmak ve hâkim olmak adına hep bir mücadele içinde olmuşlardır.

Bu coğrafyada hayatta kalmak ve yaşam mücadelesi vermek gerçekten çok zordur. Ortadoğu bölgesi hem yer altı kaynakları hem de yer üstü kaynakları sebebiyle sömürgeci devletlerin devamlı iştahını kabartmakta ve gözlerini bu topraklara dikmelerini sağlamaktadır.

Son yüzyılda Batı toplumlarının çeşitli sebepler ve bahanelerle (demokrasi, özgürlük, ekonomik, dini) canavarlaşan hisleri ile bu topraklar üzerinde yaşayan Arap, Türk, Kürt, Türkmen, Azeri ve Fars halkları tehdit etmekte ve bulundukları topraklarda huzursuzluk, çatışma ve savaş ortamı çıkarmaktadırlar.

Bu coğrafyada ne zaman bir çatışma, bir savaş ve bir katliamın çıkacağını bilemezsin.

Geçmişte ekonomik ve silahlı güçleri ellerinde tutanların demokrasi ve özgürlüğün arkasına saklanarak Kuveyt'te, Irak'ta, İran'da, Yemen'de, Suriye'de, Afganistan'da ortaya koydukları vahşet ortadadır.

Günümüzde ise Filistin topraklarını haksız ve hukuksuz bir şekilde sinsi sinsi işgal eden ABD destekli İsrail devletinin mazlum bir halka yaptıkları zulüm ve vahşet ayan beyan ortadadır.
Hasta, çocuk, kadın demeden katliamcı bir zihniyetle savaş hukukunu çiğneyen ve insanlık onurunu ayaklar altına alarak mazlum bir halkı yok etme amacı güdüyorlar.

Çok derin bir geçmişe sahip olan bu topraklarda yaşama hakkı sadece kağıtlar üzerinde yazılı kanunlardan ve sözleşmelerden ibaret olan bu coğrafyanın adıdır Ortadoğu.

Yaşamanın kutsal kabul edildiği bu topraklarda bebekler doğmadan toprağa verilir oldu. Göz yaşları sel olup aktı Dicle'ye ve Fırat'a. Hastanelerde bebekler nefessiz kalarak can verdi. Camilere sığınan gencecik bedenler bombaların altında can verdi.

Bugünlerde Filistin'de, Gazze'de ve Batı Şeria'da yaşananları insanlık daha önce Saraybosna'da, Halepçe'de, Hiroşima'da, Hocalı‘da yaşadı.

Bu yaşadığımız coğrafya ve dünya kana doydu, başka katliamlar ve savaşların çıkmaması adına artık hiç kimsenin üç maymunu oynamaması lazım.

Kalın sağlıcakla...

QOSHE - Ortadoğu’ya Yolculuk - Metin Ertekin
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ortadoğu’ya Yolculuk

5 0
28.11.2023

Savaşların, katliamların, kargaşanın ve kaosun ortasında kalmak nedir bilir misiniz?
Gelin sizleri kendi yaşadığım coğrafyada bir yolculuğa çıkarayım. Kısa sürecek bir yolculuk değil onu bilesiniz.

Bu coğrafya insanlık tarihi boyunca peygamberlerin gönderildiği, birçok medeniyet ve devletlerin doğduğu, insanların ise yurt edindikleri bereketli topraklar olan Ortadoğu coğrafyasıdır.

Bu bereketli ve verimli topraklarda yüzyıllar boyunca aşiretler, beylikler, devletler ve imparatorluklar birbirlerine üstünlük kurmak ve hâkim olmak adına hep bir mücadele içinde olmuşlardır.

Bu coğrafyada hayatta kalmak ve yaşam mücadelesi vermek gerçekten çok zordur. Ortadoğu bölgesi hem yer altı kaynakları hem de yer üstü kaynakları sebebiyle sömürgeci devletlerin devamlı iştahını kabartmakta ve gözlerini bu topraklara dikmelerini........

© Risale Haber


Get it on Google Play