SEVGİLİ okurlarım, aradan aylar ve yıllar geçti ama çok önemli bir konuda iktidar kesiminden hâlâ somut bir ses yok.

Oysa aynı plağı her gün dinlemekten bıkmıştık!

Kanal İstanbul’u ille de yapacağız!

Bu konunun ülke gündemine ilk kez ne zaman ve nasıl oturtulduğunu doğrusunu isterseniz anımsamıyorum.

Marmara Denizi ile Karadeniz’i bağlayan büyük bir kanal açacaklar ve iki denizi birleştireceklerdi.

Bunların aklına fikrine kimler girdiyse, orada İstanbul Boğazı gibi Allah’ın verdiği doğal bir suyolu varken yanına ikincisini yapacaklardı.

★★★

Özellikleri şöyle:

Uzunluğu 45 kilometre.

Derinliği belli yerlerde 17 metre, genişliği 250 metre.

İktidar kesimi buna “Çılgın proje” diyordu ve gerçekten de çılgındı.

Aklı başında olan hiç kimsenin savunması mümkün değildi.

Gerçekten çılgındı çünkü aklı başında olan hiç kimse ülkemize bu kumarı oynatmayı düşünemezdi.

Kanalın iki yanında yeni şehirler kurulacak, üzerine köprüler, çevresine otoyollar yapılacaktı.

★★★

Yağmacılık hemen başlamıştı bile...

Kanalın güzergâhı üç aşağı beş yukarı belli idi...

Yamyamlar, kâr hırsıyla yananlar ve spekülatörler çevredeki arazileri kapatıyordu.

Katar şeyhinin anası bile oralardan toprak satın almaya başladı. Hemen ardından Suudilerin sülalesi de devreye girecek, topraklar kapanın elinde kalacaktı.

Sonra sözüm ona kanalın yapımı başlayacak, bir koyan 30 alacaktı.

★★★

Planlar çok ince yapılmıştı ve bunları hep söyleyip durduk:

“Esas vurgunu yine yandaş müteahhitler yapacak!”

Kanal İstanbul onlar için bulunmaz bir nimet!

İrili ufaklı binlerce iş yapılacak.

İşlerin önemli bir bölümü İhale Yasasına bu iktidar tarafından konulan yeni hükümlerle, onlara doğrudan, ihale mihale yapılmadan, hatta belki zahmete girip pazarlık bile yapılmadan verilecek.

Devletin ve milletin trilyonları Kanal İstanbul bahanesiyle rantçıların ve müteahhitlerin ceplerine hortumlanacak.

★★★

Eğer yapılacaksa şunu hepimiz iyi bilelim...

Devlet, bu ‘vurgun projesi’ için yüz milyarlarca dolar para harcayacak.

Böylesine yüksek bir miktarın nereden bulunacağını hiç kimse bilmiyor.

Ağır borçlanma yapılacak!

Hazine kaynakları doğal olarak yetmeyecek.

Tahvil çıkaracaklar.

Yerli ve yabancı bankalara gidip kredi isteyecekler.

Bu gereksiz kanalın maliyetinin ne kadar olacağını bilen o zaman da yoktu, şimdi de yok.

Korkunç bir rakamlar...

Ama esas bilinmeyen husus, kazı işlerinden çıkacak milyarlarca metreküp toprağın nereye nasıl atılacağı!

★★★

Kanal için harcanacak parayı üretim yapacak yeni fabrikalara yatırmak işlerine gelmiyor...

Çünkü Türkiye’deki en büyük vurgun kazı işlerinde gerçekleşir.

Adına “hafriyat kazığı” denir.

Örneğin önceden 10 metreküp toprak kazılacağı hesaplanır, vurgun işte bu aşamadan sonra başlar.

İş ilerledikçe müteahhit yeni isteklerde bulunur:

“Biz 10 dedik ama hafriyat artış gösterdi. En az 30 metreküp çıkacak. Bu durumda bize ek kazı farkı ödenmezse işi yarım bırakıp gideriz, kararı mahkeme verir!”

Bu durumda idarenin elinde iki seçenek vardır:

Ya müteahhidin işi bırakıp gitmesine razı olmak, ya da istediği ek ödemeleri tıkır tıkır yapmak.

Bu hafriyat kazığını kümes yaptıranlar bile iyi bilir.

★★★

Yapılan tahminlere göre Kanal İstanbul’un maliyeti bundan sonra 300 milyar doları fersah fersah geçecek.

Peki bu kanal ne işe yarayacak? Bunca maddi ve manevi yükün altına niçin gireceğiz?

Gemiler geçecekmiş!

İyi de kardeşim, İstanbul Boğazından gemiler geçmiyor mu?

Bir sıkıntı mı var?

Orada her gün felaketler mi oluyor?

Ya da başka sakıncaları mı var?

★★★

Amaç başka...

Kanalı kazıp çevredeki bütün doğal dengeleri yok edecekler, bir sürü yamyama büyük paralar kazandıracaklar, yandaş müteahhitleri bir kez daha ihya edecekler.

Temel soru şu:

Bu kanal kimlerin işine nasıl yarayacak?

Dikkat ediniz, iktidar bugüne kadar bu konuda somut, tutarlı bir açıklama yapmadı, yapamıyor.

Ama bu konuda iktidar kesiminden şimdi gelen kulis haberler şöyle:

“31 Mart yerel seçimleri öncesinde Kanal İstanbul projesini yeniden gündeme taşıyacağız.”

Ekrem İmamoğlu bu vurguna açıkça karşı çıkıyor, iyi de ediyor.

★★★

Ne buyurmuştu Recep Tayyip Erdoğan daha önce!..

“Ne derlerse desinler biz bu projeyi İNADINA yapacağız.”

O paraları inadına harcama yetkisi hiç kimseye verilmemiştir.

Devletin parası bir inat uğruna harcanamaz.

Milletin parası siyasi çıkar, yerli ve yabancı işbirlikçilere rant sağlamak için savrulamaz.

Bu konuda iktidarın yapacağı en tutarlı ve anlamlı açıklama şöyle olmalıdır:

“Yaptığımız büyük yanlıştan artık geri adım atıyoruz. Kanal İstanbul projesi iptal edilmiştir.”

QOSHE - Kanal İstanbul’u ‘inadına’ mı yapacak!.. - Emin Çölaşan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kanal İstanbul’u ‘inadına’ mı yapacak!..

313 33
15.12.2023

SEVGİLİ okurlarım, aradan aylar ve yıllar geçti ama çok önemli bir konuda iktidar kesiminden hâlâ somut bir ses yok.

Oysa aynı plağı her gün dinlemekten bıkmıştık!

Kanal İstanbul’u ille de yapacağız!

Bu konunun ülke gündemine ilk kez ne zaman ve nasıl oturtulduğunu doğrusunu isterseniz anımsamıyorum.

Marmara Denizi ile Karadeniz’i bağlayan büyük bir kanal açacaklar ve iki denizi birleştireceklerdi.

Bunların aklına fikrine kimler girdiyse, orada İstanbul Boğazı gibi Allah’ın verdiği doğal bir suyolu varken yanına ikincisini yapacaklardı.

★★★

Özellikleri şöyle:

Uzunluğu 45 kilometre.

Derinliği belli yerlerde 17 metre, genişliği 250 metre.

İktidar kesimi buna “Çılgın proje” diyordu ve gerçekten de çılgındı.

Aklı başında olan hiç kimsenin savunması mümkün değildi.

Gerçekten çılgındı çünkü aklı başında olan hiç kimse ülkemize bu kumarı oynatmayı düşünemezdi.

Kanalın iki yanında yeni şehirler kurulacak, üzerine köprüler, çevresine otoyollar yapılacaktı.

★★★

Yağmacılık hemen başlamıştı bile...

Kanalın güzergâhı üç aşağı beş yukarı belli idi...

Yamyamlar, kâr hırsıyla yananlar ve spekülatörler çevredeki arazileri kapatıyordu.

Katar şeyhinin anası bile oralardan toprak satın almaya başladı. Hemen ardından Suudilerin sülalesi de devreye girecek, topraklar kapanın elinde kalacaktı.

Sonra sözüm ona kanalın yapımı başlayacak, bir koyan 30 alacaktı.

★★★

Planlar çok ince yapılmıştı ve bunları hep söyleyip durduk:

“Esas vurgunu yine yandaş müteahhitler yapacak!”

Kanal İstanbul onlar için........

© Sözcü


Get it on Google Play