İstanbul sadece bir şehir değil. İstanbul demek Türkiye demek. İstanbul demek 15 milyon can demek. 15 milyon deyince bunu bir rakam olarak görmeyin, yaşamlardan bahsediyorum. Anneler, babalar, çocuklar, ağabeyler, ablalar, teyzeler, dayılar, halalar…

Ve bu şehirde yaşayan insanların üzerine çöreklenecek bir kara bulut var, biliyorsunuz adı deprem…

Peki İstanbul için yerel ya da merkezi yönetim ne yapıyor? 15 milyonu sadece rakam olarak görenler, onlara insandan ziyade seçmen diye bakanlar, yüreklerinde o canları samimi bir şekilde hissetmedikleri için, önce ahaliyi sonra üretim tesislerini korumak için gereken hazırlığı bugüne kadar layıkıyla yapmadılar.

Kahramanmaraş ve Hatay’ın başına gelenleri gördük. Şimdi daha şiddetlisi İstanbul’a gelirken oluşacak facia sadece 15 milyonu da değil tüm ülkeyi etkileyecek.

Tam da bu noktada İstanbul nedir sorusuna cevap verirsek ülkenin neden derinden etkileneceğini çok daha iyi anlarız. Bunun için İstanbul Ticaret Odası (İTO), 'İstanbul Ekonomisinin 100'ü' araştırmasına bakarsak şu rakamları görebiliriz.

- Türkiye 100 kişi olsaydı, 19 kişi İstanbul'da yaşıyor olurdu.

- Türkiye’ye gelen 100 yabancı turistten 35'i İstanbul'u tercih etti.

- Türkiye'de üretilen her 100 liralık milli gelirin 30 lirası İstanbul'da oluştu (2021).

- Her 100 dolarlık dış ticaretin 49 dolarını İstanbullu firmalar yaptı.

- İş dünyasının ödediği 100 liralık vergi gelirinin 48 lirası İstanbul'da tahsil edildi.

- Türkiye'deki her 100 kurumlar vergisi mükellefinin 38'i İstanbul'da bulunuyor.

- Her 100 sigortalı çalışanın 24'ü İstanbul'da istihdam edildi.

- 100 konuttan 18'i İstanbul'da satıldı. 100 yabancının 38'i konut tercihini İstanbul’dan yana koydu.

- 100 liralık banka kredisinin 40'ı İstanbul’da kullandırıldı. Yine her 100 liralık mevduatın 41 lirası bankaların İstanbul şubelerinde bulunuyor.

- Her 100 şirketten 41'i İstanbul'da kuruldu. Yabancı sermayeli 100 şirketten ise 62'si İstanbul'u tercih etti.

- 100 motorlu kara taşıtının 19'u İstanbul plakası taşıyor.

- Her 100 yolcudan 50'si İstanbul'daki havalimanlarından yolculuk etti.

Bu kadar hayati bir önem mevcutken kent için neden 1999 depreminden sonra geçen 24 yıl ziyan edilmiştir?

İstanbul’un her yerini konutla doldurarak, yeşil alanlarını bile imara açarak büyük rant transferleri, yeni ve güçlü zenginler yaratanlar, acaba zerre kadar

İstanbul halkını önemsiyor mu?

Yoksa İstanbul Depremi’ne de mi ‘Kader’ deyip geçilecek?

Yerel seçim sonrası bakarız demek nedir? Böyle bir rahatlık olabilir mi? Bu şehrin hayati köprüleri, viyadükleri, hastane ve kamu binaları neden güçlendirilmez? Neden afet sonrası için şehre giriş ve eylem planları yapılmaz? Hangi limandan, hangi karayolundan, ne gelecektir? TSK, AFAD, STK’lar neden tatbikat yapmaz? Bu ne rahatlık, bu ne umursamaz şark kafasıdır?

İstanbul demek Türkiye’dir. Buraya Türk devleti zamanında girmezse, bunun için önceden plan tatbikat yapmazsa, hasar ve can kayıpları şimdiden alınacak önlemlerle minimize edilmez ve sonunda felaket kontrolden çıkarsa, Meriç’in ötesindeki güçlerin güya yardım! için girmeyeceğinin garantisini kim verebilir?

Olay bağımsızlık meselesidir görmüyor musunuz? Kahramanmaraş’ta kim ne yapacağını, nasıl davranacağını biliyor muydu? Haberleşme ve lojistik akış başarılı şekilde aktı mı?

Üretim tesislerini Marmara, en çok İstanbul’a yığdınız. Deprem sonrası bu devlet, bu ülke, bu çark dönmek zorunda değil mi? Peki fabrikalar yıkılırsa ne olacak? O zaman neden özel sektör harekete geçirilmiyor?

Devlet öncü olmaz, yol göstermez, talimat vermezse özel sektör adım atar mı?

Felaketler başa gelince iş işten geçer. İstanbul için alarm vermenin zamanı gelmedi mi?

QOSHE - İstanbul için kırmızı alarm - Evren Devrim Zelyut
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İstanbul için kırmızı alarm

141 39
28.02.2024

İstanbul sadece bir şehir değil. İstanbul demek Türkiye demek. İstanbul demek 15 milyon can demek. 15 milyon deyince bunu bir rakam olarak görmeyin, yaşamlardan bahsediyorum. Anneler, babalar, çocuklar, ağabeyler, ablalar, teyzeler, dayılar, halalar…

Ve bu şehirde yaşayan insanların üzerine çöreklenecek bir kara bulut var, biliyorsunuz adı deprem…

Peki İstanbul için yerel ya da merkezi yönetim ne yapıyor? 15 milyonu sadece rakam olarak görenler, onlara insandan ziyade seçmen diye bakanlar, yüreklerinde o canları samimi bir şekilde hissetmedikleri için, önce ahaliyi sonra üretim tesislerini korumak için gereken hazırlığı bugüne kadar layıkıyla yapmadılar.

Kahramanmaraş ve Hatay’ın başına gelenleri gördük. Şimdi daha şiddetlisi İstanbul’a gelirken oluşacak facia sadece 15 milyonu da değil tüm ülkeyi etkileyecek.

Tam da bu noktada İstanbul nedir sorusuna cevap verirsek ülkenin neden derinden etkileneceğini çok daha iyi anlarız. Bunun için İstanbul Ticaret Odası (İTO), 'İstanbul Ekonomisinin 100'ü' araştırmasına bakarsak şu rakamları görebiliriz.

- Türkiye 100 kişi olsaydı, 19 kişi İstanbul'da yaşıyor olurdu.

- Türkiye’ye gelen 100 yabancı turistten 35'i İstanbul'u tercih etti.

- Türkiye'de üretilen her 100 liralık........

© Sözcü


Get it on Google Play