Diğer

17 Mart 2024

Yine bir İstanbul Nevroz’u… Saat 13.00’te başlayacak resmi programdan saatler öncesinde çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu bir kalabalık, Yenikapı miting alanına yürüyor.

Yenikapı Metro/Marmaray çıkışı sizi “Renge Azadi-Özgürlüğün Rengi” diyerek Kürtlerin geleneksel renklerini taşıyan (Sarı-Kırmızı-Yeşil) bandaj ve fularları satan seyyar satıcılar karşılıyor. Her mitingin/eylemin/maçların kimliğine göre esnaf fırsatçılığı…

Eylem alanına gidenler dört arama noktasından geçti. Basın girişinde bedenlere dokunulacak kadar bir arama… Tansiyon yükselmesin diye bir amir olaya müdahale etti. Ancak Bianet muhabirleri şiddet gördü, AFP’nin muhabiri gözaltına alındı. Geçen yıldan farklı olarak havanın ılık ve güneşli olması, seçimlere az bir süre İstanbul’dan Ankara’ya verilecek mesajın güçlü olması gibi nedenlerle olsa gerek 2024 İstanbul Nevroz’u 2015 Nevroz’u ile kıyaslandı.

2015’i hatırlamak gerekirse, Çözüm Süreci henüz resmi olarak rafa kaldırılmamış, demokratikleşme iklimini gölgeleyen ve polise geniş yetkiler tanıyan İç Güvenlik Paketi tartışmaları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kürt sorunu yoktur; Kürt kardeşlerimin sorunları vardır” dediği zamanlardı…

7 yıla yakındır cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş’ın 7 Haziran seçimleri öncesi İstanbul’dan “7 Haziran bizim çocuklarımızın, torunlarımızın bu vatanda nasıl yaşayacağının belirleneceği gün. Özgür, demokratik, kardeşçe, kimsenin kimseden nefret etmediği bir gelecek mi, yoksa tek adamın diktatörlüğünde bir gelecek mi? 7 Haziran bunun seçimidir. Sandıktan çıkacak olan, ülkenin barışına hizmet edecek” dediği günlerdi…

7 Haziran seçim sonuçlarında AKP iktidarını kaybetmiş, 1 Kasım’a giden şiddet dozu yüksek günlerin kapısı aralanmıştı.

Aradan geçen 7 yılda, İstanbul’da yine on binlerce insan (Alan dolmuştu, saat 15’i geçmiş olmasına rağmen insanlar alana geliyordu) bu kez Demirtaş’ı duyamadı. Zira Demirtaş’ın mesajı bu kez yoktu… Ya da mesaj istenmemişti. Ancak başta da yazdığım gibi ağırlığını genç erkeklerin oluşturduğu çok büyük bir kalabalık hem “Selo’ya özgürlük” hem de “Öcalan’a özgürlük” sloganları attı sık sık…

DEM İstanbul Büyükşehir Belediye Eş Başkan Adayı Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni sahneye çıktığında büyük alkış aldı. Seçim için bir nabızdı... O esnada horon müziği çaldı. Zira Murat Çepni Rizeliydi… Özellikle Çepni ve Beştaş’ın “Vereceğiniz her oy, Selahattin Demirtaş, Figen Yüksekdağ, Gültan Kışanak, Sabahat Tuncel’in özgürlüğü için verilecek” sözleri, DEM’in kendi seçmenine 31 Mart konusunda sorumluluk yüklemesi açısından dikkat çekiciydi. Çünkü Ekrem İmamoğlu’na verilecek olası oyları da etkileyebilecek güçte bir cümleydi kurulan…

Beştaş’ın “Birkaç Kürtçe kelime öğrenip Kürtleri kandıracaklarını düşünenler var. Kürtleri kandıramazsınız. Ne size, ne onlara, oyumuz kendimize” sözleri de İmamoğlu dahil bütün siyasetçilereydi…

Ayaküstü sorularımı yanıtlayan Meral Danış Beştaş, İstanbul-Yenikapı’daki miting için “Kayyımlara karşı güçlü bir yanıt, Erdoğan’ın Kürt illerinde yapmış olduğu açıklamalara güçlü bir yanıt. AKP’nin Diyarbakır adayı ‘Kayyımları istemiyorsanız bize oy verin' demişti, ona da bir yanıt. Son yılların en güçlü Nevroz’u...” dedi.

Dikkati çeken bir açıklamada daha yaptı Meral Danış Beştaş… Selahattin Demirtaş’ın Diyarbakır’daki Barış Konferansı’na gönderdiği mesaja benzer bir biçimde konuştu:

“Erdoğan’ın garip, çelişkili bir durumu var bu dönem. Bir yandan sınır dışı operasyonlar, Kürt karşıtı koalisyonlar yaparken batıda da Kürtleri yanına almaya çalışıyor. Bunu da CHP üzerinden yapıyor. ‘Bunlar Kürtlerin dostları değil gibi…' Soruyoruz, madem Kürtlerin dostu olduğunu iddia ediyorsun. Sınır dışı operasyon… Kayyımlar konusunda iki yüzlü bir yaklaşım, kaçak seçmen taşımalar… Bu konuda bir karar vermeleri gerekiyor. Yaptıklarını herkes görüyor.”

Kısa kısa notlarla yazıma son vereyim… -Doğrudan tanık olmasam da bazı kişiler, alandaki bir grubun LGBTİ+’lara karşı nefret suçu işlediğini anlattı.

Sözlü ve fiziksel şiddet kullanılmış. -Müzik seçiminde ağırlık Kürtçeydi… Geçmiş yıllarda çok dilde müziğe daha çok yer verilirdi.

-Mevcut Kürt seçmenini konsolide etme siyaseti alana da yansımıştı.

-Bazı siyasi partiler ve Barış Anneleri’nin arama noktalarından alınmadığı sahneden duyurulunca alana alındılar.

Erdoğan Mardin'de kayyımlar sorununa girmedi. "Milli iradeye saygı" ifadesini de bir kez kullandı ve onun bağlamı da muhalefetin "saygısızlığıydı"

Evet, devlet dersinde öldürülen Berkin Elvan'a, Uğur Kaymaz'a, Ceylan Önkol'a yazılmasa da o şiir "Koşuyor altı yaşında bir oğlan, uçurtması geçiyor ağaçlardan, siz de böyle koşmuştunuz bir zaman. Çocuklara kıymayın efendiler"

Sorun CHP'nin sürekli aynı yerden vurulması ve buna karşı bir siyaset üretememesi. Kürtlerin büyük çoğunluğunun oyunu alan DEM'e kapıları kapatmak, gerçek demokrasiye, kadim sorunlara kapıyı kapatmak anlamına gelmiyor mu ve CHP bu temcit pilavını daha ne kadar süre yiyecek?

© Tüm hakları saklıdır.

QOSHE - Meral Danış Beştaş: Erdoğan bir karar vermeli - Candan Yıldız
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Meral Danış Beştaş: Erdoğan bir karar vermeli

11 2
17.03.2024

Diğer

17 Mart 2024

Yine bir İstanbul Nevroz’u… Saat 13.00’te başlayacak resmi programdan saatler öncesinde çoğunluğunu gençlerin oluşturduğu bir kalabalık, Yenikapı miting alanına yürüyor.

Yenikapı Metro/Marmaray çıkışı sizi “Renge Azadi-Özgürlüğün Rengi” diyerek Kürtlerin geleneksel renklerini taşıyan (Sarı-Kırmızı-Yeşil) bandaj ve fularları satan seyyar satıcılar karşılıyor. Her mitingin/eylemin/maçların kimliğine göre esnaf fırsatçılığı…

Eylem alanına gidenler dört arama noktasından geçti. Basın girişinde bedenlere dokunulacak kadar bir arama… Tansiyon yükselmesin diye bir amir olaya müdahale etti. Ancak Bianet muhabirleri şiddet gördü, AFP’nin muhabiri gözaltına alındı. Geçen yıldan farklı olarak havanın ılık ve güneşli olması, seçimlere az bir süre İstanbul’dan Ankara’ya verilecek mesajın güçlü olması gibi nedenlerle olsa gerek 2024 İstanbul Nevroz’u 2015 Nevroz’u ile kıyaslandı.

2015’i hatırlamak gerekirse, Çözüm Süreci henüz resmi olarak rafa kaldırılmamış, demokratikleşme iklimini gölgeleyen ve polise geniş yetkiler tanıyan İç Güvenlik Paketi tartışmaları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kürt sorunu yoktur; Kürt kardeşlerimin sorunları vardır” dediği zamanlardı…

7 yıla yakındır cezaevinde bulunan Selahattin Demirtaş’ın 7 Haziran seçimleri öncesi İstanbul’dan “7 Haziran bizim çocuklarımızın, torunlarımızın bu vatanda nasıl yaşayacağının belirleneceği gün. Özgür, demokratik, kardeşçe, kimsenin kimseden nefret etmediği bir gelecek mi, yoksa tek adamın diktatörlüğünde bir gelecek mi? 7 Haziran bunun seçimidir. Sandıktan çıkacak olan, ülkenin barışına hizmet edecek” dediği günlerdi…

7 Haziran seçim sonuçlarında AKP iktidarını........

© T24


Get it on Google Play