Diğer

T24 Haftalık Yazarı

12 Kasım 2023

1900'lü yılların başında Avrupa'da siyasetçiler gelecek iki dünya savaşının ön hazırlıklarını yaparken, kıtanın bilim insanları evreni ve yaşamı keşfetmenin peşinde devrimsel buluşlara imza atmanın heyecanını yaşamaktadırlar.

Bilim insanlarının savaş çığırtkanı siyasilerin amaçlarına hizmet etmediği bu dönemde Curie'ler ve Becquerel radyoaktiviteyi keşfetmiş; Planck, Kuantum Kuramı'na açılan kapıyı aralamış; Rutherford ve birçok bilim insanı atomu keşfetme yolunda ilerlemektedir.

Einstein, Genel Görelilik Kuramını açıklayacak; atomik yapı modellenecek, atomaltı parçacıklar bulunacak; Hubble, evrende başka galaksiler bulunduğunu ve evrenin genişlediğini gösterecektir.

Osmanlı İmparatorluğu'nun Selanik şehrinde bir genç, Avrupa'daki yaşıtları gibi bilime meraklıdır. O, Selanik Askeri Rüştiyesi'nin parlak öğrencilerinden biridir ve en çok matematikle ilgilenmektedir. Kıta Avrupası veya İngiltere'deki yaşıtları gibi bilim coşkusunu yaşayabilecek becerilere ve olağanüstü bir zihin yapısına sahiptir.

Ancak tarih ona başka misyonlar yükleyecek ve farklı bir yoldan giderek tarih sayfalarında yeni ve başka sayfalar açılmasına öncülük edecektir.

Genç adam matematik kitabını kapatır ve ülke savunması için Selanik garından trene binerek İstanbul'a doğru yola çıkar.

Selanik, eğitimin sembolü şehir Selanik, Osmanlı Devleti'nin en gelişmiş şehri. Osmanlı ile Batı'yı bağlayan bir kavşak noktası bir şehir.

Avrupa ile demir yolu bağlantısı ve işlek bir limanı ile Selanik, diğer Osmanlı şehirlerinden çok daha canlı bir ticaret hayatına sahiptir. Bu da beraberinde zenginlik ve batıdan bilgi akışı getirir.

Batıdaki tüm kültürel akımlardan etkilenen şehrin eğitim hayatı da Osmanlı'nın diğer şehirlerine göre çok daha ayrıcalıklıdır. Şehirde farklı dillerde yayımlanan gazetelerin yanı sıra şehir halkı, Avrupa'dan gazete ve kitapları eş zamanlı alma ve okuma olanağına sahiptir.

Batı'dan gelen özgürlükçü ve yenilikçi akımların etkisiyle eğitime öncelik veren şehir, özgür düşüncelerin ifade edildiği bir atmosferin egemen olduğu, eğitim olanaklarının üst düzeye ulaştığı nadir Osmanlı kentlerinden biridir ve bu motivasyonla çocuklarına modern eğitimin kapılarını açma çabası içinde çırpınmaktadır.

Ama ülke, bir kaos içindedir. Selanik, bu kaostan en çok etkilenen Osmanlı şehirlerinden birisi olacaktır.

1881 Selanik doğumlu Mustafa Kemal, işte bu koşullarda Selanik garından yola çıkar.

Bu güzel şehir, gelecek Türkiye'sinin kurucusunu büyütmüş, eğitmiş, ona bir lider vizyonu yüklemiş ve ülke savunması için şimdi onu cepheye göndermektedir.

Yıl 1936, Mustafa Kemal yıkıntılar üzerinde yükselen bir ülkenin artık cumhurbaşkanıdır.

Tarihin kendisine biçtiği askeri ve idari rolü hakkıyla yerine getirmiş olmanın huzuru vardır ama hâlâ bir görevi eksik yaptığını düşünmektedir.

1936 yılının sonbaharında Selanik'te ülkesi için kapattığı matematik kitabını yeniden açar.

Beyoğlu'ndaki Haşet kitabevinden Fransızca matematik ve geometri kitapları getirtir ve onlar üzerinde çalışmaya başlar. Amacı bilim dilinde sadeliğe gitmek, Arapça ve Farsça kökenli bazı geometri terimlerine Türkçe karşılıklar bulmaktır.

Kış ayları boyunca Dolmabahçe Sarayı'nda kitap üzerinde çalışan Atatürk, bunları yaparken uzmanlarla bir araya gelerek detayları tartışır. Bir yıl süren çalışma sonunda matematik ve geometri terimleri, günümüzde halen kullanmakta olduğumuz Türkçe karşılıklarını bulunmuştur.

Ortaya 44 sayfalık bir Geometri kitabı çıkar ve 1937 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayımlanır.

Kitapta yer alan geometri terimleri değişmeden kullanılagelmiş ve halen de kullanılmaktadır. Bu terimlerden bazıları: boyut, uzay, yüzey, düzey, çap, yarıçap, kesek, kesit, yay, çember, teğet, açı, açıortay, içters açı, dışters açı, taban, eğik, kırık, çekül, yatay, düşey, dikey, yöndeş, konum, üçgen, dörtgen, beşgen, çokgen, köşegen, eşkenar, ikizkenar, paralelkenar, yanal, yamuk, artı, eksi, çarpı, bölü, eşit, toplam, oran, orantı, türev, alan, varsayım, gerekçe.

Günümüzde bunların karşılıklarını hatırlayan var mıdır?

Hatırlatalım: maksumunaleyh, ihtisar, nıfs-i kutur, re'sen mütekabil zaviyeler, haric-i kısmet, gaye, aşar'i, kat‘i mükafti, ehram, menşur, ihtisar, suret, mahrec, hatt-i mümas, müselles, maksumunaleyh, taksim, haric-i kısmet, kabiliyet-i taksim, zarb, mazrup, mazrubata tefrik, muhit-i daire, tarh, amudi, zaviye, kaaide, muhammes, müştak dılı, re's, murabba, mahrut, kutur, mesaha-i sathiyye.

Bu kitabın yayımından kısa süre sonra 1938 yılının 10 Kasım günü, tarihin kendine yüklediği tüm görevleri, hakkıyla yerine getirmiş olmanın huzuru içinde yaşama veda eder.

57 yaşındadır, yorgundur ama huzur içindedir.

O, Mustafa Kemal ATATÜRK'tür.

Kurduğu Cumhuriyetin 100. yıldönümünde; sevgiyle, minnetle ve saygıyla anıyoruz.

Nafiye Güneç Kıyak kimdir?

Nafiye Güneç Kıyak, lisans eğitimini İstanbul Üniversitesi (İÜ) Fizik Bölümünde ve yüksek lisans eğitimini İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Nükleer Enerji Enstitüsünde tamamladı.

Çalışma hayatına Türkiye Atom Enerjisi Kurumu - Çekmece Nükleer Araştırma ve Eğitim Merkezi'nde araştırma reaktörü radyasyon güvenliği sorumlusu olarak başladı.

Doktora sonrası Uluslararası Atom Enerjisi Kurumu bursu ile Almanya-GSF (Gesellschaft für Strahlen- und Umweltforschung-München)'de "nükleer santraller çevre analizleri, radyasyon dozimetrisi, nükleer teknikler" alanlarında çalışmalarda bulundu.

Yurda dönüşünün hemen ardından doçent ve daha sonrasında da profesör oldu.

1996 yılında kurulan Işık Üniversitesi'nin kuruluş çalışmalarına katıldı ve çeşitli kademelerde görev alarak kurucu fizik bölüm başkanlığı, Fen Bilimleri Enstitüsü müdürlüğü görevlerinde bulundu. "Lüminesans Araştırma ve Arkeometri Laboratuvarı"nı kurdu modern fizik konularında lisans ve yüksek lisans dersleri verdi.

2010- 2015 yılları arasında Işık Üniversitesi Rektörü olarak görev yaptı.

Rektörlük süresini tamamlamasının sonrasında Feyziye Mektepleri Vakfı okulları CEO'su görevinde bulundu.

Prof. Kıyak'ın uluslararası bilimsel dergilerde yayımlanmış çok sayıda bilimsel makalesi, yurtiçi ve yurt dışında sunulmuş 200 dolayında bilimsel çalışması bulunmaktadır.

Ayrıca popüler bilim alanında üç kitabın yazarıdır: Aklın bilinmeyene yolculuğu: KOZMOS; Sırlar evrenine açılan kapı: KUANTUM ve Başlangıcın ötesi: ÇOKLU EVRENLER.

2019'dan bu yana T24 Haftalık'ta popüler bilim konularında yazılar yazmaktadır.

Prof. Kıyak evli ve iki çocuk sahibidir.

Bohr'un Müttefiklerle temas halinde olduğundan şüphelenen Heisenberg, Bohr'a yanıltıcı bilgi vererek kandırmaya mı çalıştı? Yoksa Bohr, Heisenberg'i etkileyerek Almanları mı yanıltmaya çalıştı?

Kara delikler büyük kütleli yıldızların ölümü sonrasında uzay-zamanın bükülmesi sonucu oluşuyor. Bilim insanlarına göre, evrenin kozmik geçmişinde bu özelliklere sahip yıldız sayılarını belirleyebilirsek, bu sayı bizi evrende muhtemel kara delik sayısına götürecektir

Albert Einstein 1926 yılında Max Born'a yazdığı mektupta, bugün bildiğimiz formatında "Tanrı zar atmaz" demişti. Bugün yaşasaydı, ne derdi acaba?

© Tüm hakları saklıdır.

QOSHE - Ülke savunmasından bilime uzanan yaşam - Güneç Kıyak
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Ülke savunmasından bilime uzanan yaşam

23 7
12.11.2023

Diğer

T24 Haftalık Yazarı

12 Kasım 2023

1900'lü yılların başında Avrupa'da siyasetçiler gelecek iki dünya savaşının ön hazırlıklarını yaparken, kıtanın bilim insanları evreni ve yaşamı keşfetmenin peşinde devrimsel buluşlara imza atmanın heyecanını yaşamaktadırlar.

Bilim insanlarının savaş çığırtkanı siyasilerin amaçlarına hizmet etmediği bu dönemde Curie'ler ve Becquerel radyoaktiviteyi keşfetmiş; Planck, Kuantum Kuramı'na açılan kapıyı aralamış; Rutherford ve birçok bilim insanı atomu keşfetme yolunda ilerlemektedir.

Einstein, Genel Görelilik Kuramını açıklayacak; atomik yapı modellenecek, atomaltı parçacıklar bulunacak; Hubble, evrende başka galaksiler bulunduğunu ve evrenin genişlediğini gösterecektir.

Osmanlı İmparatorluğu'nun Selanik şehrinde bir genç, Avrupa'daki yaşıtları gibi bilime meraklıdır. O, Selanik Askeri Rüştiyesi'nin parlak öğrencilerinden biridir ve en çok matematikle ilgilenmektedir. Kıta Avrupası veya İngiltere'deki yaşıtları gibi bilim coşkusunu yaşayabilecek becerilere ve olağanüstü bir zihin yapısına sahiptir.

Ancak tarih ona başka misyonlar yükleyecek ve farklı bir yoldan giderek tarih sayfalarında yeni ve başka sayfalar açılmasına öncülük edecektir.

Genç adam matematik kitabını kapatır ve ülke savunması için Selanik garından trene binerek İstanbul'a doğru yola çıkar.

Selanik, eğitimin sembolü şehir Selanik, Osmanlı Devleti'nin en gelişmiş şehri. Osmanlı ile Batı'yı bağlayan bir kavşak noktası bir şehir.

Avrupa ile demir yolu bağlantısı ve işlek bir limanı ile Selanik, diğer Osmanlı şehirlerinden çok daha canlı bir ticaret hayatına sahiptir. Bu da beraberinde zenginlik ve batıdan bilgi akışı getirir.

Batıdaki tüm kültürel akımlardan etkilenen şehrin eğitim hayatı da Osmanlı'nın diğer şehirlerine göre çok daha ayrıcalıklıdır. Şehirde farklı dillerde yayımlanan gazetelerin yanı sıra şehir halkı, Avrupa'dan gazete ve kitapları eş zamanlı alma ve okuma olanağına sahiptir.

Batı'dan gelen özgürlükçü ve yenilikçi akımların etkisiyle eğitime öncelik veren şehir, özgür düşüncelerin ifade edildiği bir atmosferin egemen olduğu, eğitim olanaklarının üst düzeye ulaştığı nadir Osmanlı kentlerinden biridir ve bu motivasyonla çocuklarına modern eğitimin kapılarını açma çabası içinde çırpınmaktadır.

Ama ülke, bir kaos içindedir. Selanik, bu kaostan en çok etkilenen Osmanlı şehirlerinden birisi........

© T24


Get it on Google Play