Diğer

25 Ocak 2024

Teşvikiye Camii avlusu. Türkiye'nin ilk kadın Hazine Genel Müdürü, basının en kıdemli isimlerinden eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen'in eşi Aysel Hanım'ın cenaze töreni. Kalabalık yoğun. Ağırlıklı olarak CHP'nin eski - yeni milletvekilleri, eski - yeni belediye başkanları, belediye başkan aday adayları… Herkes bir yandan ailenin acısını paylaşıyor ama bir yandan da birbirleriyele seçimleri, geleceği konuşuyor. Ağırlıklı konu "İstanbul ne olur?" ama "CHP'de ne oluyor, ne olacak" da konuşuluyor.

Görüştüğüm isimlerin İstanbul için en çok konuştukları cümle "1994 seçimleri gibi olacak"… Yani çok aday arasından Tayyip Erdoğan başka bir deyişle onun adayı Murat Kurum sıyrılacak. 1994 verilerini hatırlayan var mı?: Erdoğan (Refah Partisi) 973 bin-yüzde 25.19, İlhan Kesici (Anavatan Partisi) 855 bin-yüzde 22.14, Zülfü Livaneli (Sosyal Demokrat Halkçı Parti) 784 bin-yüzde 20.3 oy almıştı. Demokratik Sol Parti Necdet Özkan'ı aday çıkarmasa (478 bin oy almıştı) Livaneli, Doğru Yol Partisi Bedrettin Dalan'ı aday göstermese (597 bin oy almıştı) Kesici rahat kazanacaktı. Ya da bunun tersi… Soldaki ya da sağdaki adaylar bir arada olsa sonuç farklı olacaktı…

Tabii geçmiş geçmişte kaldı. Aradan 30 sene geçti. Şimdi benzer bir tablo ile karşı karşıya muhalefet İstanbul'da. Çok parçalı bir yapı var. İktidar tarafı AKP-MHP adeta tek parti gibi. Yeniden Refah da ikna edilirse elleri daha da rahatlayacak. İstanbul'da muhalefet partileri içinde en şanslı görülen CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu. 2019'dan beri İstanbul'u yönetiyor. Ve o seçimde iki kez Erdoğan'ı yendi. Ancak o dönem ittifak yaptıkları şimdi kendileri aday.

O dönem partisinin il başkanı olan Buğra Kavuncu şimdi İYİ Parti adayı. Üstelik Kavuncu 2019'da Ekrem İmamoğlu için yoğun çalışmıştı. Kazanamayabilir ama alacağı oy sonuçları etkileyebilir. Bu arada 2019'da CHP'nin İstanbul örgütünün başında Canan Kaftancıoğlu vardı, Kavuncu ile Kaftancıoğlu iyi bir senkron yakalamıştı. Ve sokaklarda bir heyecan yaratmışlardı. 2019'da HDP aday çıkarmamıştı. İmamoğlu'nun kazanmasında bu da önemli bir etkendi. Şimdi ismi DEM olan parti bu kez de CHP'yi, İmamoğlu'nu destekler mi? Herkes aday çıkarırken 2019 ve 2023'den sonra yine aday göstermeme ya da CHP ile beraber olma şansı var mı? Bu arada Başak Demirtaş'ın adaylık süreci de önemli bir etken. Camide konuştuğum CHP'de hala belediye başkanlığı yapan bir isim "CHP'nin son durumundan hoşlanmayan isimler de oyunu Başak Demirtaş'a verebilir" dedi.

"Hoşlanmama" noktasını biraz daha açmasını istedim. Şöyle dedi: "Çok başlı yapı, eskiden genel merkeze yakın olduklarını düşündüklerini tasfiye etme hareketi."

Bu eleştiriyi başka isimlerden de duydum, aynı görüşü paylaşan bir diğer isim benzer eleştirilerin yanında şunları söyledi: "Seçimler geliyor yine başladılar parti içinde Alevi konusunu konuşmaya, kaşımaya. Hiç yüzleri kızarmıyor. Ne yaptı bu Aleviler size?"

Eski bir milletvekili şöyle dedi: "Adaylar belirlenirken İmamoğlu'na, Özel'e, Kılıçdaroğlu'na yakınlık diye bakılıyor ilk başta. Diğer kriterlere sonra bakılıyor."

Konuşmalar sürerken partinin eski genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geldi. Onu karşılamaya gidenler oldu. Ondan yaklaşık 10 dakika sonra aynı aracın içinde CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu. Onları karşılamaya gidenler de doğal olarak. Şöyle söyleyeyim iki araçtaki isimleri karşılamaya gidenlerin arasındaki fark da bir fotoğraf veriyordu.

Genelde telefonla konuştuğum bir kısmı camide de bulunan CHP'liler ile yaptığım konuşmalardan çıkardığım şu: Partinin dününde ve bugününde pek muhtemel yarınında etkili olan üç isim… Yani İmamoğlu, Kılıçdaroğlu ve Özel bir araya gelip en açık şekliyle aralarındaki ve parti içindeki sorunları konuşmazlarsa... Üçü bir arada kamuoyu önüne çıkıp birlikte ortak bir mücadele mesajı vermezlerse…CHP'nin İstanbul'da da diğer başka illerde de şansı zor olabilir. CHP; İYİ Parti neden aday çıkardı, DEM "çıkarsa mı çıkarmasa mı"yı konuştuğu, yani dışarıya baktığı kadar içeriye bakmazsa, içeride birlik sağlamazsa işi zor gözüküyor.

Meslek büyüğümüz Altan Öymen hem gazeteciliği hem yazdığı kitaplarla ufkumuzu açmış isimlerden. Bir yandan başsağlığı dilerken kendisinin büyük acısına şahitlik ettim, bir yandan da T24'te Cansu Çamlıbel'e verdiği söyleşideki not defterime kaydettiğim bir cümlesini hatırladım. 1999 yılında CHP'nin 27. Kurultay'ında kendisinin genel başkan seçildiği sürece ilişkin anlattıkları:

"1999'da dokuz-on aday genel başkanlık için yarıştık, kısa bir sonra belediye seçimleri için birlikte otobüsün üstüne çıktık."

Şimdi Türkiye artık klasikleşmiş tanımla kritik seçimlere giderken üç isim İmamoğlu, Özel, Kılıçdaroğlu el ele, yan yana olmazsa hem seçim hem sonrası kaybedilebilir.

Aysel Öymen'i uğurlarken avludaki üç parçalı CHP, anlatılanlar, konuşulanlar bana bunları düşündürdü.

Murat Sabuncu İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Protohistorya ve Ön Asya Arkeolojisi bölümünü bitirdi. Boğaziçi Üniversitesi'nde İşletmecilik Sertifikası programını tamamladı. İstanbul Ticaret Üniversitesi'nde Medya ve İletişim Sistemleri konusunda yüksek lisans yaptı.

Dergi, gazete, radyo, televizyon, internet haber sitelerinde muhabirlik, editörlük, yayın koordinatörlüğü, genel yayın yönetmenliği, köşe yazarlığı yaptı.

En uzun süre Milliyet gazetesinde çalıştı. Tempo dergisinde genel yayın yönetmenliği, Fortune dergisinde kurucu yönetmenlik yaptı. Skytürk 360'da ekonomiden politikaya değişik programlar hazırladı, sundu.

Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni oldu, ikinci ayında tutuklanıp Silivri Kapalı Cezaevi'ne gönderildi. Hapsedildiği cezaevinde 1,5 yıl tutuklu kaldı.

T24'te köşe yazarlığı, yapıyor. 2016 yılından beri pasaportu ve sürekli basın kartı verilmiyor. Yargıtay'ın iki kere verdiği beraat kararına rağmen 7,5 yıl hapis cezası talebi içeren dosyası, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nda bekliyor.

Bölgeden tanıklıklarını ve izlenimlerini "Gazze: Mahsuscuktan Bir Aşk Hikâyesi" adıyla yayımlanan kitabında paylaştı. Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü sahibi. Sorbonne'da hukuk doktorası yapan bir oğlu, Nuri isimli bir kedisi var.

Erdoğan bir seçim makinesi… Bitti denilen yerde yeni bir hikâye ile ortaya çıkıyor

Türkiye yerel seçimlere giderken DEM Parti, bu partiye oy veren Kürt seçmen yeniden “önemli” hale geldi. Çünkü başta İstanbul, oylarıyla yine belirleyici olacaklar

Aslında Özbek arka planda uzunca bir süredir devam eden Galatasaray dahil neredeyse tüm kulüplerin giderek bağımlı hale geldiği iktidar ilişkisini kameralar önünde itiraf etmiş oldu...

© Tüm hakları saklıdır.

QOSHE - Aysel Öymen'i uğurlarken, avludaki üç CHP - Murat Sabuncu
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Aysel Öymen'i uğurlarken, avludaki üç CHP

25 0
25.01.2024

Diğer

25 Ocak 2024

Teşvikiye Camii avlusu. Türkiye'nin ilk kadın Hazine Genel Müdürü, basının en kıdemli isimlerinden eski CHP Genel Başkanı Altan Öymen'in eşi Aysel Hanım'ın cenaze töreni. Kalabalık yoğun. Ağırlıklı olarak CHP'nin eski - yeni milletvekilleri, eski - yeni belediye başkanları, belediye başkan aday adayları… Herkes bir yandan ailenin acısını paylaşıyor ama bir yandan da birbirleriyele seçimleri, geleceği konuşuyor. Ağırlıklı konu "İstanbul ne olur?" ama "CHP'de ne oluyor, ne olacak" da konuşuluyor.

Görüştüğüm isimlerin İstanbul için en çok konuştukları cümle "1994 seçimleri gibi olacak"… Yani çok aday arasından Tayyip Erdoğan başka bir deyişle onun adayı Murat Kurum sıyrılacak. 1994 verilerini hatırlayan var mı?: Erdoğan (Refah Partisi) 973 bin-yüzde 25.19, İlhan Kesici (Anavatan Partisi) 855 bin-yüzde 22.14, Zülfü Livaneli (Sosyal Demokrat Halkçı Parti) 784 bin-yüzde 20.3 oy almıştı. Demokratik Sol Parti Necdet Özkan'ı aday çıkarmasa (478 bin oy almıştı) Livaneli, Doğru Yol Partisi Bedrettin Dalan'ı aday göstermese (597 bin oy almıştı) Kesici rahat kazanacaktı. Ya da bunun tersi… Soldaki ya da sağdaki adaylar bir arada olsa sonuç farklı olacaktı…

Tabii geçmiş geçmişte kaldı. Aradan 30 sene geçti. Şimdi benzer bir tablo ile karşı karşıya muhalefet İstanbul'da. Çok parçalı bir yapı var. İktidar tarafı AKP-MHP adeta tek parti gibi. Yeniden Refah da ikna edilirse elleri daha da rahatlayacak. İstanbul'da muhalefet partileri içinde en şanslı görülen CHP'nin adayı Ekrem İmamoğlu. 2019'dan beri İstanbul'u yönetiyor. Ve o seçimde iki kez Erdoğan'ı yendi. Ancak o dönem ittifak yaptıkları şimdi kendileri aday.

O dönem partisinin il başkanı olan Buğra Kavuncu şimdi İYİ Parti adayı. Üstelik Kavuncu 2019'da Ekrem İmamoğlu için yoğun çalışmıştı. Kazanamayabilir ama alacağı oy sonuçları etkileyebilir. Bu arada 2019'da CHP'nin İstanbul örgütünün başında Canan Kaftancıoğlu vardı, Kavuncu ile Kaftancıoğlu iyi bir senkron yakalamıştı. Ve sokaklarda bir heyecan yaratmışlardı. 2019'da HDP aday çıkarmamıştı. İmamoğlu'nun kazanmasında bu da önemli bir etkendi. Şimdi ismi DEM olan parti bu kez de CHP'yi, İmamoğlu'nu destekler mi? Herkes aday çıkarırken 2019 ve........

© T24


Get it on Google Play