hanayvazadiguzel@gmail.com

Bilgi ve bilginin değeri! Bu ikisini karıştıranlar filozof olamazlar, bunlar ayrı şeylerdir. Bilgi tek başına kıymetli değildir. Kıymetli olmayan şey değer üretmez. Öğrendiğin her bilgi sende yeni bir fikir üretmiyorsa o bilginin değeri yoktur.

Öğrendiğin her yeni bilgi hamdır. Hamlık, anlamanın öncesidir. İşte bu hamlık yeni bir düşünceye dönüşürse, o bilgi değer kazanmış olur.

Devam edelim: Diyelim ki bilgi değer kazandı. Peki, bunun seviyesi nedir? Bunun için aklın tamamını keşfet.

Uçakların en yüksek uçma sınırına “irtifa” denir. İrtifa kaybeden uçaklar, tehlike geçiriyor demektir. Roketlerde irtifa yoktur. Bunu da burada demiş olalım.

Filozof olmak isteyen İnsanlar, aklın kavramını yüksek tutmalı. Ezberleyerek aklın tavanı zorlanma; çünkü ilimde ezber yoktur. Mesela Kur’an’ı ezberleyenlere hafız denir. Eğer başka bir ilimle meşgul değillerse en geri zekâlı olanlar da bunlardır.

Hafızlara bakın, bunlar bön-bön bakarlar. Belirtildiği gibi eğer başka bir ilimleri yoksa bunlar vazoluk adam olurlar.

Aklın tamamını zorlamak için üç aşama gereklidir: “Veri topla, topladığını anla, listele!” Bunları yaptıktan sonra gerisi kendiliğinden gelecektir. Bunları yapmadan beyni zorlarsan içsel yıkım başlar, hafızlar gibi!

Acaba bilginin yaptırım gücü var mı? Eğer o bilgiyi iradenle elde etmemişsen hayır! Şüphesiz, ilaçlar perhizle beraber tesirini gösterir. Dikkatinizi çekmek isterim. İlaçlar hazır gelir ama perhiz sana aittir. İşte bunun gibi hazır bilgilerin yaptırım gücü olmaz, meğer ki iradenle elde etmiş olasın.

Tanrı Musa’ya buyurdu: “Söyle halkına, ekin ekmesinler, bu yıl mahsul olmayacak!” İnsanlar Musa’nın sözüne uydular, yalnız bir kişi hariç. Gel görkü onun da mahsulü bol oldu. Musa:” Tanrı’m, bu nasıl olur, sen bana böyle dememiştin, peki, bu mahsul niye?

Tanrı’nın buyruğu şöyle oldu: “Musa, ben sözümden caymam fakat o adam emek verdi, bu mahsulü ben onun emeğine verdim. “Böyle bir cevapla belki de Tanrı insanlığa son dersini vermiştir. Emek! Tanrı bile emeğin karşısında geri duruyor.

Peki, emek nedir? O, iradenle yaptığın iştir.

İlim artık nasıldan niçine geçti. Niçine verdiğin cevabın keyfiyeti, insanları cezbetmiyorsa; aslında sen bir cevap vermemişsin demektir.

Fizik ve fizik ötesi. Birinde biz varız, ötesinde Tanrı. Fizik ötesi Tanrı’nın sahasıdır. Bilgi geliştikçe asırlar içinde fizik ve fizik ötesi tamamıyla birbirine yaklaştı.

Tanrı’yı tanımak istiyoruz. Tanrı kendini şöyle tanıtıyor: “Ben yerin göyün nuruyum!”(Nur/35) Nur Arapçadır, Türkçesi ışıktır. İşte o nur var ya; canlar feda olsun Resul Muhammet’tir. Resul Muhammet, seni, tanımadığın Allah’a götürür.

Bunun için aklında, kalbinde davranışlarında, tarikattan, cemaatten, şeyhten vb. ne kadar bir eser varsa hepsini at Fırat’a gitsin. İyi ama içinde babam var. İşte en önce onu atacaksın, köpek balıkları yesin.

Bakınız, ben bu gibi yazılarla okuyucularımı hep karşıma alıyorum. İşte sana savaş! Eğer haklı olduğun halde dostlarını yanında değil karşında görüyorsan, bil ki o zaman sen başka bir yönden haklısın. Tarz!

Cümle yapımdaki tarz, dostlarımı karşıma dikti.

Yazı Arşivi

QOSHE - Değer Üretmeyen Bilgi! - Han Ayvaz Adıgüzel
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Değer Üretmeyen Bilgi!

5 1
06.02.2024

hanayvazadiguzel@gmail.com

Bilgi ve bilginin değeri! Bu ikisini karıştıranlar filozof olamazlar, bunlar ayrı şeylerdir. Bilgi tek başına kıymetli değildir. Kıymetli olmayan şey değer üretmez. Öğrendiğin her bilgi sende yeni bir fikir üretmiyorsa o bilginin değeri yoktur.

Öğrendiğin her yeni bilgi hamdır. Hamlık, anlamanın öncesidir. İşte bu hamlık yeni bir düşünceye dönüşürse, o bilgi değer kazanmış olur.

Devam edelim: Diyelim ki bilgi değer kazandı. Peki, bunun seviyesi nedir? Bunun için aklın tamamını keşfet.

Uçakların en yüksek uçma sınırına “irtifa” denir. İrtifa kaybeden uçaklar, tehlike geçiriyor demektir. Roketlerde irtifa yoktur. Bunu da burada demiş olalım.

Filozof olmak isteyen İnsanlar, aklın kavramını yüksek tutmalı. Ezberleyerek aklın tavanı zorlanma; çünkü ilimde ezber yoktur. Mesela Kur’an’ı ezberleyenlere hafız denir. Eğer başka bir ilimle meşgul değillerse en geri zekâlı olanlar da bunlardır.

Hafızlara bakın, bunlar bön-bön bakarlar. Belirtildiği gibi eğer başka bir ilimleri yoksa bunlar vazoluk adam olurlar.

Aklın........

© Tanyeri Haber


Get it on Google Play