Çalışma hayatında işçi ve işveren arasındaki başta fazla mesai ücretleri olmak üzere, yıllık izin, ücret zammı, haksız işten çıkarılma ve eksik SGK hakları ile diğer haklar konularında uyuşmazlıklar önemli bir yer teşkil etmektedir. Buna rağmen işçilerin hak arama yollarını bilmemeleri, ya da eksik veya yanlış bilmeleri haklarına tam ve eksiksiz olarak kavuşmalarında problem teşkil etmektedir. Özellikle sadece şahitlerle hak aramaları çoğu zaman yeterli olmamaktadır. Ayrıca her şahit mahkemede dikkate alınmamaktadır. Gazetemize gelen çok sayıda iletilerden okuyucularımız hak aramada kimleri şahit göstermeleri gerektiği sadece şahitlerle hak aramanın mümkün olup olmadığını sormaktadır. Bu suallere cevap olmak üzere yargı kararları muvacehesinde hak aramada şahitlerin rolü ve geçerliliği izah edilmiştir. BAŞVURU MERCİLERİ İş sözleşmesi devam eden işçilerin ücretlerini alamaması, eksik alması, fazla mesai ve ücretleri ile ilgili sorunları, mazeret ve senelik izinlerin kullandırılmaması ya da usulüne uygun kullandırılmaması, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin verilmemesi, ara dinlenmesinin kullandırılmaması, çalışma sürelerine uyulmaması ile iş kanununa aykırı diğer hâllerde Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ya da taşra teşkilatındaki birimlere yazacakları şikâyet dilekçesi ile haklarını aramaları gerekmektedir. Keza iş sözleşmesi devam eden işçilerin şikâyet ve ihbarlarını İş Müfettişleri inceleyerek sonuçlandırmaktadır. İşten çıkarılan işçiler ise, fesih bildiriminde sebep gösterilmediği veya gösterilen sebebin geçerli olmadığı iddiası ile fesih bildiriminin tebliği tarihinden itibaren bir ay içinde işe iade talebiyle dava açmadan önce ara bulucuya başvurmak zorunda. Ara buluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamaması hâlinde ise son tutanağın düzenlendiği tarihten itibaren, 2 hafta içinde iş mahkemesinde dava açılabilecektir. KİMLER ŞAHİT GÖSTERİLEBİLİR Gerek müfettiş incelemesinde gerekse mahkemede işçinin sunacağı kanıtlayıcı nitelikteki belge ve delillerin şahitlerden daha önemli olduğunun altını çizelim. Davada taraf olmayan kişiler tanık olarak gösterilebilir. Tanık gösteren taraf, tanık dinletmek istediği vakayı ve dinlenilmesi istenen tanıkların adı ve soyadı ile tebliğe elverişli adreslerini içeren listeyi mahkemeye sunar. Bu listede gösterilmemiş olan kimseler tanık olarak dinlenemez ve ikinci bir liste verilemez. Tanık listesinde adres gösterilmemiş veya gösterilen adreste tanık bulunamamışsa, tarafa adres göstermesi için, işin niteliğine uygun kesin süre verilir. Bu süre içinde adres gösterilmez veya gösterilen yeni adres de doğru değilse, bu tanığın dinlenilmesinden vazgeçilmiş sayılır. Mahkeme, gösterilen tanıklardan bir kısmının tanıklığı ile ispat edilmek istenen husus hakkında yeter derecede bilgi edindiği takdirde, geri kalanların dinlenilmemesine karar verebilir. YARGITAY’A GÖRE ŞAHİTLİK Tanığın davada yararı bulunmak gibi tanıklığının doğruluğu konusunda kuşkuyu gerektiren sebepler varsa, bunu iki taraftan biri iddia ve ispat edebilir ve dinleme sırasında öncelikle tanıktan adı, soyadı, doğum tarihi, mesleği, adresi, taraflarla akrabalığının veya başka bir yakınlığının bulunup bulunmadığı, tanıklığına duyulacak güveni etkileyebilecek bir durumu olup olmadığı sorulmaktadır. Yargıtay’ın ilgili dairesinin istikrarlı uygulaması gereği, davalı aleyhine dava açanlar tanık olarak dinlenmiş ise bu işçilerin tanıklıklarına ihtiyatlı yaklaşılmalı ve salt bu tanıkların beyanı ile sonuca gidilmemelidir. İşveren ile husumet içinde olan tanıkların beyanları diğer yan delillerle birlikte değerlendirilmesi gerekmektedir. Yargıtay birçok kararında tanık olarak dinlenen kişiler aynı zamanda aynı işverenle davalı ise tanıkların konumu, tanıklıklarına duyulacak güveni etkileyecek durumda olduğundan bu tanıklıklara itibar edilemeyeceğine karar vermiştir.

QOSHE - İşçilerin hak aramasında şahitlerin rolü - İsa Karakaş
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İşçilerin hak aramasında şahitlerin rolü

14 17
03.02.2024

Çalışma hayatında işçi ve işveren arasındaki başta fazla mesai ücretleri olmak üzere, yıllık izin, ücret zammı, haksız işten çıkarılma ve eksik SGK hakları ile diğer haklar konularında uyuşmazlıklar önemli bir yer teşkil etmektedir. Buna rağmen işçilerin hak arama yollarını bilmemeleri, ya da eksik veya yanlış bilmeleri haklarına tam ve eksiksiz olarak kavuşmalarında problem teşkil etmektedir. Özellikle sadece şahitlerle hak aramaları çoğu zaman yeterli olmamaktadır. Ayrıca her şahit mahkemede dikkate alınmamaktadır. Gazetemize gelen çok sayıda iletilerden okuyucularımız hak aramada kimleri şahit göstermeleri gerektiği sadece şahitlerle hak aramanın mümkün olup olmadığını sormaktadır. Bu suallere cevap olmak üzere yargı kararları muvacehesinde hak aramada şahitlerin rolü ve geçerliliği izah edilmiştir. BAŞVURU MERCİLERİ İş sözleşmesi devam eden işçilerin ücretlerini alamaması, eksik alması, fazla mesai ve ücretleri ile ilgili sorunları, mazeret ve senelik izinlerin kullandırılmaması ya da usulüne uygun kullandırılmaması, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinin verilmemesi, ara dinlenmesinin kullandırılmaması, çalışma sürelerine uyulmaması ile iş kanununa aykırı diğer hâllerde Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ya da taşra teşkilatındaki birimlere........

© Türkiye


Get it on Google Play