Terörist İsrail’i acaba kim durduracak? Yeryüzünde hastaneleri bombalayıp, kuvözdeki bebekleri katleden başka kaç devlet var? Dünya bu vahşeti seyrediyor. İsrail de bundan cüretle her gün daha vahşileşiyor!
Televizyonda belgesel izleyenler pekâlâ görmüştür. Aslan ve kaplanlar, avladığı başka hayvanların küçük yavrularına dokunmazlar. Hatta bazen şaşırtıcı biçimde anne şefkati ile yaklaşırlar… Evet, vahşi hayvanların bile yavrulara merhametli davrandığı bir dünyada, terörist devlet İsrail, dört aydan beri her gün hastaneleri bombalıyor, hasta; çocuk, kadın, yaşlı demeden oradaki savunmasız insanları hunharca katlediyor. Öyle ki, sağlık durumu elverişli olmadığı için, kuvözde tutulan bebekleri dahi öldürüyor ya da bakım imkânını yok ederek ölüme terk ediyor. Bununla ilgili yüzlerce delil ve belge var ve bu insanlık suçuyla ilgili belgelerin önemli bir kısmı, Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesine de ulaştırılmış bulunuyor. Bu deliller elbette, terörist devletin savaş ve insanlık suçu işlediğini kesin biçimde ispatlıyor ve eninde sonunda, Lahey Adalet Divanından da, bunu tasdik eden gerçekçi bir kararın çıkacağını umuyoruz. Ama o karar çıkana ve tabii uygulamaya girene kadar, şayet İsrail bu şekilde devam ederse, Gazze’de canlı kalmayacak! Bakınız sözde terörist devletin ‘ulusal güvenlik bakanı’ olan insan kılığındaki yaratık, ısrarla Gazze’deki çocuk ve kadınların vurulmasını istiyor. Şu alçaklığa, şu adiliğe, şu vahşete, şu canavarlığa bakar mısınız?! Ben Gvir isimli canavar, bu insanlık dışı suç çağrısını defalarca yaptı ve dünya devletlerinin resmî arşivlerinde de bu kayıtlar mevcut.
Terörist İsrail son olarak, Refah’daki El-Nasr Hastanesini vurdu. Tankla hastane bahçesine giriş görüntülerini sizler de görmüşsünüzdür. Gazze topraklarında mevcut bütün hastaneler bu şekilde enkaza dönüştürüldü. Hatırlayınız ilk önce Kuzey Gazze’deki Şifa Hastanesini korkunç şekilde bombalayarak başlamıştı… Siyonist güçler, dün El-Nasr Hastanesindeki sağlık görevlilerine ters kelepçe takarak, canı pahasına insanlara tıbbi yardımda bulunmaya çalışan insanlara, adice, vahşice işkence yaptılar. Hastane elektriği kesildiği için, cihazlara bağlı en az dört hasta hayatını kaybetti. Bugüne kadar, kaç hastanede; hizmet dışı kalmış kuvözlerde, minicik cesetleri yan yana dizili onlarca bebek görüntüsünü, yüreğiniz parçalanarak izlediniz? Bütün bu vahşetleri yapabilmesi için, terörist İsrail’e sınırsız destek veren Amerika ve İngiltere, dünyada giderek bozulan imajını koruma adına, arada bir güya Siyonist İsrail’i ikaz ediyorlar. İnsanların zekâsıyla alaya edercesine, Gazze’nin güneyine sığınmış bir buçuk milyon insanın korunması planını yaptıktan sonra harekâta girişmesini tavsiye ediyorlar iyi mi? Sahtekâr bir eda ile "sivilleri koruyun!" diyorlar. Peki, tam dört aydan beri, taş taş üstünde bırakılmayan Gazze topraklarında, sivilleri koruma adına en ufak bir plan yapıldı mı? En basit bir tedbir alındı mı? Yuh olsun sizlere! İnsanlığa karşı ortaya koyduğunuz bu küstahlık sonunuzu getirecek merak etmeyiniz. Şu sıralarda dolaşıma sokulan, bir başka habere göre de, güya ABD, İsrail’in fosfor bombası kullanıp kullanmadığını inceliyormuş… Siyonist vahşet devam ederken, bir taraftan da göz boyama işi devam ediyor. Bir de Batı Şeria’daki Filistin halkının mülklerine çöken Siyonistlere, yaptırım uygulayacaklarını söylüyorlar… Bunlar gerçekten dünya halklarını aptal yerine koyuyor. Siz Siyonistlere verdiğiniz siyasi, askerî, ekonomik ve lojistik desteği önce bir durdurunuz bakalım. Bunu yapmadığınız müddetçe kimse sizin sahte söylemlerinize itibar etmez.
“Gazze Kasabı” Netanyahu ve şürekâsının, Filistin halkına karşı işlediği bütün katliam ve soykırım suçlarına, (İsrail’in kendini koruma hakkı) diye şartsız ve sınırsız destek veren sizler de, başından sonuna kadar asli ortaksınız! Evet, kesinlikle ortaksınız! Ama savunmasız Filistin halkının, bomba ve füzelerle evleri başlarına yıkılan o tir tir titreyen yavrucakların kanı, öfkesi ve ahı sizi bırakmayacaktır. Bugün hesap soracak mekanizma olmadığı için, her zaman bu devranın süreceğini sanmayınız. Gün doğmadan neler doğar… Ülkelerinizin caddelerinde, meydanlarında İsrail’in Gazze’deki zalimliğine karşı seslerini yükselten vicdanlı insanların tavrı, aslında size bir uyarıdır. Kapitalist sermayenin kontrolündeki medya organları, Gazze felaketini ilk günden beri sansürlemeye devam ediyor. Ancak sanmayınız ki, gözlerden kaçırmaya çalıştığınız bu vahşetin boyutları gizli kalacak… Terörist İsrail güçleri, hastanelerin altında güya tünelleri arıyoruz diye, sedyede can çekişen insanlarla rastgele ateş açıyor. Uluslararası bütün anlaşmaları ve bütün hukuk normlarını çiğneyerek, her hâl ve şartta savaş ortamının dışında tutulması gereken hastane, okul, ibadethane ve sivil yardım merkezlerini, içindeki çaresiz insanlarla birlikte tahrip ediyor. Bu yaptıklarıyla Siyonist güçler, sadece insanlık dairesinin dışına çıkmakla kalmıyor, en vahşi hayvanlardan daha vahşi bir surette dehşet saçıyor... Sahi İsrail’in bu vahşetini kim, nasıl durduracak?

QOSHE - Vahşi hayvanların bile yapmadığını İsrail yapıyor! - İsmail Kapan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Vahşi hayvanların bile yapmadığını İsrail yapıyor!

14 4
17.02.2024

Terörist İsrail’i acaba kim durduracak? Yeryüzünde hastaneleri bombalayıp, kuvözdeki bebekleri katleden başka kaç devlet var? Dünya bu vahşeti seyrediyor. İsrail de bundan cüretle her gün daha vahşileşiyor!
Televizyonda belgesel izleyenler pekâlâ görmüştür. Aslan ve kaplanlar, avladığı başka hayvanların küçük yavrularına dokunmazlar. Hatta bazen şaşırtıcı biçimde anne şefkati ile yaklaşırlar… Evet, vahşi hayvanların bile yavrulara merhametli davrandığı bir dünyada, terörist devlet İsrail, dört aydan beri her gün hastaneleri bombalıyor, hasta; çocuk, kadın, yaşlı demeden oradaki savunmasız insanları hunharca katlediyor. Öyle ki, sağlık durumu elverişli olmadığı için, kuvözde tutulan bebekleri dahi öldürüyor ya da bakım imkânını yok ederek ölüme terk ediyor. Bununla ilgili yüzlerce delil ve belge var ve bu insanlık suçuyla ilgili belgelerin önemli bir kısmı, Lahey’deki Uluslararası Ceza Mahkemesine de ulaştırılmış bulunuyor. Bu deliller elbette, terörist devletin savaş ve insanlık suçu işlediğini kesin biçimde ispatlıyor ve eninde sonunda, Lahey Adalet Divanından da, bunu tasdik eden gerçekçi bir kararın çıkacağını umuyoruz. Ama o karar çıkana ve tabii uygulamaya girene kadar, şayet İsrail bu şekilde devam ederse, Gazze’de canlı kalmayacak! Bakınız sözde terörist devletin ‘ulusal güvenlik bakanı’ olan insan kılığındaki yaratık, ısrarla Gazze’deki çocuk ve kadınların vurulmasını istiyor. Şu alçaklığa, şu adiliğe, şu vahşete, şu canavarlığa bakar mısınız?! Ben Gvir isimli canavar, bu insanlık dışı suç çağrısını defalarca yaptı ve dünya devletlerinin resmî arşivlerinde de bu kayıtlar mevcut.
Terörist İsrail son olarak, Refah’daki El-Nasr Hastanesini........

© Türkiye


Get it on Google Play