"Maria ile Yusuf isimli Türk gencinin ilk karşılaşması aşağı yukarı bu şekilde olmuş. Ertesi günü işe gitmiş, bir de ne görsün!.." Doktor Nefise Hanım, heyecanla Almanya'da yaşanan o hadiseyi anlatıyordu: -Yaydan çıkmış ok gibi fırlamış Yusuf, Türkçe “Bırakın kızcağızı!” diye haykırmış! Otobüste kısa bir şaşkınlıkla beraber sesler “zınk” diye kesilivermiş. O tek, diğerleri kalabalık olduklarından üzerine hücum etmişler. Merhametsizce neresine denk gelirse orasına tekme tokat vurmaya darp etmeye başlamışlar. Yusuf “Ya Allah Bismillah!” diyerek bütün kuvvetiyle yakaladığı birini tuttuğu gibi havaya kaldırmış, diğerlerinin üzerine fırlatmış. Önüne kim gelmişse vurduğunu devirmiş. Kalkan tabana kuvvet hemen kaçmaya başlamış ama nereye kadar? En fazla otobüsün önüne gidebilmişler... Güngörmüş tecrübeli şoför, daha vahim şeyler olmasın diye kapıyı açmış bu bitirimlerin kaçmalarına yardımcı olmuş. Artık Yusuf’a destek için mi, Alman gençlerin daha fazla dayak yemelerine mâni olmak için mi orasını bilen yok. Saldırganlardan kurtardığı kızcağız anlamadığı lisanla teşekkürler etmiş, memnuniyetini dile getirmiş. Yusuf ne dediğini anlamasa da teşekkür edildiğine yorumlayarak “Ben de size teşekkür ederim, geçmiş olsun. Birden kardeşlerim aklıma geldi lakayt kalamadım…” gibi laflar etmiş. Tacizden kurtardığı kız, durağına gelince inmiş. Olacak bu ya iner inmez de buza mı ne denk gelmiş ayağı kaymış yere düşüvermiş. Yerden tutup kaldırmak da yine Yusuf’a nasip olmuş. Kızcağızı evinin önüne kadar götürüp oradan da kalacağı yere yürümüş. Maria ile Yusuf isimli Türk gencinin ilk karşılaşması aşağı yukarı bu şekilde olmuş. Ertesi günü işe gitmiş, bir de ne görsün, dün gece gençlerin tasallutundan kurtardığı kızcağız da aynı fabrikada değil mi? Yanına gelmiş “Çok çok teşekkür ederim Yusuf. Akşam benim için kendini tehlikeye attın…” dese de yine Yusuf bir şey anlamamış. “Benim yaptığımı her Türk evladı yapardı. Teşekkür ederim” deyip işinin başına dönmüş. Öğlen yemeği paydosunda idareye çağırmışlar. Almanca ve Türkçeyi iyi bilen bir tercüman aracılığıyla kurtardığı kızın bu fabrikatörün kızı olduğunu, gelip yaşadıklarını babasına anlattığını, fabrikatörün de meselenin içyüzünü bir de işçisinden duymak istediğini izah edip dün akşamki hadiseyi tam anlatmasını istemişler. O da olduğu gibi her şeyi noksansız anlatıvermişmiş: “Aslında doğru söylemek icap ederse başta korkmuştum ama sonra kızcağıza rahatsızlık vermenin ardı arkası gelmediğini gördüm daha fazla sabredemedim bu haksızlığa. Ancak bir mesele daha vardı! Mütecavizler bir iki kişi değildi, kalabalıktı, hiç de utanmıyorlardı. Benim gibi buraların garibi tek bir insanın bu çeşitten işlere karışmaması lazımdı ama haksızlığa tahammül edemedim. Hele bir kızcağızı zor durumda bırakmaya gönlüm razı olmadı. Ne bileyim kız kardeşlerim aklıma geldi duramadım. Yukarıda el tutulacak askıyı gördüm ona tutundum. Bu mütecavizlerden darbe almadan onları nasıl bertaraf etmeliydim? Kısa bir hesaptan sonra düşündüğüm gibi üzerlerine yürüdüm. Sonrası malum…" DEVAMI YARIN

QOSHE - Genç, kendini tehlikeye atarak kızı evine kadar götürür... - Ragıp Karadayı
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Genç, kendini tehlikeye atarak kızı evine kadar götürür...

10 1
10.03.2024

"Maria ile Yusuf isimli Türk gencinin ilk karşılaşması aşağı yukarı bu şekilde olmuş. Ertesi günü işe gitmiş, bir de ne görsün!.." Doktor Nefise Hanım, heyecanla Almanya'da yaşanan o hadiseyi anlatıyordu: -Yaydan çıkmış ok gibi fırlamış Yusuf, Türkçe “Bırakın kızcağızı!” diye haykırmış! Otobüste kısa bir şaşkınlıkla beraber sesler “zınk” diye kesilivermiş. O tek, diğerleri kalabalık olduklarından üzerine hücum etmişler. Merhametsizce neresine denk gelirse orasına tekme tokat vurmaya darp etmeye başlamışlar. Yusuf “Ya Allah Bismillah!” diyerek bütün kuvvetiyle yakaladığı birini tuttuğu gibi havaya kaldırmış, diğerlerinin üzerine fırlatmış. Önüne kim gelmişse vurduğunu devirmiş. Kalkan tabana kuvvet hemen kaçmaya başlamış ama nereye kadar? En fazla otobüsün önüne gidebilmişler... Güngörmüş tecrübeli şoför, daha vahim şeyler olmasın diye kapıyı açmış bu bitirimlerin kaçmalarına yardımcı olmuş. Artık Yusuf’a destek için mi, Alman gençlerin daha fazla dayak yemelerine mâni olmak için mi orasını bilen yok.........

© Türkiye


Get it on Google Play