Hüseyin Vodinalı yazdı…

Bugün, işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail askerleri kendilerine taş atan 9 yaşındaki Basil Süleyman Ebu El Vefa’yı acımadan vurdu.

Cenin’de pek çok amatör kameraya kaydedilen olay kan dondurucuydu.

Çocuk bir kez vurulduktan sonra yere düşünce ateş devam etti ve pek çok yerinden vurulan küçük çocuk can verdi.

Süleyman’ın ölümünü çeken telefon kamerası hemen arka planda 15 yaşındaki bir çocuğun daha başından vurularak öldürüldüğünü kaydetti.

İsrail, Hamas saldırısının gerçekleştiği 7 Ekim’den bu yana Gazze’de korkunç bir katliama girişti.

Bombardımanlarda öldürülen bebek ve çocukların sayısı 8 bini geçti.

Bugün sosyal medyaya düşen bir başka görüntüde tehdit altında hastanede ölüme terk edilen küvözdeki bebekler vardı.

İnanın yürek dayanmıyor bunlara.

İsrail ordusu şimdiye kadar gördüğüm ordular içinde en acımasızı, insanlıktan en nasibini almamış olanı.

Bugün AKP Grup Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tüm bu katliamın baş sorumlusu Netanyahu’ya sert sözlerle çattı.

“Gazze’de son asrın en büyük mezalimlerinden birini yapan Netanyahu, adını tarihe şimdiden Gazze kasabı olarak yazdırmıştır” dedi.

“Analarının öpüp koklamaya kıyamadığı sabiler hunharca katledildi; babalara, gözü gibi sakındıkları yavrularının parçalarını toplattılar” diye konuştu.

“Bu utanç lekesi hiçbir zaman temizlenmeyecektir. Gazze’de işlenen insanlık ve savaş suçlarını da bir ikisi hariç Batılı ülkelerin tepkisizliğini de asla unutmayacağız. İsrail yönetiminin insanlık vicdanı yanında uluslararası hukuk önünde de hesap vermesi için mevcut tüm yolları deneyeceğiz” ifadesini kullandı.

Çok doğru ve yürek ferahlatan bu sözlerin ötesinde Türkiye ne yaptı peki?

“Gazze için temas trafiğimizi yoğunlaştırarak sürdüreceğiz” dedi Erdoğan.

Tamam o güzel de, içeride miting yapmak ve konuşmanın dışında İsrail’e etki edecek pek silahımız vardı halbuki.

Yok, füzelerden uçaklardan filan bahsetmiyorum.

Mesela Kürecik’teki Radar istasyonu vardı.

Malatya’daki bu radar istasyonu tamamen İsrail’in güvenliği için İran’a yönelik olarak çalışıyor.

Sonracığıma, İncirlik’teki ABD üssünden kalkan yabancı uçaklar İsrail’in ‘güvenliği’ için görev yapıyor.

Bunların önünde bir iki protesto oldu ama hükümet hiç bir somut atmadı.

İsrail’e belki de en büyük baskı ticaretten gelebilirdi.

Şimdi medyada bazı haberlerde iktidar cenahına yakın ticaret gemilerinin İsrail ile alışverişe devam ettiği iddiaları var.

Onlar da bence o kadar önemli değil.

Asıl güç, BTC’ vanasındaydı.

Bakü-Tiflis-Ceyhan petrol hattının vanasını kastediyorum.

Her gün Adana Ceyhan limanından yüklenen 220 bin varil ham petrol İsrail’in Hayfa, Aşkelon veya Eliat limanlarına taşınıyor.

Petrolün kaynağı ise Kazakistan ve Azerbaycan.

İsrail, petrol ihtiyacının yüzde 60’a yakınını Türkiye üzerinden karşılıyor.

AKP yönetimi, İsrail katliama başladığında bu hattan akışı kesseydi, Telaviv iki kez düyünmek zorunda kalırdı.

Ama böyle bir şey olmadı ve İsrail kan dökmeye devam etti.

2 Kasım’da TBMM’de İsrail’e gönderilen petrol gündeme gelmişti.

Söz alan İyi Partili Müsavat Dervişoğlu, “Daha geçtiğimiz hafta, Adana Ceyhan Limanı’ndan çıkan Seaviolet adlı bir tanker, 1 milyon varilden daha fazla petrolü İsrail’e taşımıştır. Türkiye’de mitingler düzenleyerek ‘Mehmetçik Gazze’ye’ sloganları atmak yetmiyor. Mehmetçiğimizi abluka altındaki Filistin’e göndermek isteyenler, eğer samimi olsaydılar evvela Türkiye üzerinden İsrail’e giden petrol akışını durdururlardı” dedi.

Sadece petrol de değil.

Türkiye, 2022’de İsrail’in ithalat listesinde 5.7 milyar dolar ile 5. sıradaydı.

İsrail’in ithalatının yüzde 6.2’si Türkiye’den geliyor.

Dış politika böyle acımasız bir şey.

Orada çocuklar öldürülürken ticaret normal akışında devam ediyor.

İçeriye hamasi nutuklar atılsa da Batı cephesinde değişen bir şey yok.

İsrail’e anlamlı bir yanıt veren tek Müslüman ülke ise son on yıllık savaşlardan harap olmuş halde de olsa Yemen’di.

Adamlar füze fırlattı (Suudi Arabistan ve Ürdün Yemen füzelerini İsrail için önledi), İsrail gemilerine el koydu.

Arap ve Müslüman aleminin delikanlısı terliklerle savaşan Yemenliler oldu!

QOSHE - BTC kapatılsa tüm bunlar olur muydu? - Hüseyin Vodinalı
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

BTC kapatılsa tüm bunlar olur muydu?

16 0
29.11.2023

Hüseyin Vodinalı yazdı…

Bugün, işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail askerleri kendilerine taş atan 9 yaşındaki Basil Süleyman Ebu El Vefa’yı acımadan vurdu.

Cenin’de pek çok amatör kameraya kaydedilen olay kan dondurucuydu.

Çocuk bir kez vurulduktan sonra yere düşünce ateş devam etti ve pek çok yerinden vurulan küçük çocuk can verdi.

Süleyman’ın ölümünü çeken telefon kamerası hemen arka planda 15 yaşındaki bir çocuğun daha başından vurularak öldürüldüğünü kaydetti.

İsrail, Hamas saldırısının gerçekleştiği 7 Ekim’den bu yana Gazze’de korkunç bir katliama girişti.

Bombardımanlarda öldürülen bebek ve çocukların sayısı 8 bini geçti.

Bugün sosyal medyaya düşen bir başka görüntüde tehdit altında hastanede ölüme terk edilen küvözdeki bebekler vardı.

İnanın yürek dayanmıyor bunlara.

İsrail ordusu şimdiye kadar gördüğüm ordular içinde en acımasızı, insanlıktan en nasibini almamış olanı.

Bugün AKP Grup Toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tüm bu katliamın baş sorumlusu Netanyahu’ya sert sözlerle çattı.

“Gazze’de son asrın en büyük mezalimlerinden birini yapan Netanyahu, adını tarihe şimdiden Gazze kasabı olarak yazdırmıştır” dedi.

“Analarının öpüp koklamaya kıyamadığı sabiler hunharca katledildi; babalara, gözü gibi sakındıkları yavrularının parçalarını toplattılar” diye konuştu.

“Bu utanç lekesi hiçbir zaman temizlenmeyecektir.........

© Veryansın TV


Get it on Google Play