Nihat Genç yazdı…
Tarihin en büyük ponti-saadet zinciri kurucusu Bernie Mardof hapishanede 82 yaşında öldü!
Skandal hayatı belgesellere konu oldu!
Bernie Mardof’un başarısı saadet zincirini 30/40 yıl gibi çok uzun süre sürdürebilmiş olmasıdır!
Yani çok güvenilir kimliğiyle şirket hesaplarının soruşturulmasını önleyebilmiş olması!
Adam bir dönem Nasdaq icra kurulu başkanı, ki, borsa ve finans çevrelerinde bu kimliği bütün kapıları kendine açtı, Amerika ve Avrupa bankaları karşısında ‘güvenilirlik’ kazandı!
Özellikle Avrupa’nın aristokratik garantici zenginlerinin paralarını onlarca yıl elinde tuttu! Büyük ekonomik krizler karşısında dahi faizlerini düzenli ödedi!
Yakayı ele vermesi de bu yüzden oldu, birkaç ciddi gazeteci, Bernie Mardof neden hiç zarar etmiyor diye şüphelendi ve bu şüphe üzerine kuşkular yoğunlaştı!
Batırdığı para 65 milyar dolar, ki, tüm tarihin en büyük saadet zinciri!
Bernie Mardof herhalde bizim Seçil Erzan gibi bir acemiyle bir dakika dahi çalışmazdı!
Seçil Erzan’ın üç-beş yıl gibi çok kısa zamanda yakayı ele vermesinin sebebi de bir Saadet Zinciri’nin arkasını dayadığı büyük ‘güçler’ olmaması!
Bir, mesela Mardof’un sıkıştığı anda sırtını dayayıp para bulduğu çok büyük ‘tefeciler’ vardı, ki, bu tefecilerin elinde Mardof bir nevi ‘rehin’ hayatı yaşadı!
İki, Mardof’un eski Nasdaq başkanı olması gibi çok yüksek bir ‘itibarı’ vardı!
Üç, Mardof’un FBI başta Hazine ve Maliye bakanlıklarıyla çok iyi dostlukları vardı!
Dört, Mardof, seçimlerde adaylara büyük bağışlar yapıyordu ve toplumun önde gelen sivil hayır kurumlarına çok yüklü yardımlar yapıyordu!
Beş, Mardof, güvenilirliğini pekiştirmek için Amerika ve Avrupa’nın en büyük finans kurumları ve hisseleriyle çalışıyordu yani onları da bir nevi bu gizli tezgaha bir şekilde ortak yapmıştı, ve gün gelip saadet zinciri ayyuka çıkınca Mardof batmasın diye devreye girip kendi paralarını kurtarmak için yardımcı da oldular!
Altı, ve Mardof gizli sisteminin hesaplarını çok güvenilir yakınlarına teslim etmişti yani sistemi şirket içinde ikinci ve görünmez bir şirket tarafından yönetiliyordu ve bu ikinci karanlık şirketten kimsenin haberi yoktu yani çok sıkı bir gizlilik içinde çalışıyordu!
Bernie Mardof skandalından Amerika’nın ve dünyalıların çıkarttığı dersler:
Borsa finans banka yatırım danışmanlığı vs. topluca mali piyasalarla devletin hazine ve maliye bakanlıkları yine topluca bu ‘kirli’ düzenin bilinçli ortakları!
Herkes fırıldağın farkında ama hepsi kazanç uğruna birbirlerinin üç kağıtlarına onlarca yıl sessiz kaldılar!
Kokuşmuşluk Bernie Mardof’un şahsıyla ilgili değil ‘sistemin tamamıyla’ ilgilidir!
Sonuç, pisliğe karışan onlarca dünyaca ünlü şirket olduğu halde suçu tek bir kişiye Bernie Mardof’a yıkıp bu fırıldağın ortağı herkes temize çıkartılmış ve hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam etmişlerdir, hatta, bu pisliğe karışan akademisyenler hazine ve maliye müsteşarları yeni hükümetler tarafından ödüllendirilip daha yüksek görevlere getirilmişlerdir!
Paradan para kazanmak için kurulan bu rant piyasaları devlet ve mali piyasalar eliyle ‘finans sektörünü’ mahkemeler ve gazeteciler karşısında korumak için el birliği içinde çalışır!
Yani ‘dokunulmazlık’ elde ederler!
Gelelim bizim Seçil Erzan’ın yediği haltlara!
Bir, Fatih Terim ismi fonun itibarı için kullanılmış ancak Fatih Terim an itibariyle kendini bu işten sıyırmaya çalışmaktadır!
İki, her banka imza yetkisi verdiği şube müdüründen sorumludur ancak banka kendisini bu işten sıyırmaya çalışmaktadır!
Üç, Bernie Mardof, gelen paraları ve ödenen faizleri günbegün takip edecek resmi kılıflı sahte dekontlar (tarihleri değiştirilen) düzenleyip müşterileri işte bu sahte kağıtlarla on yıllarca ikna etti (dolandırdı), ki, Seçil Erzan’ın elinde kim ne verdi kim ne aldı kimse bilemiyor!
Sonuç: BÜTÜN HIRSIZLARIN, alayının .mına koyum!
Dolarlarına beş kuruş daha fazla faiz almak için her türlü kayıtsız ve ikili ve dümen ve tezgah işine ‘kasıtla’ girmişler!
Güvenilir(!?) isimlerinin karanlık perdelerinin mahkemeye ve kamuya tamamen kapalı tutulacağına inanmışlar!
Güvenilir(?!) isimlerinin cesaretiyle çok aşırı coşkun ve şehvetli bir para tuzağına bile bile gönüllü atlamışlar!
Bankada hayatım boyunca beni geçindirecek dolarlarım var güveniyle pırıl pırıl gökyüzü altında kahvelerini içip sinemaya gidip havuzlu villalarında çoluk çocuk torun oturmanın getireceği huzur ve rahatlığı hiç düşünmemişler!
Ellerindeki dolarların şahsiyetlerine ve itibarlarına hiçbir faninin bulamayacağı şanslar fırsatlar açacağına-açtığına-açmakta olduğuna inanmışlar!
Ve yaşı, tecrübesi, kimliği şaibeli ve çok yetersiz birine, bütün hayatları boyunca çalışıp haklı olarak kazandıkları büyük paraları kayıtsız kuyutsuz teslim edecek kadar dolar sarhoşu olmuşlar!
Dolarlarının bankada hareketsiz durup kan kaybettiğine inandırılmışlar!
Ve dolarlarını jimnastikçi gibi tramplene çıkıp zıplatmak takla attırmak havada çift parende attırıp çoğaltmak istemişler!
Omuzları ve akılları kendi kazandıkları dolarları kaldıracak kadar gelişmemiş ya da top oynarken sergiledikleri büyük yetenekleri sıçrayabilme yükselebilme eğilebilme koşabilme ve topu aradan ceza alanına sokabilme ve frikik topuna havada eğim verebilme özelliklerini DOLARA DA yapabileceklerini sanmışlar!
Ama istisnasız hepsi top’un bir ekip oyunu olduğunu bu dolarları kendilerine şahsi yetenekleri kadar dahil oldukları ‘takımların’ da (diğer oyuncularla birlikte) başarısı olduğunu unutmuşlar!
Yani futbol başarılarının kökenini iyi öğrenselermiş girdikleri bu karanlık tezgahın da bir ‘ekip’ işi olduğunu ve ekibin maç sonuna kadar Bernie Mardof’da olduğu gibi dışarıya karşı ağızlarını sıkı tutup kenetlenmek olduğunu bilmeleri gerekirdi!
İnsan utanıyor, bu çocukları dünyalılara ve hayata bu kadar kapatan kimdir, yumuşacık bir bahar günü yolda yürümek ya da sıcacık bir yaz sabahı sahilde koşmak ya da eski bir arkadaşla bir öğle sonrası kahve içip dünyayı memleketi ve ailemizi konuşmak gibi hayatın büyük tatlarından bu çocukları kim uzak tuttu!
Bu çocuklara hayatı unutturup dolar manyağı yapan yaptıran kimlerdir?
İçi dışı bir neşeli pırıl pırıl gençlikleri ve yeteneklerini bu çocuklara unutturan nasıl bir çevre nasıl bir hayattır?
Pırlanta gibi deha gibi üstün yetenekleriyle kazandıkları helal paraları gözü dönmüş para avcılarının dolandırıcıların hırsızların üç kağıtçıların tefecilerin kirli dünyasında hiç ve çöp ve kirletmelerinin sebep nedir?
Türk Milleti içi acıyarak olup biteni izliyor, bu kadar üstün yeteneklerin bu denli cehaleti bu denli körlüğü bu denli şehvetli bu denli vampirimsi haksız para düşkünlüğünün kökenlerini bilmek anlamak istiyor!
İşin aslını biliyorum, dolar, nesnel maddi bir şey hiç değil, dolar da yapay zeka gibi gelişiyor, dolar yeni bir kimlikten öte ‘varlık’ kazanıyor ve dolar nefes alıyor, hatta dünyada nefes alıp veren tek şey dolar, bölüşmek kardeşlik huzur sarılmak hiç değil tatmin olmak hiç değil, hiçbir şey artık ‘yeterli’ gelmiyor, tarikatçısından dinini alıyor hepimizden ahlakımızı alıyor, dolar, hepimizi kimliğimizi varlığımızı ahlakımızı YENİDEN YARATIYOR!
Ruhumuzu ve ahlakımızı elimizden alıyor ve doların içine giren cin ve şeytan ruhumuza musallat olurken doların iniş çıkışları adrenalimiz testestoronumuz ve orgazmımız ve neşemiz ve gülen yüzümüz ve gözlerimizin büyüsü, hayatımızın büyüsü, büyü, tılsım, keramet, mucize, tek ve şaşmaz ve yanılmaz tanrımız oluveriyor!
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Nikkei Editorial
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
visit website
