Kur’an-ı Kerim’de, “Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.” (Hucurat, 49/10) ayetiyle, müminler arasındaki kardeşliğin imandan geldiğini ve bu kardeşliğin nesebi ve ailevi kardeşlikten daha ileri ve kudsi olduğu ihtar edilir.

Hadis-i şeriflerde müminlerin birbirleriyle “bünyan-ı marsus”, yani “kurşunla perçinlenmiş bina” (Buhari, Salat, 88) gibi kenetlenmesi hususunda ciddi telkinatlar vardır. Ayrıca, “Müminlerin birbirlerini sevmede, birbirlerine acımada, birbirlerini korumada misali, bir cesede, bir vücuda benzer ki, cesedin herhangi bir uzvu rahatsız olsa, hastalansa, cesedin diğer uzuvları da bundan muzdarib olurlar ve uykusuz kalır, ateşler içinde yanarlar.” (Müslim, Birr, 66) gibi hadislerde de müminlerin birbirlerine değil düşman olmak, bir vücudun azalarının birbirlerinin imdadına koşmaları gibi olması temenni edilir.

BEDİÜZZAMAN..!

Asrımızda İslam birliği fikrini en çok işleyen ve bunun nasıl ne zaman nerede kiminle ne şekilde olabileceğini de Risale-i Nur Külliyatı’nda tek tek izah eden Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri gelmektedir.

Çünkü o, “Azametli, bahtsız bir kıt’anın; şanlı, talihsiz bir devletin; değerli, sahipsiz bir kavmin reçetesi, İttihad-ı İslam’dır” demekle, asıl reçeteyi ve çözüm yollarını gösteriyor veriyor!

Bediüzzaman dünyayı aydınlatan pek çok eserinde İslam ittihadı ve islam birliği noktasında birlikteliğe işaret etmiştir..!

Şu inkalabatı istikbalde en gür seda İslam’ın sedası olacaktır” gerekçeleriyle ve nasıl olacağı noktasındaki işaret ve işaretleri ile Kur’an ve sünnet noktasında gerekli müjdeleri vermiştir.!

Tarihte ilk defa “İttihad-ı İslâm Cemiyeti” 31 Mart Vak’ası’ndan 10 gün önce, halkın fikirlerine tercüman olan ulemanın da içinde bulunduğu grup tarafından 1909 yılında kurulmuştur.

Hedefi, milleti dini düşünceler etrafında toplamaktı. İttihad-ı Muhammedî Cemiyeti kurucuları arasında Bediüzzaman Said Nursî de yer almaktadır.

YÜZYILDIR DÜNYAYI; SENARYOYU

YAZANLAR İDARE EDİYOR ..!

Ancak bu tarihlerde Osmanlı Devletinin başı yıllardır dış güçlerin etkisiyle içimizde beslediğimiz devşirmeler “başımızdaki yöneticilerimizi devşirerek” bir türlü sahil-i selamete çıkamamış o gün de bugün de ciddi bir varlık da gösterememiştir..!

ALEMİN ÖLÜMÜ YENİDEN

DİRİLİŞE VESİLE OLACAKTIR!

Geçen yazımda “alemin ölümü”nü sizlerle paylaşırken dünyada kurulan Birleşmiş Milletler ve NATO gibi kuruluşların ve diğer gönüllü kuruluş ve federasyonların aslında bu bozuk düzeni dizayn Edip hayatiyetini küresel sermayenin menfaatleri noktasında yürütmek olduğunu dile getirmiştim..!

KONUŞAN DEĞİL YAŞAYAN BİLİR ..!

Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına Birleşmiş Milletler gibi UNDP-UNV gibi önemli birimlerin de belki de Türkiye’de en çok görev yapan devlet görevlisi gibi bu kuruluşların dünya insanlığına barış getirmek, insanca bir yaşam sağlamak, habitatımızı, floramızı, faunamızı, kısaca bunların üzerinde yaşayan insanları hayvanları, canlıları korumak gibi bir görevlerinin asla olmadığını tarihe kayıt düşmek isterim..!

Küresel şeytanın senaryolarınıMüslüman devletleri sayesinde” bugün hayata geçirmektedir!

İSLAM BİRLEŞMİŞ MİLLETLERİ,

NATO’SU ACİLEN KURULMALIDIR ..!

Dünyanın en büyük Teşkilatı olan BM ve NATO idare tarzı itibari ile sekülerizmin kontrolü altında, hiçbir başka değeri tanımayan ve yaptırım gücü olmayan bir kuruluş olmaktan öteye gidememiştir..!

MÜSLÜMANLARIN TEK KURTULUŞ YOLU..!

Bugün Müslümanların yapması gereken, İslam Birleşmiş Milletler’ini, İslam NATO’sunu, İslam Parlamentolar Birliği’ni en kısa zamanda kurarak hayata geçirmeleri elzemdir, katidir, zaruridir..!

Tabi ki İslam Birliği derken hangi kavimden olursa olsun; İslam’ı kabul etmiş başta Türk devletleri veya bu birliğin içinde yer almak isteyen devlet ve diğer gönül bağı olan kuruluşların da bu birlik içinde güç birliği oluşturulmasında fayda mülahaza edilmektedir..!

İttihad, ittifak siyasette olamaz, siyasî liderlerin öncülüğünde hiç olamaz.

Bediüzzaman, ittihad meselesini de tecdid etmiştir.

Yeni bir ittihad yolu, yeni bir sistem geliştirmiştir: “İttihad, cehl ile olmaz. İttihad, imtizac-ı efkârdır. İmtizâc-ı efkâr, mârifetin şuâ-ı elektriğiyle olur…!” RNK-münazarat

Yani; hakikî ittihad için; önce fikir birliği, gönül birliği, iman birliği, ibadet birliği, ilim birliği lâzımdır…!

Şimdiden pek çok Kur’an ayeti, hadisinde ve Bediüzzaman hazretlerinin de dile getirdiği gibi “Hilafeti İslamiyeyi; İttıhad-ı İslam’a bina etmenin” vakti gelmiştir..!

Emaneti devralacaklar beklenmektedir ..!

Vesselam…

Not: 23 Nisan Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nızı tebrik ediyorum!

Devam edecek..!

WhatsApp bilgi ve ihbar hattı: 0 500 200 00 96

QOSHE - Hilafeti İslamiye’nin İttihadı İslam’a bina edilmesi ..!-2 - Ahmet Maranki
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Hilafeti İslamiye’nin İttihadı İslam’a bina edilmesi ..!-2

38 1
23.04.2024

Kur’an-ı Kerim’de, “Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.” (Hucurat, 49/10) ayetiyle, müminler arasındaki kardeşliğin imandan geldiğini ve bu kardeşliğin nesebi ve ailevi kardeşlikten daha ileri ve kudsi olduğu ihtar edilir.

Hadis-i şeriflerde müminlerin birbirleriyle “bünyan-ı marsus”, yani “kurşunla perçinlenmiş bina” (Buhari, Salat, 88) gibi kenetlenmesi hususunda ciddi telkinatlar vardır. Ayrıca, “Müminlerin birbirlerini sevmede, birbirlerine acımada, birbirlerini korumada misali, bir cesede, bir vücuda benzer ki, cesedin herhangi bir uzvu rahatsız olsa, hastalansa, cesedin diğer uzuvları da bundan muzdarib olurlar ve uykusuz kalır, ateşler içinde yanarlar.” (Müslim, Birr, 66) gibi hadislerde de müminlerin birbirlerine değil düşman olmak, bir vücudun azalarının birbirlerinin imdadına koşmaları gibi olması temenni edilir.

BEDİÜZZAMAN..!

Asrımızda İslam birliği fikrini en çok işleyen ve bunun nasıl ne zaman nerede kiminle ne şekilde olabileceğini de Risale-i Nur Külliyatı’nda tek tek izah eden Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri gelmektedir.

Çünkü o, “Azametli, bahtsız bir kıt’anın; şanlı, talihsiz bir devletin; değerli, sahipsiz bir kavmin reçetesi, İttihad-ı İslam’dır” demekle, asıl reçeteyi ve çözüm yollarını gösteriyor veriyor!

Bediüzzaman dünyayı aydınlatan pek çok eserinde İslam ittihadı ve islam birliği noktasında birlikteliğe işaret etmiştir..!

Şu inkalabatı istikbalde en gür seda İslam’ın sedası olacaktır” gerekçeleriyle ve nasıl olacağı noktasındaki işaret ve işaretleri........

© Yeni Akit


Get it on Google Play