Kırk yıldır, cemaatleşmenin yanlış olduğunu söyler dururum. Ben, bir yanlış yapılanmanın içinde, bu yanlışı içte kalıp düzeltmek üzere mücadele verdim. Bu mücadelemin bedellerini de hep ödedim. Bugün söylediklerim de dünden farklı değildir. Benin ağzımdan asla yanılmışım, lafı çıkmadı. Çünkü hep yanlışlara karşı kavga verdim.

Yıl 1997. Rahmetli Teoman Duran ile beş altı saat süren ikili bir sohbetimiz oldu. Cemaat- Hareket- Sistem eksenli yaptığımız sohbet sonrası rahmetlinin dediklerini hiç unutamam: “Tespitleriniz, çok önemli, çok mükemmel. Fakat bir cemaat üyesinin bu şekilde düşünüyor olması çok daha mükemmel. Sizinle her türlü çalışmaya varım. Eğer düşünürseniz birlikte bir düşünce kuruluşu kurabilir ve birlikte hizmet ederiz. Tek şartım, bu düşünce kuruluşunun adının Fatih olmasıdır. Projelerimiz de hazırdır.”

Teklifi FETÖ elebaşına ulaştırdım. Sadece burun kıvırdı.

Cemaat, kişi merkezli, içinde hiyerarşik yapı barındıran çalışmalardır. Cemaatte az veya çok katmanlar bulunur. Bireyler bu katmanlardaki konumuna göre değer kazanır. Lidere yakınlık istidatla değil itaatle belirlenir.

Cemaatte, lider kadronun düşünce ve davranışları doğru da olsa yanlış da olsa alttaki kitleyi hemen yönlendirir.

Üyelerde, ret etme refleksi köreldiğinden liderin yanlışlarına da karşı koyma olmaz. Henüz ret etme refleksi canlı olanlar da zaten en kısa zamanda elimine edilir.

Hareket ise, ilke merkezli aksiyonlara verilen bir isimdir. İlkeler belli ve sabittir. Söz konusu ilkeleri benimseyen, hayata geçiren her fert hareketin gönüllü bir üyesidir. Dış dünyadaki konumu ne olursa olsun harekete bağlı üyelerde eşitlik esastır. Üyeler arası irtibatı temin ve tesis eden de aynı duygu ve düşünceleri paylaşmaktan kaynaklanan bir birlikteliktir. Cemaatlerde ise bu birliktelik ayrıca organize edilir.

Hareketlerde hiyerarşik yapılanma asla söz konusu değildir.

Öncü model topluluk sadece ilkelerin somut örnekleri olarak vardırlar. Öncü model topluluk ile onları takip edenler arasında ast üst değil karşılıklı sevgi ve saygı esastır.

Cemaatler, çok kere liderin vefatıyla varlıklarını kaybederler. Lider değişimleri cemaati böler parçalar.

Hareket ise, ilkeler önemini koruduğu sürece varlıklarını sürdürürler. Model öncü toplum varlığını yitirse de harekette bir sekte, bir kesinti söz konusu olmaz.

Hareketin cemaate dönüştürülmesi son derece yanlıştır. Bu yanlış özellikle yapılmıyorsa konuya kolaycılık olarak bakılabilir. Ama kasıtlı yapılıyorsa bu davranışı masum görmenin imkanı yoktur.

Hareketin durağanlaşması bitiş işaretleridir. Hareketi bu akıbetten kurtaracak tek yol hareketin sistemleşmesidir. Her hareket sistemleşme potansiyeli taşımaz. Bu tür hareketler zaten uzun soluklu da olmaz.

Ama bir hareket, sistemleşme potansiyeli taşıyorsa bu hareketin mutlaka sistemleşmeye geçiş yapması gerekir. Sistemleşme, hareketin temel ilkelerinin bütün topluma mal edilmesi anlamını içerir. Sistemleşmenin nihai hedefi, bütün insanlığın ortak değeri haline gelmesidir.

Konuyu daha özele indirgeyerek somutlaştıracak olursak, örneğin, Risale-i Nur Hizmeti, başlangıcı itibariyle tam anlamıyla bir harekettir. Risale-i Nurlar, merkezdeki ilkelerdir. Bediüzzaman ve ilk dönem talebeleri bu hareketin öncü model topluluğudur.

FETÖ elebaşı, bilerek ve kasıtlı olarak bu hareketin genleriyle oynamış, önceleri hareket seyrinde yol kat ederken, daha sonra oluşturduğu uğursuz çeperle hareketi cemaatleşmeye yönlendirmiştir. Bu yönelişi ilk fark edenlerden biri olarak, bünye içinde kalıp mücadele etme yolunu tercihle yol almaya çalıştım. Uyarılarımın kısmen de olsa karşılık bulması benim için tek teselliydi.

Fakat, benim cemaatleşmeye karşı direnişim, kasıtlı olarak aksiyle yaftalandı. Latif Hoca kendisine cemaat kurmaya çalışıyor, denildi. Maalesef bu yalan ve iftira alıcı da buldu.

Ben ikinci bir hamle olarak söz konusu ettiğim düşünceleri herkese açık konferanslarda, sohbetlerde de dillendirdim. FETÖ elebaşı cemaatin ileri gelenlerini bir araya toplayarak bir konuşma yaptı. Sonradan dinlediğim bu konuşmada benim düşüncelerimi açıktan eleştiriyor ve sözünü şöyle bağlıyordu: Latif Hoca, her ne kadar bizim sistemleşmemiz gerektiğini söylüyorsa da biz bir cemaatiz ve cemaat olarak kalacağız…

Bu kötü örnek, kötü örnek olarak kabul edilmeli, başkalarınca taklide gidilmemelidir. Bütün hak tarikatlar sosyolojik yapıları itibariyle birer harekettir. Asla cemaate dönüştürülmemelidir. Risale-i Nur bir harekettir o da asla cemaate dönüşmemelidir. Büyük Doğu Hareketi, Diriliş Hareketi varlıklarını hep böyle sürdürmelidir.

Sanırım yine 1997 yılıydı. Dış ülkelerden birinde, Türkiye’deki cemaatler üzerine doktora yapan Türkiye vatandaşı bir araştırmacı beni buldu. Aynı konular üzerine sohbet ettik. Sonunda şunları dediğini hatırlıyorum: Latif bey, sizinle tanıştığıma çok sevindim. Ama bir taraftan da çok üzüldüm. Çünkü iki senelik çalışmam şimdi çöp oldu. Her şeye yeniden başlamak zorundayım…

QOSHE - Cevap yerine: Cemaat - Hareket- Sistem ve FETÖ - Latif Erdoğan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Cevap yerine: Cemaat - Hareket- Sistem ve FETÖ

69 1
06.01.2024

Kırk yıldır, cemaatleşmenin yanlış olduğunu söyler dururum. Ben, bir yanlış yapılanmanın içinde, bu yanlışı içte kalıp düzeltmek üzere mücadele verdim. Bu mücadelemin bedellerini de hep ödedim. Bugün söylediklerim de dünden farklı değildir. Benin ağzımdan asla yanılmışım, lafı çıkmadı. Çünkü hep yanlışlara karşı kavga verdim.

Yıl 1997. Rahmetli Teoman Duran ile beş altı saat süren ikili bir sohbetimiz oldu. Cemaat- Hareket- Sistem eksenli yaptığımız sohbet sonrası rahmetlinin dediklerini hiç unutamam: “Tespitleriniz, çok önemli, çok mükemmel. Fakat bir cemaat üyesinin bu şekilde düşünüyor olması çok daha mükemmel. Sizinle her türlü çalışmaya varım. Eğer düşünürseniz birlikte bir düşünce kuruluşu kurabilir ve birlikte hizmet ederiz. Tek şartım, bu düşünce kuruluşunun adının Fatih olmasıdır. Projelerimiz de hazırdır.”

Teklifi FETÖ elebaşına ulaştırdım. Sadece burun kıvırdı.

Cemaat, kişi merkezli, içinde hiyerarşik yapı barındıran çalışmalardır. Cemaatte az veya çok katmanlar bulunur. Bireyler bu katmanlardaki konumuna göre değer kazanır. Lidere yakınlık istidatla değil itaatle belirlenir.

Cemaatte, lider kadronun düşünce ve davranışları doğru da olsa yanlış da olsa alttaki kitleyi hemen yönlendirir.

Üyelerde, ret etme refleksi köreldiğinden liderin yanlışlarına da karşı koyma olmaz. Henüz ret etme refleksi canlı olanlar da zaten en kısa zamanda elimine edilir.

Hareket ise, ilke merkezli aksiyonlara verilen bir isimdir. İlkeler belli ve sabittir. Söz konusu ilkeleri benimseyen, hayata geçiren her fert hareketin gönüllü bir üyesidir. Dış dünyadaki konumu ne olursa olsun harekete bağlı üyelerde eşitlik........

© Yeni Akit


Get it on Google Play