7 Ekim 2023 günü başlayan İsrail-Filistin savaşı, Hamas’ı hem Türkiye hem de dünya gündemine oturttu.
Bu savaşta İsrail’i destekleyen ABD ve İngiltere öncülüğündeki batılı emperyalist ülkeler, ‘terör örgütü’ olarak tanımladıkları Hamas’ı tek suçlu olarak ilan ederek, aleyhinde yalan yanlışlarla dolu bir karalama kampanyasını başlatarak, ellerindeki medya gücüyle dünya kamuoyunu yanıltmaya çalıştılar.
Doğrusu ilk başlarda bunda başarılı oldular.
Hamas’ın 7 Ekim eylemiyle İsrailli bebeklerin başlarını kesip, kadınlara tecavüz ettiklerini iddia edenlerden biri de ABD Başkanı Biden olmuştu ancak şimdiye kadar bu iddiaları doğrulayacak hiçbir belge ve görüntü yayınlanmadı.
Üç aydır Gazze’yi havadan, karadan ve denizden bombalayan Siyonist İsrail’in binlerce bebek, çocuk ve kadını öldürdüğü canlı yayınlar eşliğinde gerçekleştirilen o, korkunç katliam ve yıkım esnasında görülmüştür.
*
Hamas bir terör örgütü mü? Dünyada hangi ülkeler Hamas’ı ‘Terör Örgütü’ olarak kabul ediyor? Sorularına gelince gerçek şu:
İsrail’in işgal veya abluka altında tuttuğu Filistin topraklarında faaliyet gösteren Hamas hareketini, İsrail, ABD, AB, Kanada ve Japonya ‘terör örgütü’ olarak tanıyor. Avustralya ve Birleşik Krallık ise örgütün askeri kanadı, İzzeddin el Kassam Tugaylarını terör örgütü olarak kabul ediyor.
Görüldüğü gibi “yasaklı örgüt” veya “terör örgütü” olarak tanıyan ülkeler ABD ve bazı müttefiklerinden ibarettir.
Aslında bu ülkeler de Filistin topraklarında Hamas dahil olmak üzere tüm direniş hareketleri, halkını ve toprağını özgürleştirmeyi amaçlayan ulusal kurtuluş hareketler olduklarını, İsrail’in ise işgalci ve bir terör devleti olduğunu çok iyi biliyorlar, ancak ABD’nin siyasi ve ekonomik baskıları ve çıkar politikaları gerçekleri kabullenmeleri ve o yönde kararlar almalarını engelliyor.
Zira, Birleşmiş Milletler Örgütü’nün Hamas’ın terör örgütü olduğuna dair bir kararı yok.
Nitekim, İsrail ve ABD’nin tüm baskılarına rağmen Hamas’ı terörist olarak ilan etmeyen BM Genel Sekreteri Guterres, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’e yönelik saldırısının boşuna olmadığını, İsrail’in öncesinde Filistinlilere yönelik politikalarının buna yol açtığını duyurmaktan çekinmedi.
O bu açıklamalarını yaparken, ne tereddüt etti ne de sonucu düşündü; çünkü saldırının meydana gelmesinden bu yana İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ndeki çocuklara, kadınlara ve sivillere karşı yaptıklarının dehşetini hissetti. Çünkü o, BM’nin Genel Sekreteri olmanın ötesinde her şeyden önce insan olarak omuzlarına yüklenen sorumluluğun büyüklüğünü hissetmiş, şahsiyetli bir BM genel sekreteri olarak takdir edilmiştir.
*
Bazı Arap ülkeleri ABD ve İsrail korkusundan Hamas’a karşı mesafeli dururken, Başkan Erdoğan, Filistin topraklarının işgalden kurtarılması ve Filistin halkının özgürleşmesi için mücadele eden Hamas’ın bir kurtuluş ve mücahitler grubu olduğunu ifade ederek Hamas’ın bir terör örgütü olmadığı belirten ilk ve tek lider oldu.
Bu gerçeği pek çok kişinin yüksek sesle dile getirmekten korktuğu bir zamanda bu gerçeği cesaretle ifade etmiş olması takdire şayandır.
Diğer yandan Müslüman olmayan bazı ülkelerin Hamas’la ilişkilerini hâlâ devam ettirmesi de çok önemli ve anlamlıdır.
Rusya’nın Hamas’la ilişkileri 2005’te başladı.
Güney Afrika Cumhuriyeti ve Hamas arasında ilk ilişkiler 1998 yılında beri devam ediyor.
Çin, 2004’te Hamas’ı “terör örgütü” kabul ettiğini açıkladı. Hamas’ın 2006’da milletvekili seçimlerini kazanmasının ardından ise söz konusu kararını geri aldı.
Hamas’ın 2018’den buyana Venezuela ile ilişkileri devam ediyor.
Ayrıca, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nda Gazze’de acil insani ateşkes için yapılan oylamaya katılan 193 üye ülkeden 153’ü kararı desteklemiş olması, ABD, İsrail ve Avusturya’nın dahil olduğu 10 ülke karşı çıkması ABD ve İsrail’in tüm baskılarına rağmen dünya kamuoyunun ve milletler camiasının Filistin davasına destek verdiğinin en bariz örneğidir.
Arap-İslam dünyasının en büyük İslami hareketi sayılan ve Birleşmiş Milletler’in (BM) terör listesinde yer almayan Hamas, 2006’da Filistin genelinde yapılan seçimlerde Filistin halkı tarafından iktidara taşınmış bir siyasi harekettir.
İzzeddin El Kassam Tugayları, Hamas’ın Gazze Şeridi’nde faaliyet gösteren askeri kanadı, işgalci terör devleti İsrail’e karşı mücadele veren bir direniş gücüdür.
Kısacası, hem Hamas hem de askeri kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları, asla bir ‘terör örgütü’ değildir.
Hamas terör örgütü mü?
8
28
20.12.2023
7 Ekim 2023 günü başlayan İsrail-Filistin savaşı, Hamas’ı hem Türkiye hem de dünya gündemine oturttu.
Bu savaşta İsrail’i destekleyen ABD ve İngiltere öncülüğündeki batılı emperyalist ülkeler, ‘terör örgütü’ olarak tanımladıkları Hamas’ı tek suçlu olarak ilan ederek, aleyhinde yalan yanlışlarla dolu bir karalama kampanyasını başlatarak, ellerindeki medya gücüyle dünya kamuoyunu yanıltmaya çalıştılar.
Doğrusu ilk başlarda bunda başarılı oldular.
Hamas’ın 7 Ekim eylemiyle İsrailli bebeklerin başlarını kesip, kadınlara tecavüz ettiklerini iddia edenlerden biri de ABD Başkanı Biden olmuştu ancak şimdiye kadar bu iddiaları doğrulayacak hiçbir belge ve görüntü yayınlanmadı.
Üç aydır Gazze’yi havadan, karadan ve denizden bombalayan Siyonist İsrail’in binlerce bebek, çocuk ve kadını öldürdüğü canlı yayınlar eşliğinde gerçekleştirilen o, korkunç katliam ve yıkım esnasında görülmüştür.
*
Hamas bir terör örgütü mü? Dünyada hangi ülkeler Hamas’ı ‘Terör Örgütü’ olarak kabul ediyor? Sorularına gelince gerçek şu:
İsrail’in işgal veya abluka altında tuttuğu Filistin topraklarında faaliyet gösteren Hamas hareketini, İsrail, ABD, AB, Kanada ve Japonya ‘terör örgütü’ olarak tanıyor. Avustralya ve Birleşik Krallık ise örgütün askeri kanadı, İzzeddin el Kassam Tugaylarını terör örgütü olarak kabul ediyor.
Görüldüğü gibi “yasaklı örgüt” veya “terör örgütü” olarak tanıyan ülkeler ABD ve bazı müttefiklerinden ibarettir.
Aslında bu ülkeler de........
© Yeni Akit
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
