Güney Afrika, dünya insanlığının onurunu koruma adına 29 Aralık 2023’te, Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan Uluslararası Adalet Divanı’nda Siyonist İsrail devleti aleyhinde açtığı ‘Soykırım’ davasının ön duruşmaları dün başladı.
Güney Afrika, İsrail’i Gazze Şeridi’nde ‘soykırım’ eylemleri gerçekleştirdiği gerekçesiyle açtığı davada, İsrail ve suç ortakları ABD ve İngiltere’yi, Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme’yi ihlal etmekle suçladı.
Dava öncesinde 200’e yakın hukuk profesörü ve uluslararası hukuk uzmanı bir açık mektup yayımlayarak Güney Afrika’nın soykırım başvurusuna tam destek verdiklerini duyurmaları yakın tarihin en büyük Soykırımını Gazze’de gerçekleştiren Siyonist İsrail’in bir cezasız kalmaması gerektiğine olan inancın bir ifadesidir.
Ayrıca davaya Filistinlilere destek amacıyla Güney Afrika Adalet Bakanı Ronald Lamola’nın başkanlık edeceği ve Güney Afrika ülkesini temsil edecek olan heyette Birleşik Krallık, İsrail’e sınırsız desteğine rağmen, İngiltere İşçi Partisi’nin eski lideri Jeremy Corbyn’in de yer alacağını bildirmesi gerçekten onurlu bir davranıştır.
Uluslararası Adalet Divanı (ICJ), BM’nin devletlerarasındaki ihtilaflarda hüküm veren en üst düzey mahkemesi olması hasebiyle dava Uluslararası Adalet Divanı’nda görülüyor.
Hollanda’nın Lahey şehrinde iki ayrı mahkeme bulunmaktadır. Biri ‘Uluslararası Adalet Divanı’dır ve ülkelerarasındaki anlaşmazlıklara bakan mahkemedir.
BM Genel Kurulu ve Güvenlik Konseyi’nin dokuz yıllık görev süreleri için seçtiği 15 yargıçtan oluşan Lahey Adalet Divanı (ICJ)’ye devletler başvuru yapabildiği için Güney Afrika, Filistin halkına İsrail devleti tarafından yapılan soykırımı için bu mahkemeye başvurmuş oldu.
İkincisi ise 2002›de kurulan Uluslararası Ceza Mahkemesi ise ceza davalarını yargılıyor ve savaş suçları, insanlığa karşı suç ve soykırımdan bir kişi hakkında hüküm verebiliyor.
Ayrıca katliam emrini veren siyasi iktidar sahipleri “soykırım ve savaş suçu ile insanlığa karşı işlenen suçlar” nedeniyle ayrıca İsrail’in hükümet ve askeri yetkililer hakkında da açılan dava ise Uluslararası Ceza Mahkemesinde devam ediyor. (Bosna Hersek Soykırım davası bu mahkemede görülmüş. Sırbistan Devlet Başkanı S. Miloşeviç ve Bosnalı Sırp lider R. Karadziç ile askeri komutan Ratko Mladiç bu mahkemede yargılanmış ve cezalandırılmıştır.)
Gazze kasabı Netanyahu ve diğer İsrail’in hükümet ve askeri yetkililerinin de bu mahkemede yargılanmaları bekleniyor.
*
Güney Afrika, Gazze’de halen soykırım devam ettiği için Uluslararası Adalet Divanı (ICJ)’yaacilönlemler alınması başvurusu yaptı.Mahkemenin İsrail›e Gazze’deki tüm askeri faaliyetlerini sona erdirmesi talimatı vermesini istedi.
Güney Afrika’nın 84 sayfalık başvurusunda İsrail’in yaptıklarının “soykırım özellikleri taşıdığı, çünkü niyetin Gazze’deki Filistinlilerin önemli bir kısmını yok etmek olduğu” görüşüne yer verdi.
Mahkeme, davada İsrail’in Gazze’deki Filistin halkına “soykırım” uyguladı mı veya uyguluyor mu? Sorusuna cevap arayacak.
Aslında böyle bir sorunun sorulması veya buna cevap aranması bile abesle iştigaldir. Çünkü buna tüm dünya şahittir ki, Gazze’de eşi benzeri görülmemiş bir yıkım, bir vahşet ve bir insanlık faciası canlı olarak tüm dünyanın gözleri önünde gerçekleşmiş ve halen de devam etmektedir.
Kısacası: 7 Ekim’den bu yana İsrail hava ve kara saldırıları düzenliyor. Filistinlilere Gazze Şeridi’nin güneyine geçmeleri talimatı verdiği gibi halkı göçe zorluyor. Yakıt, ilaç ve gıda yardımlarının teslimatlarını da kısıtlıyor veya engelliyor. Hamas yönetiminin Sağlık Bakanlığı şu ana dek çoğu kadın ve çocuk 27 binden fazla kişinin öldürüldüğünü bildirdi. Bütün bunlar soykırım için yeterli delillerdir.
Ayrıca, İsrail Başbakanı katil Benyamin Netanyahu’nun ise ülkesinin Gazze’de benzersiz bir “bir ahlak ve hukuk dışı” kararlar alarak soykırımı ve büyük yıkımı yönetmiş olması onun bir savaş suçlusu olduğunun tescilidir.
Diğer bir gerçek ise şudur…
Bu dava her ne kadar İsrail’e açılmış olsa da İsrail’e sınırsız desteğiyle bilinen suç ortakları ABD ve İngiltere’yi de ilgilendirdiği bir gerçektir.
Çünkü ABD ile İngiltere, İsrail’in Gazze’de gerçekleştirdiği büyük yıkım ve soykırıma varan toplu katliamlara hem yeşil ışık yakan, hem de sınırsız desteğiyle taraf olan ülkelerdir.
Bu gerçekler nazari dikkate alınarak hem ülkeler hem de yöneticiler de bu davada yargılanmalıdırlar.
Uluslararası hukukun Gazze sınavı
5
1
13.01.2024
Güney Afrika, dünya insanlığının onurunu koruma adına 29 Aralık 2023’te, Hollanda’nın Lahey kentinde bulunan Uluslararası Adalet Divanı’nda Siyonist İsrail devleti aleyhinde açtığı ‘Soykırım’ davasının ön duruşmaları dün başladı.
Güney Afrika, İsrail’i Gazze Şeridi’nde ‘soykırım’ eylemleri gerçekleştirdiği gerekçesiyle açtığı davada, İsrail ve suç ortakları ABD ve İngiltere’yi, Birleşmiş Milletler (BM) Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılmasına İlişkin Sözleşme’yi ihlal etmekle suçladı.
Dava öncesinde 200’e yakın hukuk profesörü ve uluslararası hukuk uzmanı bir açık mektup yayımlayarak Güney Afrika’nın soykırım başvurusuna tam destek verdiklerini duyurmaları yakın tarihin en büyük Soykırımını Gazze’de gerçekleştiren Siyonist İsrail’in bir cezasız kalmaması gerektiğine olan inancın bir ifadesidir.
Ayrıca davaya Filistinlilere destek amacıyla Güney Afrika Adalet Bakanı Ronald Lamola’nın başkanlık edeceği ve Güney Afrika ülkesini temsil edecek olan heyette Birleşik Krallık, İsrail’e sınırsız desteğine rağmen, İngiltere İşçi Partisi’nin eski lideri Jeremy Corbyn’in de yer alacağını bildirmesi gerçekten onurlu bir davranıştır.
Uluslararası Adalet Divanı (ICJ), BM’nin devletlerarasındaki ihtilaflarda hüküm veren en üst düzey mahkemesi olması hasebiyle dava Uluslararası Adalet Divanı’nda görülüyor.
Hollanda’nın Lahey şehrinde iki ayrı mahkeme bulunmaktadır. Biri ‘Uluslararası Adalet Divanı’dır ve ülkelerarasındaki........
© Yeni Akit
visit website
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Ali Fathollah-Nejad
Nikkei Editorial
