Rusya’da yine dünyayı yakından ilgilendiren ve mercek altına alan bir ölüm daha gerçekleşti…

Geçtiğimiz aylarda malumunuz Rus paralı asker grubu Wagner lideri Yevgeny Prigojin, Moskova'dan St Petersburg'a giderken düşen uçakta beraberindeki 9 kişi ile birlikte hayatını kaybetmişti. Haziran'da Moskova yönetimine karşı bayrak açan Yevgeny Prigojin ve uçakta bulunan 7 Wagner lideri ayaklanmalarından 2 ay sonra yaşamlarını kaybetmişti. Ve geldiğimiz bu noktada yine bir Putin karşıtı ve yine muhalif bir kişilik olan Rus muhalif lider Aleksey Navalny de cezaevinde rahatsızlanarak hayatını kaybettiği bildirildi.

Burada Putin’le uğraşanın sonu ölüm mü sorusu da haliyle insanın aklının bir ucuna geliyor…

Bu kadar rastlantının hep Putin ekseninde ilerlemesinin altında nasıl bir nedenler yatıyor onu sorgulamak için şifrelere bakmakta yarar var…

Öncelikle son olan olay Navalny’nin ölüm süreciyle ilgili detaylara bir göz atalım…

Navalny'nin resmi sözcüsü Kira Yarmysh Rusya'nın Navalny'nin düşerek öldüğü yönündeki resmi açıklamasına itiraz ederek, 47 yaşındaki Navalny'nin 16 Şubat günü saat 14.17'de hapishanede tutulduğu sırada öldüğünü söyledi. Navalny'nin sözcüsü, muhalefet liderinin cesedinin Navalny'nin öldüğü hapishanenin yakınındaki Salekhard kasabasındaki morgda olmadığını söyledi.

Sözcü Kira Yarmysh, Navalny'nin annesi ve avukatının hapishane yönetiminin Navalny'nin cesedinin olduğunu söylediği morgu ziyaret ettiğini söyledi.
Morg ziyarete kapatıldı ve aileye cesedinin orada olmadığı söylendi. Yarmysh, sosyal medya hesabında, "Aleksey Navalny öldürüldü. Cezaevinin bir çalışanı, Navalny'nin cesedinin şu anda Salekhard'da olduğunu söyledi. IC'den (Rusya soruşturma komitesi) araştırmacılar tarafından ele geçirildi.
Şimdi bedeniyle 'soruşturma' yürütüyorlar. Alexei Navalny'nin naaşının derhal ailesine teslim edilmesini talep ediyoruz." paylaşımında bulundu.
Rus yetkililer ölen muhalefet liderinin naaşının soruşturma bitene kadar yakınlarına teslim edilmeyeceğini söyledi. Hapisteki Kremlin eleştirmeninin ölümü, uluslararası liderlerin, üst düzey Batılı yetkililerin ve Rus muhalefet figürlerinin hızla kınamasına yol açtı.

Onlar da suçu kesin bir şekilde Rusya'ya yükledi ve ölümü "Putin'in vahşetinin bir başka işareti" olarak nitelendirdiler doğal olarak.
Böylesi bir durumda tüm merkezi gücü elinin altında tutan devlet başkanı Putin’in bu olaylarda nasıl bir dahli olduğunun detaylarını kuşkusuz öğrenemeyeceğiz tüm dünya gibi ama en azından bu tip ölüm olaylarıyla Putin’in de gerçek yüzünü her defasında deşifre eden bir mekanizmanın olduğunu da unutmamak lazım..
Hatta bu aşamada Kremlin Sözcüsü Peskov’un da olayın tüm ayrıntılarının Putin’e iletildiğini ve ciddi bir şekilde enine boyuna başkanın bilgilendirildiğini açıklaması ne kadar inandırıcı geldi bilinmez ama ortada hakikaten Putin’in bir ay sonra seçimlere gidecek olması ve bu aşamada hiçbir rakibinin olmaması muhtemelken, neden ve niçin bu tip toplara girsin sorusu da ortaya çıkıyor yine karşı bir soru olarak…

Evet siz bakmayın ABD’sinden tutun da tüm NATO ve Avrupalı liderlerin Putin’i yerle bir etmesine… Onların derdi belli Putinsiz bir Rusya’nın önlerinde diz çökmesini ve tüm doğal zenginliklerini kendi taraflarına geçirmesi yatıyor. Bu devletsel politikalar nezdinde önemli bir parametre…

İşte tüm bu sorular yumağında şunu da irdelemekte yarar var. Seçimlerde rakibi olmayan bir Putin niye suyu bulandırsın, neden 2030 yılına kadar Moskova’nın tek reisi olarak kafası rahat ilerlemesin ki… Acaba şeytanın avukatlığını yapıp şu kanıya varılabilir mi? Putin’in acaba bu yolda ilerlemesini istemeyen Rusya’da ve Avrupalı devletlerin desteğiyle oluşturulan bir birlik mi devreye girdi acaba… Ya da Putinsiz bir Rusya hayalini her platformda sesli düşünen ABD’nin bir oyunu mu bu?

Ama kim ne derse desin ortada ölümler zincirlemesi varken, Putin’in bu bağlamda sonunun çok da masumane bir şekilde sonlanacağını da söylemek büyük bir hayalcilik olur?

Ezcümle; Putin mi bu olayı düzenledi ya da emrini verdi bilinmez ama bir gerçek var ki, o da Rusya’nın gizli güçlerinin bir şekilde devreye girerek her muhalif sesleri bir şekilde bastırarak yok ettiğini tüm dünya artık iliklerine kadar hissetmiş durumdadır.

Selam ve Dua ile…

QOSHE - Aleksey Navalny muamması: Rusya'da '2. Prigojin Vakası' mı? - Selma Savcı
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Aleksey Navalny muamması: Rusya'da '2. Prigojin Vakası' mı?

19 6
18.02.2024

Rusya’da yine dünyayı yakından ilgilendiren ve mercek altına alan bir ölüm daha gerçekleşti…

Geçtiğimiz aylarda malumunuz Rus paralı asker grubu Wagner lideri Yevgeny Prigojin, Moskova'dan St Petersburg'a giderken düşen uçakta beraberindeki 9 kişi ile birlikte hayatını kaybetmişti. Haziran'da Moskova yönetimine karşı bayrak açan Yevgeny Prigojin ve uçakta bulunan 7 Wagner lideri ayaklanmalarından 2 ay sonra yaşamlarını kaybetmişti. Ve geldiğimiz bu noktada yine bir Putin karşıtı ve yine muhalif bir kişilik olan Rus muhalif lider Aleksey Navalny de cezaevinde rahatsızlanarak hayatını kaybettiği bildirildi.

Burada Putin’le uğraşanın sonu ölüm mü sorusu da haliyle insanın aklının bir ucuna geliyor…

Bu kadar rastlantının hep Putin ekseninde ilerlemesinin altında nasıl bir nedenler yatıyor onu sorgulamak için şifrelere bakmakta yarar var…

Öncelikle son olan olay Navalny’nin ölüm süreciyle ilgili detaylara bir göz atalım…

Navalny'nin resmi sözcüsü Kira Yarmysh Rusya'nın Navalny'nin düşerek öldüğü yönündeki resmi açıklamasına itiraz ederek, 47 yaşındaki Navalny'nin 16 Şubat günü saat 14.17'de hapishanede tutulduğu sırada öldüğünü söyledi. Navalny'nin sözcüsü, muhalefet liderinin cesedinin Navalny'nin öldüğü hapishanenin yakınındaki Salekhard kasabasındaki morgda olmadığını söyledi.

Sözcü Kira Yarmysh, Navalny'nin annesi ve avukatının hapishane yönetiminin Navalny'nin cesedinin olduğunu........

© Yeni Akit


Get it on Google Play