Yalnız ehl-i din olarak bizlerin, siyasi tercihler ile rey vermenin bazı mesuliyetlerinin, bazı getirilerinin ve götürülerinin olduğunu; bu noktada çok daha dikkatli olmamızın gerekliliğini unutmamamız şart. “Benim bir reyimle ne olacak ki?” demeyip, bir rey ile çok şeylerin olabileceğini göz önünde bulundurarak, ona göre tercihlerde bulunmamız lazım. Daha da önemlisi, aldatmaların revaçta olduğu siyaset arenasında, doğru siyasi tercihlerde bulunmak elbette kolay değil.

Siyasilerin ayak oyunlarına aldanıp; onların yaptıkları haksızlıklara, zulümlere, cinayetlere ortak olamamak için dikkatli olmamız gerekir.

Üstad Bediüzzaman’ın, “Lisan-ı siyasette, lafız mananın zıddıdır.” tespitinden hareketle, çoğu siyasiler çoğu zaman, söylediklerinin tam tersini yaparlar. Onun için diyoruz ki, ağızdan çıkan laflara değil, yaptıkları işlere ve icraatlara bakın.

Yine Üstad Bediüzzaman’ın, “Menfaat üzerine dönen siyaset canavardır.” tespiti ışığında siyaset arenasına baktığımızda, çoğu siyasi parti, taraftarlarını çoğaltmak için, çoğu zaman bolca vaatte bulunur. Taraftar kazanmak için oy avcılığına çıkan bu gibi siyasilerden de mutlaka uzak durmalıyız.

Bu meyanda, taraftar olup reylerimizle desteklerde bulunduğumuz partilerden, hakkımız olmayan herhangi bir maddi imkân veya makam-mevki talebinde bulunmamalı ve onların bu yöndeki tekliflerini de mümkün mertebe kabul etmemeliyiz. Onların, her zaman işlemeleri muhtemel haksız hukuksuz icraatlarına sessiz kalmamak, serbestçe itirazlarda bulunmak için böyle bir tavır takınmak gerekir. Siyasilerin rüşvet kabilinden sundukları, hakkınız olmayan bazı imkânlara müşteri olduğunuzda, onların bazı keyfî, hukuksuz uygulamalarına ses çıkaramayıp, zulümlerine ortak olmanız kaçınılmazdır.

Laikliği bir nevi din düşmanlığı olarak algılayan, dinî değerlere ve samimi dindarlara tahammülü olmayan ve kendini siyaset arenasında Kemalizm üzerinden konumlandıran partilere de taraftar olmamalıyız.

Kâinatta hiçbir şeye alet edilmemesi gereken dinin yüce değerlerini siyasetlerine alet eden, dinin ve dindarların yegane hamilerinin kendileri olduklarını açıktan veya örtülü olarak iddia eden siyasilerden de uzak durmalıyız.

Yine bu meyanda Üstad Bediüzzaman’ın, “Din düsturlarının bir hâdimi olmak cihetinde güneş gibi imanlar taşıyan bir kısım sahabeler ve onlara benzeyen mücahidînden, Selef-i Salihînden başka; siyasetçi, ekserce tam müttakî dindar olamaz. Tam ve hakiki dindar müttakî olanlar, siyasetçi olmazlar.” tespiti doğrultusunda düşünmek gerekir.

Üstad’ın bu isabetli tespitleri dururken, gerek ülkemizde gerek bütün İslam âleminde bazı idarecilerin, şu veya bu şekilde kendilerini adeta masum gösterip, tam dindar olarak lanse edip, bunun üzerinden oy avcılığı yapmalarına da kanmamalıyız.

Bizim için en doğrusu, Üstad Bediüzzaman’ın, başa gelmeleri için dua ederek, nokta-ı istinat olduğunun bilinciyle; adaleti, hak ve hürriyetleri savunan demokrat siyasi kadrolara taraftar olup, desteklerde bulunmaktır.

QOSHE - İşlenen cinayetlere ortak olmamak için... - Hüseyin Gültekin
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İşlenen cinayetlere ortak olmamak için...

5 7
05.02.2024

Yalnız ehl-i din olarak bizlerin, siyasi tercihler ile rey vermenin bazı mesuliyetlerinin, bazı getirilerinin ve götürülerinin olduğunu; bu noktada çok daha dikkatli olmamızın gerekliliğini unutmamamız şart. “Benim bir reyimle ne olacak ki?” demeyip, bir rey ile çok şeylerin olabileceğini göz önünde bulundurarak, ona göre tercihlerde bulunmamız lazım. Daha da önemlisi, aldatmaların revaçta olduğu siyaset arenasında, doğru siyasi tercihlerde bulunmak elbette kolay değil.

Siyasilerin ayak oyunlarına aldanıp; onların yaptıkları haksızlıklara, zulümlere, cinayetlere ortak olamamak için dikkatli olmamız gerekir.

Üstad Bediüzzaman’ın, “Lisan-ı siyasette, lafız mananın zıddıdır.” tespitinden hareketle, çoğu siyasiler çoğu zaman, söylediklerinin tam tersini yaparlar. Onun için diyoruz ki, ağızdan çıkan laflara değil, yaptıkları işlere ve icraatlara bakın.

Yine Üstad Bediüzzaman’ın, “Menfaat üzerine dönen siyaset canavardır.” tespiti ışığında siyaset arenasına........

© Yeni Asya


Get it on Google Play