Daha önceki köşe yazılarımda zikrettiğim gibi, Levant Gaz Sahası isimli bölgede yer alan Gazze’nin deniz sahasında, British Gas (Birleşik Krallık Gaz) firmasının 1999’da tahmin ettiği doğalgaz rezervi 1,1 trilyon kübik fit miktarında. Dolayısıyla “İsrail’in Gazze’nin doğalgaz rezervlerine el koymadan, işgalini sonlandırmayacağını düşünenler” mevcut (Yeni Asya, 27.02.2024, 02.03.2024). Bundan dolayı meselenin insanî boyutu daha da önem arz ediyor.

İsrail’in 7 Ekim 2023’te başladığı Gazze’yi işgalinden üç hafta sonra, yani 30 Ekim 2023’te İsrail İstihbarat Bakanlığı “Gazze’nin Sivil Nüfusuna İlişkin Politika Belgesi”ni yayınladı. Dokuz sayfalık Politika Belgesi’nde “savaş sonrasında Gazze’deki Filistinlilerin durumuna ilişkin temel olarak üç seçeneği” ihtiva ediyor.

Savaş sonrasında seçeneklerden birincisi “Filistin Yönetimi altında Gazze’de kalan nüfus”. İkincisi “Hamas dışında bir Arap yönetiminin ortaya çıkmasıyla birlikte nüfusun Gazze’de kalması”. Üçüncüsü ise “sivil halkın Gazze’den Sina’ya tahliyesi” olarak sıralanıyor.

İşgalin başlamasından bugüne kadar yaşanan gelişmelerden, Politika Belgesi’ndeki üçüncü seçeneğin “İsrail için en uygun seçenek ve uygulanabilir” olduğu ileri sürülüyor. İsrail için Politika Belgesi’ndeki seçeneklerin uygulanabilmesinin, ABD ve Avrupa devletlerinin Tel-Aviv’e desteğinin devam etmesine bağlı olduğu kuvvetle muhtemeldir.

İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve hükümeti, Batı’nın kendilerine verdiği desteğin farkındalar. Çünkü uzun süren işgale karşı yaptırımların veya diplomatik baskıların Tel-Aviv’e beklenen geri adımı attırmaması, bu desteğin göstergesi niteliğinde.

Ortadoğu’da İran ve vekil unsurlarının Irak, Suriye, Lübnan, Filistin, Yemen, vb. yerlerde tehditlerinin genişletilmesiyle, Arap devletlerinin İsrail’le “İbrahim Anlaşmaları” imzalayarak “normalleşmeleri”nin önünün açıldığı yorumlanıyor. Bu ülkeler 1978’de Mısır, 1994’te Ürdün, 13 Ağustos 2020’de BAE (Birleşik Arap Emirlikleri) ve 16 Eylül 2020’de de Bahreyn şeklinde sıralanıyor. Sonra 4 Şubat 2020’de Sudan’ın ve 12 Aralık 2020’de Fas’ın ve Suudi Arabistan’ın İsrail’le iyi ilişkilere yöneldikleri biliniyor (Yeni Asya, 18.10.2020, 06.03.2021).

İsrail’in Gazze’de ısrarla sürdürdüğü işgalin perde arkasındaki unsurlardan birinin Hindistan-Ortadoğu-Avrupa Ekonomik Koridoru Projesi (HOAEKP) olduğu iddia ediliyor. HOAEKP ise, Yeni Delhi’de 9-10 Eylül 2023’te yapılan G20 zirvesinde ABD’nin desteğiyle “Hindistan’ın, Ortadoğu ülkeleri ve Avrupa’yı birbirine bağlayan yeni demiryolu, karayolu ve deniz yolları ağı” ismiyle duyurduğu projesi (Yeni Asya, 05.12.2023, 02.03.2024).

Normalleşmelerin ardından HOAEKP’in bölgedeki gelişmelerde muhtemel etkisinin hissedilmesi de konuya ayrı bir boyut kazandırıyor. Arap devletleri ve İsrail’in normalleşmeleri 16-18 Şubat Munich Güvenlik Konferansı’nda ele alınırken, Filistin meselesinin önemi ve Filistinlilerin yaşadıklarının dikkate alınmadığı aşikâr.

Ayrıca 1993’te Washington’da ve 1995’te Mısır’ın Taba şehrinde imzalanan “Oslo Anlaşmaları’ndan beri güçlü bir Filistin liderliğinin olmayışı, sonraki yıllarda Filistin’in El-Fetih ve Hamas unsurları arasında bölünme noktasına gelmesi, İsrail’in yayılmacı-yerleşimci-sömürgeci politikalarını uygulamasını kolaylaştırdı denilebilir”.

Ancak Hamas’ın 6 Ekim 2023’teki İsrail’e saldırıları ve İsrail’in 7 Ekim’de başlayan Gazze’yi işgali, Filistin’e yönelik tutumunda kırılmaya işarettir. İsrail’in Gazze’nin doğalgaz rezervlerini ele geçirme girişimleri de konuya daha farklı bir boyut eklemekle birlikte, uluslararası aktörlerin dikkatini de bölgeye çekiyor.

Elindeki mevcut rehineleri savaşı sonlandırmak ve Gazze’nin yeniden inşası için teslim etmeyen Hamas ise, henüz amacına ulaşılamadı. Öncelik işgalin sonlandırılması, Gazzeliler’in yerinden edilmemesi ve doğalgaz kaynaklarına hakim bir Filistin devletidir.

QOSHE - İsrail, Gazze doğalgazı ve sivil nüfusu - Muhammet Örtlek
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

İsrail, Gazze doğalgazı ve sivil nüfusu

6 6
05.03.2024

Daha önceki köşe yazılarımda zikrettiğim gibi, Levant Gaz Sahası isimli bölgede yer alan Gazze’nin deniz sahasında, British Gas (Birleşik Krallık Gaz) firmasının 1999’da tahmin ettiği doğalgaz rezervi 1,1 trilyon kübik fit miktarında. Dolayısıyla “İsrail’in Gazze’nin doğalgaz rezervlerine el koymadan, işgalini sonlandırmayacağını düşünenler” mevcut (Yeni Asya, 27.02.2024, 02.03.2024). Bundan dolayı meselenin insanî boyutu daha da önem arz ediyor.

İsrail’in 7 Ekim 2023’te başladığı Gazze’yi işgalinden üç hafta sonra, yani 30 Ekim 2023’te İsrail İstihbarat Bakanlığı “Gazze’nin Sivil Nüfusuna İlişkin Politika Belgesi”ni yayınladı. Dokuz sayfalık Politika Belgesi’nde “savaş sonrasında Gazze’deki Filistinlilerin durumuna ilişkin temel olarak üç seçeneği” ihtiva ediyor.

Savaş sonrasında seçeneklerden birincisi “Filistin Yönetimi altında Gazze’de kalan nüfus”. İkincisi “Hamas dışında bir Arap yönetiminin ortaya çıkmasıyla birlikte nüfusun Gazze’de kalması”. Üçüncüsü ise “sivil halkın Gazze’den Sina’ya tahliyesi” olarak sıralanıyor.

İşgalin başlamasından bugüne kadar yaşanan gelişmelerden, Politika Belgesi’ndeki üçüncü seçeneğin “İsrail için en uygun seçenek ve uygulanabilir” olduğu ileri sürülüyor. İsrail için Politika Belgesi’ndeki seçeneklerin........

© Yeni Asya


Get it on Google Play