Osmanlı Devleti’nden sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi ve süreci şartlarının sırlı ve derin tarihinin çok iyi bilinmesi lâzımdır ki: “NUR HAREKETİNİN” önemi, değeri, müspet katkıları tam anlaşılabilsin.

Dünya gündemine de giren “NUR HAREKETİNİN” kaynağı Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyyedir. Dünyevî, uhrevi, maddî, manevî, şahsî, siyasî hiçbir amacı olmayan bir davadır!

Özü iman olan “NUR HAREKETİNİN” insanlığa getirdiği temel esaslar, sadece bu ülke ve insanlara değil, tüm ümmete ve insanlığa rehber ve çözümdür. Çünkü, insanlığın her alanda ihtiyacı olan, adalet, hürriyet, kardeşlik, medeniyet, ilim, irfan, ahlak ve her türlü probleme çözüm bulan ana prensipler sunmaktadır. Toplumda bilinen adıyla “Nurculuk” davasının bu noktaya gelmesi kolay olmadı.

Köprülerin altından çok sular aktı. Hem ülke hem de dünya ilim sahasında lâyık olduğu yeri alan ve gündemde olan bu “HAKİKAT MESLEĞİNİN” önü açık! Doğrudan doğruya Allah rızasını ön plana çıkaran, hiçbir menfaat hedefi olmayan bu büyük iman davası, “NUR HAREKETİNİN” temel esaslarının bazılarını nazara vermeye çalışalım.

“NUR HAREKETİ”:

Siyaset ve dünya işleriyle ilişkisi olmayan sade ve dürüst bir ekolün adıdır.

Dünyevî değil, hasbi ve manevîdir.

Ümitsiz, olumsuz, karamsar değil, iyimser, müspet, olumlu düşünmektir.

Gruplaşma, ötekileştirme değil, kardeşlik, meşveret, kucaklaşmadır.

Tek adamlık, rey-i vahid değil; adalet, hürriyet, hukuk demokrasi ve insani değerlerin paylaşımıdır.

Düşünce hürriyeti, medeni cesaret, hakkı müdafaa, haksızlığa karşı dik durmadır.

Slogancılık, boş heyecan değil, muhakeme, akıl, vicdan, kardeşlik ve şefkattir.

Dışlayan değil, kucaklayıcı, barışçı, eşitlik, hakka dayanma ve makuliyettir.

Kırıcı, ayırımcı olmak değil, nazik, barışçı ve birleştirici olmaktır.

Şahsi menfaat yerine, Allah’ın rızasını ve toplumun menfaatini ön plana çıkarmaktır.

Teslimiyetçi değil, kararlı ve ciddi olmaktır.

Dar ufuklu düşünce değil, mazi ve müstakbeli içine alan, geniş vizyon sahibi olmaktır.

Bireysel ve bencil değil, şahs-ı manevi ve cemaat ve toplumu dikkate almaktır.

Aktif, hareketli ve aksiyoner olmaktır.

İnsana insanca davranmayı tercih etmek, buna inanmak, yaşamak ve yaşatmaya çalışmaktır.

Bin yıllık tarihin şeref levhalarını DNA’larında taşıyan mukaddes bir dava, bir şahsi manevînin teşekkülüdür.

Bu toprakların, tarihin, kültürün, manevi değerlerin özüne sadık bir ekol ve davanın adı olan bir sevdadır!

QOSHE - Bir iman ekolü olarak “Nur Hareketi” - Nejat Eren
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bir iman ekolü olarak “Nur Hareketi”

5 1
21.11.2023

Osmanlı Devleti’nden sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş felsefesi ve süreci şartlarının sırlı ve derin tarihinin çok iyi bilinmesi lâzımdır ki: “NUR HAREKETİNİN” önemi, değeri, müspet katkıları tam anlaşılabilsin.

Dünya gündemine de giren “NUR HAREKETİNİN” kaynağı Kur’an-ı Kerim ve Sünnet-i Seniyyedir. Dünyevî, uhrevi, maddî, manevî, şahsî, siyasî hiçbir amacı olmayan bir davadır!

Özü iman olan “NUR HAREKETİNİN” insanlığa getirdiği temel esaslar, sadece bu ülke ve insanlara değil, tüm ümmete ve insanlığa rehber ve çözümdür. Çünkü, insanlığın her alanda ihtiyacı olan, adalet, hürriyet, kardeşlik, medeniyet, ilim, irfan, ahlak ve her türlü probleme çözüm bulan ana prensipler sunmaktadır. Toplumda bilinen adıyla “Nurculuk” davasının bu noktaya gelmesi kolay olmadı.

Köprülerin altından çok sular aktı. Hem ülke hem de........

© Yeni Asya


Get it on Google Play