En tepedeki yetkilileriniz, sözcüleriniz ve her kademedeki temsilcileriniz her vesile ile ve her fırsatta, "Bizim oylarımız olmasaydı bugün Sayın Cumhurbaşkanı o makamda olmayacak, olamayacaktı" demiyor musunuz?

YRP'li sözcülerden bu ve benzeri sözleri defalarca duyduk dinledik.

Eğer Sayın Cumhurbaşkanı, bugün oturduğu o makamı size ve sizin oylarınıza borçlu ise bu demektir ki, son sekiz aydan beri ülkede gelişen tüm olumsuzluklara ve aksaklıklara sizler dahi ortaksınız.

Sadece son sekiz aylık döneme ortaklık değil, geçtiğimiz Mayıs seçimlerinde omuz verip desteklediğinize göre, iktidar partisinin yirmi şu kadar yıllık günah galerisini de onaylamışsınız demektir.

Demek ki, siz dahi; yoksulluk sınırının 50 bin lirayı aşmasına ve 60 bine merdiven dayamasına ortaksınız.

Demek ki, daha kısa zaman önce belirlenen asgari ücretin, açlık sınırının altında kalmasında direkt pay ve vebal sahibisiniz.

Demek ki, sosyal hayatın, ticari hayatın, üretim ve tüketim hayatının can damarı konumundaki akaryakıt fiyatlarının 45 binlere dayanmış olmasında asla inkâr edilemez hisse sahibisiniz.

Demek ki, "Bu kardeşiniz bu makamda olduğu müddetçe faizler asla yükselemez" tarzı söylemlere rağmen, sizin destek verdiğiniz seçimlerin ardından faizlerin yüzde 45'lere dayanmasından sizler dahi direkt sorumlusunuz.

Demek ki, söz konusu seçimlerin ardından, dövizin neredeyse gün aşırı artarak 40'a doğru kanatlanmasında sizler dahi sorumluluk sahibisiniz.

Demek ki, sözünü ettiğimiz Mayıs seçimlerinden sonra hayatın iyice çekilmez hale gelmesinde, çarşının-pazarın emekliler için, dar gelirliler için adeta ateş topuna dönmesinde sizin dahi katkılarınız hayli büyük olmuştur.

Yeniden Refah Partisi olarak siz, son seçimlerde, mevcut iktidar partisinin oluşturduğu koalisyonun bir parçası olarak faaliyet gösterdiğinize göre, o günden bugüne, her ne kadar torba kanun hazırlandı ise, bu torbalara her ne kadar gelecek adına çok tehlikeli maddeler yerleştirildi ise hepsinde emek ve pay sahibisiniz.

Özellikle, Mayıs seçimlerinden sonra, verilen sözlere rağmen enflasyona ezdirilmek ne kelime adeta pestile döndürülen emeklilerin mevcut perişanlıklarına direkt ortaksınız.

Şimdi, yaklaşmakta olan yerel seçimlerde adını ne koyup da milletten oy isteyeceksiniz?

Yoksa siz de Sayın Cumhurbaşkanı gibi "Ülkeyi biz batırdık ama yine bataklıktan biz çıkarırız" mı diyeceksiniz?

Batıran çıkarabilir mi ve olsa bile, bu çıkışta yedek lastiğin rolü ne kadar olabilir?

QOSHE - Siz zaten iktidarın yedek lastiği değil misiniz? - Aziz Karaca
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Siz zaten iktidarın yedek lastiği değil misiniz?

33 6
22.02.2024

En tepedeki yetkilileriniz, sözcüleriniz ve her kademedeki temsilcileriniz her vesile ile ve her fırsatta, "Bizim oylarımız olmasaydı bugün Sayın Cumhurbaşkanı o makamda olmayacak, olamayacaktı" demiyor musunuz?

YRP'li sözcülerden bu ve benzeri sözleri defalarca duyduk dinledik.

Eğer Sayın Cumhurbaşkanı, bugün oturduğu o makamı size ve sizin oylarınıza borçlu ise bu demektir ki, son sekiz aydan beri ülkede gelişen tüm olumsuzluklara ve aksaklıklara sizler dahi ortaksınız.

Sadece son sekiz aylık döneme ortaklık değil, geçtiğimiz Mayıs seçimlerinde omuz verip desteklediğinize göre, iktidar partisinin yirmi şu kadar yıllık günah galerisini de onaylamışsınız demektir.

Demek ki, siz dahi; yoksulluk sınırının 50 bin lirayı aşmasına ve 60 bine merdiven dayamasına ortaksınız.

Demek ki, daha kısa zaman önce........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play