Şeyhülislam Dürrizade Abdullah'ın hazırladığı fetvalar İngiliz uçaklarıyla yurdun dört bir köşesine dağıtıldı.

Şeyhülislam fetvaları halkın içerisinde Kuvâ-yi Milliye'ye ve milli mücadeleye karşı kısa bir süre de olsa bir tereddüte yol açtı.

Atatürk bunun üzerine Rıfat Börekçi Hoca ve kadrosuna bir fetva hazırlamalarını emretti.

İngilizler açısından Mustafa Kemal'i dinsiz ilan etmek, Kuvâ-yi Milliye ve dolaysıyla milli mücadeleyi yok etmek sadece Anadolu ile sınırlı değildi.

Mustafa Kemal'in Anadolu hareketinin başarılı olması, İngiliz yönetimi altındaki diğer Müslümanları da ayaklandırabilecek bir mahiyet taşımaktaydı. Milli mücadelenin başarısı İngilizleri; Hindistan'da, Pakistan'da, Bangladeş'te, Arap Yarımadası'nda, Mısır'da, Uzakdoğu ve Afrika'da zor duruma düşürecekti.

Bu tereddütten dolayı İngilizler, milli mücadelenin diğer İslam ülkelerine ve Müslüman halklara sıçramasını önlemek için milli mücadele kahramanları ki, başta Atatürk olmak üzere dinsiz ve kâfir ilan edilmelerini sağlamak için halifenin ağzından fetva yayınlamayı zorunlu görmüşlerdir.

Mustafa Kemal, Rıfat Börekçi Hoca'nın 20 kişilik kadrosu ile hazırladığı Milli Fetvayı 153 din adamının imzasını ve onayını da alarak yayınlamıştır.

Profesör Doktor Haydar Baş'ın eşsiz eseri olan Hoş Geldin Atatürk adlı kitapta bu fetva 420. sayfada yer alıyor.

"Dünyanın nizamının sebebi olan İslam halifesi halifelik makamı ve saltanat yeri İstanbul, müminlerin emiri varlığının sebebini aykırı olarak İslamların düşmanı olan düşman devletler tarafından fiilen işgal edilerek İslam askerleri silahlarından uzaklaştırılıp bazıları haksız olarak şehit edilmiş, halifelik merkezini koruyan istihkâmlar, kaleler, savaş aletleri zapt edilmiş ve resmi işleri yürüten ve İslam ordusunu donatmakla görevli Bab-ı Ali'ye ve Harbiye nezaretine el konmuştur.

Bu suretle halife milletin gerçek menfaatleri uğrunda tedbir almaktan men edilmiştir.

Sıkıyönetim ilan edilip harp divanları kurulmuş, İngiliz kanunları uygulanarak kararlar verilmek suretiyle halifenin yargı hakkına müdahale edilmiştir.

Yine halifenin rızası olmadığı halde Osmanlı toprakları olan İzmir, Adana, Maraş, Antep ve Urfa taraflarına düşmanlar saldırıp oradakileri Müslüman olmayan uyruklarımızla el ele vererek İslamları toptan yok etmeye, mallarını yağmalamaya ve kadınlarına tecavüze Müslüman halkın bütün kutsal inançlarına hakarete kalkışmışlardır.

Anlatılan şekilde hakarete ve esirliğe uğrayan halifelerini kurtarmak için ellerinden geleni yapmaları bütün Müslümanlara farzdır.

Bu suretle halifeliğin meşru hakkını elinden alanlardan kurtarmak ve fiilen saldırıya uğrayan vatan topraklarını düşmandan temizlemek için uğraşan ve çalışan İslam halkı şeriata göre Allah yolundan ayrılmamıştır.

Halifeliğin gasp edilen haklarını geri almak için düşmanlara karşı açılan mücadelede ölenler şehit, kalanlar gazidir.

Bu suretle din uğruna savaşan ve görevini yapan halka karşı düşman tarafını iltizam ederek İslamlar arasında silah kullananlar ve adam öldürenler şeriat bakımından en büyük günahı işlemiş ve fesatçılık işlemişlerdir.

Bu suretle aslında istemediği halde düşman devletlerinin zoru ve kandırması ile olaylara ve gerçeğe uymayarak çıkarılan fetvalar Müslümanlar için şeriatça dinlenmez."

Bu fetvanın yanında Meclis'in cuma günü açılması da Damat Ferit'in halifeye isyan şeklinde ifade ettiği Kurtuluş Savaşı hareketinin meşruluğunu arttırmak içindir.

16 Nisan 1920'de Heyet-i Temsiliye tarafından Anadolu'ya gönderilen ve özellikle müftülere tebliğ edilen bu fetvayı 153 müftü ve din âlimi tasdik etmiştir.

Atatürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi toplanmadan hemen önce bu fetvayı yayınlayarak hem İstanbul'daki Damat Ferit Hükümeti'nin sinsice planını alt etmiş hem de Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin meşruiyetini, Meclis'in asker ve vergi toplaması ile beraber mücadelesini de haklı ve yasal bir zemine oturtmayı hedeflemiştir.

Başta Mehmet Akif Ersoy olmak üzere yurdun dört bir tarafından Ankara'ya gelen din ve ilim adamları, şairler, yazarlar ve gazeteciler bu fetvaları tek tek camilere götürüp okumuş ve de halkı ikna etmişlerdir.

Bu zorlu süreç kazasız bir şekilde geçirildikten sonra milli mücadele kadrolarının psikolojik ve manevi yönden de İngilizlere ve İstanbul hükümete karşı zafer kazandığını çok net bir şekilde görebiliyoruz.

Mustafa Kemal sadece askeri ve siyasi bir deha değil aynı zamanda Din-i İslam'ı çok iyi bildiğini ispat ederek ve bu konuda herhangi bir ihmale fırsat vermeyerek İngilizlerin ve İstanbul hükümetinin bu dini fitnelerine karşı başarıyla karşı durmuştur.

Atatürk, Milli Fetva sayesinde Anadolu halkının saf duygularını ve inançlarını istismar etmek isteyenlere okkalı bir tokat atmıştır.

Prof. Dr. Haydar Baş, "Hoş Geldin Atatürk" adlı eserinde bu konuları bütün delilleri ile beraber ortaya koyarak Milli Fetva'nın altına imza atan 153 İslam âliminin isimlerini tek tek yayınlamıştır.

Bu çalışma milli mücadele tarihinin en önemli belgelerinden biridir.

QOSHE - Kurtuluş Savaşı'nda fetva savaşları -2- - Cihat Tekin
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kurtuluş Savaşı'nda fetva savaşları -2-

25 6
19.01.2024

Şeyhülislam Dürrizade Abdullah'ın hazırladığı fetvalar İngiliz uçaklarıyla yurdun dört bir köşesine dağıtıldı.

Şeyhülislam fetvaları halkın içerisinde Kuvâ-yi Milliye'ye ve milli mücadeleye karşı kısa bir süre de olsa bir tereddüte yol açtı.

Atatürk bunun üzerine Rıfat Börekçi Hoca ve kadrosuna bir fetva hazırlamalarını emretti.

İngilizler açısından Mustafa Kemal'i dinsiz ilan etmek, Kuvâ-yi Milliye ve dolaysıyla milli mücadeleyi yok etmek sadece Anadolu ile sınırlı değildi.

Mustafa Kemal'in Anadolu hareketinin başarılı olması, İngiliz yönetimi altındaki diğer Müslümanları da ayaklandırabilecek bir mahiyet taşımaktaydı. Milli mücadelenin başarısı İngilizleri; Hindistan'da, Pakistan'da, Bangladeş'te, Arap Yarımadası'nda, Mısır'da, Uzakdoğu ve Afrika'da zor duruma düşürecekti.

Bu tereddütten dolayı İngilizler, milli mücadelenin diğer İslam ülkelerine ve Müslüman halklara sıçramasını önlemek için milli mücadele kahramanları ki, başta Atatürk olmak üzere dinsiz ve kâfir ilan edilmelerini sağlamak için halifenin ağzından fetva yayınlamayı zorunlu görmüşlerdir.

Mustafa Kemal, Rıfat Börekçi Hoca'nın 20 kişilik kadrosu ile hazırladığı Milli Fetvayı 153 din adamının imzasını ve onayını da alarak yayınlamıştır.

Profesör Doktor Haydar Baş'ın eşsiz eseri olan Hoş Geldin Atatürk adlı kitapta bu fetva 420. sayfada yer alıyor.

"Dünyanın nizamının sebebi olan İslam halifesi halifelik makamı ve saltanat yeri İstanbul, müminlerin emiri varlığının sebebini aykırı olarak İslamların düşmanı olan düşman devletler tarafından fiilen işgal edilerek İslam askerleri silahlarından uzaklaştırılıp bazıları haksız olarak şehit........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play