Her seçim öncesi olduğu gibi yine gerçeklerle hiçbir alakası olmayan sahte anketler açıklanmaya başladı. Merak ettiğimiz konu şu: Bu anketler nerede, kimlerle yapılıyor? 23 yıldır siyasi gündemi yakından takip ediyoruz, basın mensubu olarak gitmediğimiz yer yok, yani toplumdan uzak da değiliz, 2002 yılından bu yana genel ve yerel birçok seçim yaşadık ve hepsinde de oy kullandık…

Ama ne hikmetse yapılan bu kadar seçim öncesi hiçbir anket firması görevlisi gelip de bana, "Hangi partiye oy vereceksin?" diye sormadı.

Bana sormuyorlar, sana sormuyorlar, ona sormuyorlar kime soruyorlar?

Bildiğiniz gibi, anket firmalarının, anketi finanse eden parti ve adayları yüksek gösterdiği yönündeki eleştiriler her seçim döneminde ortaya çıkıyor.

Vatandaşlarımızın kendisine hizmet edecekten yana değil de, güçlü görünenden yana tercih kullanmasını fırsat bilen bazı partiler, parayla anket yaptırarak kamuoyunu kendi lehine yönetme girişiminde bulunuyorlar.

Bunlara güdümlü anket de deniliyor.

Bu sahte anketlerde aldıkları trilyonluk devlet yardımlarıyla parayı bastıran partiler seçmenin gözünün içine sokulurken, kendi imkanlarıyla seçim yarışına gören partiler çok önemli çözüm projelerine sahip olmalarına rağmen anket seçeneklerinde ismi dahi bulunmuyor. Adeta yok kabul ediliyor.

Halbuki her seçimde vatandaşın önüne konulan sandık boş, kimin ne alacağı belli değil. Seçmen belki bu sefer yaşadıklarından yola çıkarak farklı bir karar verecek. İşte bu güdümlü anketler, vatandaşları yine statükodan yana oy kullanmaya zorluyor. Bunun bizdeki adı, "iktidarıyla muhalefetiyle çözümsüzlük girdabı" oluyor.

Vatandaşlarımızın bu tür alicengiz oyunlarına artık kanmamalarını tavsiye ediyoruz. Eğer gerçekten çözüm sahiplerinin ülkeyi yönetmesini istiyorlarsa…

Tabi, emekliler 10 bin liraya, asgari ücretliler 17 bin liraya razıysa, işsizler iş bulmak istemiyorsa, yaşanan gelir darlığının ve hayat pahalılığının devamı isteniyorsa, işte o zaman istediğiniz kadar anketlere kanabilirsiniz. "Körler, sağırlar birbirini ağırlar" atasözünü bir dönem daha halimizden şikayet ede ede yaşarız.

Türkiye'nin bütün il ve ilçelerinde liyakatli belediye başkan adayları gösteren Bağımsız Türkiye Partisi'nin (BTP) genç Genel Başkanı Hüseyin Baş, seçimlerle ilgili vatandaşlarımıza dikkat çekici uyarılar yapmaya devam ediyor. Gaziantep'te organize edilen aday tanıtım programında konuşan BTP lideri Baş, şunları söyledi:

"Bugünlerde çok güzel bir haber okudum onunla başlamak istiyorum. Ülkede israf, enflasyon almış başına gitmiş, döviz fiyatları artmış, gereksiz yerlere para harcanmaya başlanmış, dolayısıyla hükümet, 'Artık siyasi partilere seçim yardımını kaldırıyoruz, artık partileri gönüllüleri destek olarak ayakta tutacak' demiş… ama Arjantin'de!"

"Türkiye'de aynı durum var ama sonuçları aynı değil. Bizde ne kadar para varsa partilere veriliyor, sizin hakkınızı, sizin kazancınızı, sizin cebinizde olması gereken parayı partiler sahada kocaman kocaman reklamlarla büyük büyük afişlerle harcıyorlar."

"Biz de oturuyoruz bakıyoruz cebimizde para yok, eve getirecek ekmek yok ama eve giderken yolda 'ekonomimiz uçtu' diye kocaman bir pankart görüyoruz ve ona inanıp yine aynı insanlara oy veriyoruz."

"Ülkemizde yaşadığımız en temel problem; biz duyduklarımıza oy veriyoruz, okuduklarımıza oy veriyoruz ama yaşadığımıza oy vermiyoruz."

Evet, maalesef böyle… Bizim seçmenimiz yaşadığı ekonomik zorlukları bir kenara koyarak, oynanan tiyatrolara kanarak sandıkta oyunu kullanıyor.

Milletin parasıyla milletin gözünü boyuyorlar, milletin parasıyla yaptırdıkları anketlerle milletin oyunu manipüle ediyorlar. Sonra da millet bizi tercih etti diyorlar.

İşte milletimiz bu oyunlara asla aldanmamalı.

BTP lideri konuşmasının devamında şunları söyledi:

"İsrafı bitirdik pankartları ve reklamları için 1,2 milyar lira para harcanıyor, israfı bitirdik demek için! O parayla İstanbul'u depreme hazırlayabilirdik. Bunu yapmak yerine israf yapıyoruz. İsrafı bitirdik. Nasıl? İsraf yaparak!"

"Sizi boş işlerle oyalıyorlar sonra dönüp sizden oy alıyorlar. Sistem ülkede bunun üzerine kurgulu."

"Cumhurbaşkanı, 'Bize oy vermezseniz hizmet gelmez' diyor. Sana oy verdi bu millet yüzde 50'den fazla 23 senedir. Ne hizmet gördük? Sana oy verince hizmet mi aldık? Mesela sana oy vermeyince, biz doğalgaz evimize bağlandı da faturasını ödeyecek paraya mı sahip olduk? Ne oldu da sana oy vermemiz gerekli hale geldi?"

"Halkı tehdit ederek belediyeye oy isteyen bir Cumhurbaşkanımız var. Bu ülkemiz adına bir utançtır. Biz bu utancı silmek istiyoruz."

"Bizim vergilerimizle bize hizmet edilmiyorsa, bizim kaynaklarımız başkalarına peşkeş çekiliyorsa buna dur demek siyasetçinin işi değil halkın işidir."

İşte bütün bu oyunların son bulması için BTP lideri Baş, milletimize bir çağrıda bulunuyor:

"Bu kardeşiniz bütün adaylarıyla birlikte yola düştü. BTP'nin, o bol yıldızlı partinin, yıldızlar topluluğu partinin bütün adayları Türkiye'nin her yerinde sahalarda, vatandaşına hizmet getirmek için, gerçekten israfı önlemek için, aklı, bilimi, tekniği, teknolojiyi Türkiye'de hayata geçirmek için sahalarda. Biz bu seçimde bütün adaylarımızla bütün vatandaşımızın önünde hizmete hazırız ve talibiz."

"Bakın gençlerin bir isyanı var ne diyorlar, 'Geçmişi çaldınız ama gelecek bizim' diyorlar. Geleceğimizi de satmalara müsaade etmeyeceğiz."

"Biz iktidar olduğumuzda hiç kimse kaybetmeyecek, Türkiye kazanacak. Biz belediye aldığımızda hiç kimse kaybetmeyecek bütün Türkiye kazanacak."

"Bağımsız Türkiye Partisi, oy verdiğiniz için sizin çocuklarınıza mahcup olmayacağınız adrestir. Biz size kavgayı değil barışı getirecek adresiz. Biz, sizin oy verdiğiniz için gece başınızı yastığa koyduğunuzda huzurla uyabileceğiniz adresiz."

QOSHE - Anketlere aldanmayın! - Murat Çabas
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Anketlere aldanmayın!

14 11
06.03.2024

Her seçim öncesi olduğu gibi yine gerçeklerle hiçbir alakası olmayan sahte anketler açıklanmaya başladı. Merak ettiğimiz konu şu: Bu anketler nerede, kimlerle yapılıyor? 23 yıldır siyasi gündemi yakından takip ediyoruz, basın mensubu olarak gitmediğimiz yer yok, yani toplumdan uzak da değiliz, 2002 yılından bu yana genel ve yerel birçok seçim yaşadık ve hepsinde de oy kullandık…

Ama ne hikmetse yapılan bu kadar seçim öncesi hiçbir anket firması görevlisi gelip de bana, "Hangi partiye oy vereceksin?" diye sormadı.

Bana sormuyorlar, sana sormuyorlar, ona sormuyorlar kime soruyorlar?

Bildiğiniz gibi, anket firmalarının, anketi finanse eden parti ve adayları yüksek gösterdiği yönündeki eleştiriler her seçim döneminde ortaya çıkıyor.

Vatandaşlarımızın kendisine hizmet edecekten yana değil de, güçlü görünenden yana tercih kullanmasını fırsat bilen bazı partiler, parayla anket yaptırarak kamuoyunu kendi lehine yönetme girişiminde bulunuyorlar.

Bunlara güdümlü anket de deniliyor.

Bu sahte anketlerde aldıkları trilyonluk devlet yardımlarıyla parayı bastıran partiler seçmenin gözünün içine sokulurken, kendi imkanlarıyla seçim yarışına gören partiler çok önemli çözüm projelerine sahip olmalarına rağmen anket seçeneklerinde ismi dahi bulunmuyor. Adeta yok kabul ediliyor.

Halbuki her seçimde vatandaşın önüne konulan sandık boş, kimin ne alacağı belli değil. Seçmen belki bu sefer yaşadıklarından yola çıkarak farklı bir karar verecek. İşte bu güdümlü anketler, vatandaşları yine statükodan yana oy kullanmaya zorluyor. Bunun bizdeki adı, "iktidarıyla muhalefetiyle çözümsüzlük girdabı" oluyor.

Vatandaşlarımızın bu tür alicengiz oyunlarına artık kanmamalarını tavsiye ediyoruz. Eğer gerçekten çözüm sahiplerinin ülkeyi yönetmesini istiyorlarsa…

Tabi, emekliler 10 bin liraya, asgari ücretliler 17 bin liraya razıysa, işsizler iş bulmak istemiyorsa, yaşanan gelir darlığının ve hayat........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play