31 Mart seçimlerine 1,5 ay gibi bir zaman kaldı ve siyasi tansiyon yükselmeye devam ediyor.

Ama bu arada tatsız olaylar da yaşanıyor.

Bazı illerde adaylara yönelik saldırılar yapılırken, bazı partiler de diğer partilerin pankartlarını parçalıyor ya da söküp kendi pankartlarını asıyor.

Gücü elinde bulunduranlar ise ülkeyi ekonomik bir enkaza dönüştürmenin tepkileri karşısında tehdit söylemlerine sarılarak işi kotarmanın hesabındalar.

Bütün bu tür saldırıları ve antidemokratik uygulamaları şiddetle kınıyoruz.

Bu seçim öncesi siyasi kaosun içinde bir parti var ki, liyakatli adaylarıyla, söylemleriyle, projeleriyle, demokratik duruşuyla gerçekten mükemmel bir örnek olmaya devam ediyor.

Tabii ki bu parti, Türkiye'nin en genç genel başkanı Hüseyin Baş'ın liderliğini yaptığı Bağımsız Türkiye Partisi (BTP).

BTP, her geçen gün açıklamış olduğu büyükşehir, il ve ilçe belediye başkan adaylarıyla oldukça dikkat çekiyor.

Özellikle o bölgelerin liyakatli ve sevilen isimlerini aday göstererek, siyasette çıtayı oldukça yukarı çekiyor.

Bugüne kadar yerel yönetimlerde, "rant belediyeciliği" ön plana çıktığı için "çalıyor ama çalışıyor" ya da "hem çalıyor hem de çalışmıyor" mantalitesi hakim olduğu için, ülkemizde "millete hizmet odaklı" bir siyaset ya da belediyecilik anlayışı pek alışılmış bir şey değil.

Kurulduğundan bu yana sunduğu Milli Ekonomi Modeli'yle, Sosyal Devlet Milli Devlet teziyle sadece Türkiye'de değil, dünya genelinde çözümün merkezi ve adresi konumunda olan BTP, şimdi yerel yönetimlerde de hizmet belediyeciliğinin örneğini ortaya koymak için milletten icazet bekliyor.

Bu yerel seçimlerde "BTP" diyen belediyeler, yerel yönetimlerde gerçek kalkınmanın merkezi ve örneği olacaklar.

Türkiye'deki partiler, herhangi bir çözüm, proje ve model sahibi olmadıkları için genelde eğilimler ve ideolojiler üzerinden siyaset yürütüyorlar.

Kimisi milliyetçilik diyor, kimisi dini duyguları sömürüyor, kimisi de Atatürk ve ulusalcılıkla hiçbir alakaları kalmadığı halde ulusalcılığı ve Atatürkçülüğü kullanıyor.

Halbuki bu eğilimlerin tamamı Türk milletinin her bir ferdinde olması gereken özellikler. Atatürk milliyetçiydi, dindardı ve ulusalcıydı; aynen bu şekilde milletimizin çoğunda milliyetçilik duygusu, dindarlık ve ulusalcılık anlayışı vardır ve bu ülkeye ve millete aidiyet duygusunu kaybetmemiş olan herkes Ata'sına saygı duyar, sever.

BTP'nin ebedi genel başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, bu gerçeği şu sözlerle ifade ediyordu: "Ben ulusalcıyım, bu ülkenin bu ülke içinden yönetilmesi gerektiğine inanırım; ben milliyetçiyim ama kafatasçı, şövenist değil; ben dindarım, ama dini siyasetine alet eden dinci değilim."

Milletimizin her bir ferdinde olması gereken bu özellikleri, sanki bir ayrılık unsuruymuş olarak gösteren, her birini bir tarafa çekerek insanları ötekileştiren siyaset anlayışı maalesef ülkemizdeki birlik ve beraberliğe çok büyük darbe vurmuştur.

BTP'nin bu birlik söylemi ise olması gereken çok kıymetli bir söylem ve duruştur.

BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, milletimize ait olan bu ortak özellikleri ayrılık unsuruymuş gibi gösterenlere ve bunun üzerinden siyaset yapanlara, sosyal medya hesabı üzerinden, onların gerçek niyetlerini açığa çıkartan çok sert bir eleştiri yöneltti:

"Kimin kime, niye, nasıl hizmet ettiğini çok iyi biliyoruz. Milliyetçilik adı altında Amerikancılığı, muhafazakarlık adı altında dinsizliği, Atatürkçülük adı altında emperyalizmi pompalayanlar kendilerini gizleyemeyecekler."

Kuzu postuna bürünen tilkilerin, çakalların açığa çıkması lazım, yoksa ülkemizde birlik asla tesis edilemez.

Ülkemizde ideolojiler üzerinden değil de, olması gerektiği şekliyle milletin sorunlarını çözme odaklı bir siyaset anlayışı hakim olduğunda siyaset müessesi rayına oturmuş olacaktır.

Bu açıdan da bakıldığında genel seçimlerde de, önümüzdeki yerel seçimlerle de proje bazlı, çözüm odaklı siyaset anlayışı ortaya koyan tek siyasi hareketin BTP olduğunu görüyoruz.

Milletimiz gerçekten çözüm bekliyorsa, yanlış giden şeylerin doğruya dönmesini arzu ediyorsa, bunun için bu seçimlerde mutlaka BTP'yi tercih etmelidir.

QOSHE - Liyakatli adaylarla BTP umut veriyor - Murat Çabas
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Liyakatli adaylarla BTP umut veriyor

11 2
13.02.2024

31 Mart seçimlerine 1,5 ay gibi bir zaman kaldı ve siyasi tansiyon yükselmeye devam ediyor.

Ama bu arada tatsız olaylar da yaşanıyor.

Bazı illerde adaylara yönelik saldırılar yapılırken, bazı partiler de diğer partilerin pankartlarını parçalıyor ya da söküp kendi pankartlarını asıyor.

Gücü elinde bulunduranlar ise ülkeyi ekonomik bir enkaza dönüştürmenin tepkileri karşısında tehdit söylemlerine sarılarak işi kotarmanın hesabındalar.

Bütün bu tür saldırıları ve antidemokratik uygulamaları şiddetle kınıyoruz.

Bu seçim öncesi siyasi kaosun içinde bir parti var ki, liyakatli adaylarıyla, söylemleriyle, projeleriyle, demokratik duruşuyla gerçekten mükemmel bir örnek olmaya devam ediyor.

Tabii ki bu parti, Türkiye'nin en genç genel başkanı Hüseyin Baş'ın liderliğini yaptığı Bağımsız Türkiye Partisi (BTP).

BTP, her geçen gün açıklamış olduğu büyükşehir, il ve ilçe belediye başkan adaylarıyla oldukça dikkat çekiyor.

Özellikle o bölgelerin liyakatli ve sevilen isimlerini aday göstererek, siyasette çıtayı oldukça yukarı çekiyor.

Bugüne kadar yerel yönetimlerde, "rant belediyeciliği" ön plana çıktığı için "çalıyor ama çalışıyor" ya da "hem çalıyor hem de çalışmıyor" mantalitesi hakim olduğu için, ülkemizde "millete hizmet odaklı" bir siyaset ya da belediyecilik anlayışı pek alışılmış bir şey değil.

Kurulduğundan........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play