"Ariflerin Satrancı" oyun değildir aslında.



Ama öyle bilindi neticede.



Peki bu eğitici oyun için gerekli malzemeler nelerdir?



1-Oyun levhası.



2-Fırdöndü (1'den-6'ya dilimlenmiş), ya da bir zar.



3-Her bir oyuncu için, farklı biçimde veya renkte iki nesne. Düğme veya pul.



Oyun iki kişi ile oynanır. Kura ile veya anlaşarak biri oyuna başlar. Artık "seyr" için bir aday var demektir. 6'yı ilk atan yürüyüş hakkını elde eder.



Böylece yürüyüşün ilk beş durağı olan; Zillet, Teessüf, Recâ, Kavga, Nedamet durakları aşılmış, Adavet durağından "visal" yürüyüşü başlamıştır.



İkinci atış da onundur ve kaç rakamını atmışsa o kadar daha yol alır.



Artık sıra rakiptedir. Altıyı tutturursa o da yürüyüşü hak etmiş sayılır.



6'yı bulamamışsa sıra rakibe geçer. Karşılıklı olarak bu böyle devam eder. İkinci kişi ancak 6'ya varınca yürüyüşe, 'seyr'e başlayabilir. Altıyı bulan/ilk altı basmağı aşan arkadaşını beklemeden yürüyüşüne devam eder.



İcabında, arkadaşı ilk altı basamağı/durağı/makamı aşacak sayıyı bulamadan o yürüyüşünü tamamlar, 'visal' gercekleşir ve böylece "yolculuk" da tamamlanmış olur.



Bu yürüyüş/seyr esnasında "salik-i tarik-i Hakk/Hak yolunun yolcusu"



yılan kafasıyla resmedilen duraklara düşerse yılanın kuyruğuna iner; dereke. Bunun zıttı olarak içinde okun kuyruk kısmı olan



duraklara/hallere kavuşursa okun ucuna çıkar; derece.



Son hane "Visal" için kural şudur: Tam sayı ile 'Visal' kazanılmalıdır.



Şöyle ki;



99. basamağa varan salik, ancak iki atıp 101'e yani Visal'e varırsa yürüyüşünü



tamamlamış olur. İkiden fazla bir sayı atarak 101'i aşarsa, böyle bir makam olmadığı için bekler, arkadaşı devam eder.



Ariflerin Satrancı/Şatranc-i Urefâ'da yürüyüşün/seyr'in



ilk yirmi durağında 'talip' için pek bir tehlikeli hal yoktur.



İkinci, üçüncü ve dördüncü onluk duraklar büyük tehlikelerle doludur. Çünkü o artık yürüyüş konusunda kararlıdır ve bu kararlılığı hem kendi nefsi için hem de çevresi için pek hoş karşılanmayan bir durumdur.



Bu aralıkta onu bekleyen tehlikeli haller/duraklar onun aşağı düşmesine, derekesine sebep olur.



Ve GURUR;



Manasını düşünmeden bolca kullandığımız, ama gerçekte helâk edici hâl.



Önce şu hakikati bilelim; içinde gurur kelimesi bulunan hiçbir âyet müspet/olumlu bir mana taşımıyor.



Yada şöyle söyleyeyim; gurur kelimesinin geçtiği âyetlerin çoğu kafirlerin kötü hallerinden bahseder ve onları azarlar.



Yada şöyle söyleyeyim; gurur müslümana uygun bir vasıf değildir.



Ama maalesef bizde övgü için kullanılır.



Çok gururlu adam...



Gururuna yediremedi...



Hele hele şu slogan;



Türklük gurur ve şuuru; karşılığı olmayan çek gibi olması bir yana, bir arada bulunması asla mümkün olmayan iki kelime;



Gurur ve şuur.



Gurur; aldanmak.



Şuur, şiirle aynı kökten; bilinç, farkındalık, işin sırrına vakıf olmak.



Gurur ile şuur bir arada kullanıldığı için mi bu hâl ü pür-melal, bilinmez?



Bir ayet;



"Kafirler yalnızca bir gurur (kesin bir aldanış) içindedirler" (Mülk, 20).



Ariflerin Satrancı'nda 91. duraktır GURUR.



Visale 10 durak var.



Hak yolunu yolcusu, yolucluk boyunca kazandığı manevî hallerin büyüsüne kendini kaptırıp; işte ben oldum, var mı benden alası, gibi duygulara gönlünde yer açınca, yürüyüşe başladığı durağın altı basamak gerisine, zillet durağına düşer ki, zillet izzetin zıddıdır ve asla müslümanın kabul edeceği hâl değildir.



("İslam dünyasının en büyük hatası zilletle izzeti elde edeceğini sanması, zilletle izzet elde edilmez", Prof Dr. Haydar Baş).



GURUR; hem maddi hem manevi kazanım sonucu kişinin içine düşebileceği büyük cehennem çukuru.



İlk örneği İblis.



"Visal" yolculuğunda gururdan zillete yuvarlanıp tekrar yürümeye koyulmuş yolcu bilen var mı?





QOSHE - Gurur; helak edici hâl... - Müslim Karabacak
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Gurur; helak edici hâl...

8 8
02.01.2024


"Ariflerin Satrancı" oyun değildir aslında.



Ama öyle bilindi neticede.



Peki bu eğitici oyun için gerekli malzemeler nelerdir?



1-Oyun levhası.



2-Fırdöndü (1'den-6'ya dilimlenmiş), ya da bir zar.



3-Her bir oyuncu için, farklı biçimde veya renkte iki nesne. Düğme veya pul.



Oyun iki kişi ile oynanır. Kura ile veya anlaşarak biri oyuna başlar. Artık "seyr" için bir aday var demektir. 6'yı ilk atan yürüyüş hakkını elde eder.



Böylece yürüyüşün ilk beş durağı olan; Zillet, Teessüf, Recâ, Kavga, Nedamet durakları aşılmış, Adavet durağından "visal" yürüyüşü başlamıştır.



İkinci atış da onundur ve kaç rakamını atmışsa o kadar daha yol alır.



Artık sıra rakiptedir. Altıyı tutturursa o da yürüyüşü hak etmiş sayılır.



6'yı bulamamışsa sıra rakibe geçer. Karşılıklı olarak bu böyle devam eder. İkinci kişi ancak 6'ya varınca yürüyüşe, 'seyr'e başlayabilir. Altıyı bulan/ilk altı basmağı aşan arkadaşını beklemeden yürüyüşüne devam eder.



İcabında, arkadaşı ilk altı basamağı/durağı/makamı aşacak sayıyı bulamadan o yürüyüşünü tamamlar, 'visal' gercekleşir ve böylece "yolculuk" da tamamlanmış olur.



Bu yürüyüş/seyr esnasında "salik-i tarik-i Hakk/Hak yolunun yolcusu"



yılan kafasıyla resmedilen duraklara........

© Yeni Mesaj


Get it on Google Play