Trabzonspor’un Gaziantep galibiyeti, içinde sadece 3 puanı değil, çok daha fazlasını barındırıyor. Fenerbahçe maçından sonraki Sivas beraberliği, iç sahada Kayserispor’a kaybetmek birçok tartışmayı tepkiye dönüştürmüştü. Derken konu geldi baskıya dayandı. Aslında hiç kuşku yok ki yönetim, teknik heyet ve futbolcular üzerinde yoğunlaşan tepkilerin yarattığı baskının nedeni oyun kalitesi ve buna bağlı saha sonuçlarıydı. Son iki haftadır bir şeyler denemeye çalışan ve bunu seslendiren teknik direktör Abdullah Avcı, Gaziantep karşısında bu arayışlarını terk etmiş bir görüntü verdi. Rakibin oyun gücünün en önemli tarafı hücum bölgesinin sol tarafı olduğundan yola çıkan Avcı, sağ kenar savunmaya Larsen’i, Denswil’in partneri olarak stoperlerin sağına Mendy’i yerleştirerek bu bölgeden gelen tehlikeye set çekti. Buna bir de sahanın en iyisi Visca’nın oyunun ofansif yönünde olduğu gibi defansif yönündeki başarısını eklersek takım savunması adına önemli bir görüntü ortaya çıktı.
Yetmedi topla oynama yeteneği bulunan Mendy, savunmadan oyun başlatma becerisini gösterdiği gibi set savunmasının da daha sağlıklı yapılmasına olanak sağladı.
Rakibin ön baskısını ilk çeyrekten sonra kıran Trabzonspor, bu bölgede yaptığı sağlıklı pas bağlantıları ile sonuç üretecek çabuk ataklar üzerinde yoğunlaştı ve oyun olarak da skor olarak da başarılı oldu. Bütün hücum organizasyonlarının içinde olmasına rağmen Onuachu’nun kaleciye takılması, ya da son vuruşlarda beceri sağlayamaması Trabzonspor’un muhtemel daha farklı bir sonuca imza atmasını engelledi.
Alan ve adam paylaşımını her bölgede sağlıklı yapan, özellikle Visca’nın sağ kenarı iki yönlü kullanması, Trezeguet’nin çizgi adamı olmasına rağmen yüksek toplarda kale alanı içinde yer alması rakibin alan ve adam savunmasına sekte vururken, Abdulkadir Ömür ile Bakasetas’ın pas bağlantılarının merkezinde başarılı olması Trabzonspor’un artılarıydı.
Rakip kim olursa olsun bu maç Trabzonspor için önemli bir maçtı. Öyle ki başta da belirttiğim gibi camianın birliği ve dirliği adına kazanmak gibi bir zorunluluğu olan bu takımın hem oyun, hem de skor olarak tartışmaları sonlandırması gerekiyordu. Trabzonspor’un çok daha farklı kazanabileceği bu maçta taraftarı skordan çok ortaya koyulan direnç ve başarılı oyun mutlu etmiştir ve anlaşılmayan nokta tam da buydu. Sonuç sonranın işi. Bir şeyler deneyerek değil, elindeki kadronun doğru oyun formasyonu ile bireysel olarak doğru değerlendirilmesiyle skor almak öyle abartılacağı kadar büyük bir olay değil.
Fenerbahçe galibiyetinden sonra da belirttiğim gibi Trabzonspor’un ilk iki sıradan bağımsız bir hedefi olmalı. Bu da diğer 4 takımın önünde ligi üçüncü bitirmek… Bu hedef bile insanların heyecanını artırmaya ve camianın bütünleşmesine yetecektir. Öncelikle konu skor almaktan çok, heyecan yaratacak ve mutlu edecek oyun olmalıdır.
Çünkü, Trabzonspor taraftarı skor odaklı değil, oyun odaklı bir tutkunun bireyleridir. Ve bu coğrafyanın insanları için mutluluğun anahtarı da budur.
login
who are we?
contact us
qosheapp
Toi Staff
Gideon Levy
Belen Fernandez
Andrew Mitrovica
Mort Laitner
Rami G Khouri
Nikkei Editorial
Ali Fathollah-Nejad
visit website
