Hem küresel ekonomide hem de sonuçları itibariyle bizim ekonomimizi de ilgilendirmesi hasebiyle geçtiğimiz haftanın en önemli gündem maddesi ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararıydı. Faiz kararı piyasa beklentileri ile paralel olmakla beraber karar metnindeki değişiklikler ve daha da önemlisi Fed Başkanı Powell’ın açıklamaları piyasadaki hesapları değiştirdi.

Fed kararına göre politika faizi değişmedi ve %5,25-5,50 seviyesinde sabit tutuldu. Bu oran son 22 yılın en yüksek seviyesine işaret ediyor ve Fed son 4 toplantıdan bu yana söz konusu seviyeyi koruyor. Dahası yapılan sözlü ve yazılı yönlendirmeye göre bir süre daha bu seviye korunacak gibi görünüyor.

Karar metnindeki en önemli değişikliklerden birisi bir önceki metinde yer alan “enflasyon kontrol altına alınana kadar faiz artırımı olabileceği” ifadesinin yeni karar metninde yer almaması. Böylelikle artık Fed’in daha fazla faiz artırımı yapmayacağını anlıyoruz. Öte yandan Fed’in bilanço daraltma hızı daha önceden açıklanan hızda devam edecek. Yani faiz artışı olmayacak ama sıkılaşma adımları bilanço daraltma programı ile sürdürülecek.

Fed’in yazılı mesajları yukarıdaki gibiyken esas önemli kısım Fed Başkanı Powell’ın basın toplantısında yaptığı açıklamalardı. Zira piyasalarda Fed’in Mart ayından itibaren faiz indirimlerine başlayabileceğine dair bir beklenti vardı. Powell “Fed’in Mart ayında faizi indirimi yapacağını düşünmüyorum” diyerek bu beklentilerin ortadan kalkmasına neden oldu. Ancak bu yıl içinde faiz indirimlerine alan açılabileceği de yine Powell tarafından ifade edildi.

Elbette karar ve sonrasındaki açıklamaların daha detaylı ve teknik bir şekilde analizini yapmak mümkün. Ama bu karar ve sonrasındaki mesajlar bizi nasıl etkileyecek hızlıca ona bakalım.

Daha evvelki yazılarımda da belirttiğim üzere Dolar Endeksi’ndeki yükseliş maalesef bizim gibi gelişmekte olan ekonomileri olumsuz etkiliyor. Bu bakımdan Fed’in faiz indirimlerini ötelemiş olması bir süre daha doların görece olarak güçlü kalması anlamına geliyor. Bu durum TL üzerindeki ilave yukarı yönlü baskının devam edeceği anlamına geliyor.

Bir diğer konu ekonomi yönetiminin beklentileri ile ilgili. İçeride ekonomi yönetimi Mart ayından itibaren Fed’in faiz indirimi sürecine girmesi ile birlikte bizim gibi gelişmekte olan ekonomilere sermaye hareketinin yoğunlaşacağı beklentisi içerisindeydi. Bu beklenti de Fed kararı ile biraz sekteye uğramış görünüyor. Ayrıca Fed’in kararlarının değişkenliği bir süre daha piyasalardaki dalga boyunun yüksek kalması riskini de beraberinde getiriyor.

Son olarak yine bizi olumsuz etkileyen bir diğer değişken de parite. Fed’in kararı ile birlikte Dolar Endeksi güçlenirken Euro/Dolar paritesi de zayıf kalmaya devam etti. Bildiğiniz üzere paritenin düşük olması Türkiye’nin istemediği bir tablo. Zira Türkiye’nin hammadde ithalatı yoğunluklu olarak dolar ile yapılırken ihracat ise ağırlıklı olarak euro cinsinden. Yani paritenin düşük kalması aleyhimize bir durum oluşturuyor. Son kararla beraber paritenin bir süre daha 1,08 seviyelerindeki zayıf seyrini sürdürmesini bekliyoruz.

QOSHE - Fed Başkanı Powell’ın mesajları hesapları değiştirdi - Levent Yılmaz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Fed Başkanı Powell’ın mesajları hesapları değiştirdi

15 35
03.02.2024

Hem küresel ekonomide hem de sonuçları itibariyle bizim ekonomimizi de ilgilendirmesi hasebiyle geçtiğimiz haftanın en önemli gündem maddesi ABD Merkez Bankası’nın (Fed) faiz kararıydı. Faiz kararı piyasa beklentileri ile paralel olmakla beraber karar metnindeki değişiklikler ve daha da önemlisi Fed Başkanı Powell’ın açıklamaları piyasadaki hesapları değiştirdi.

Fed kararına göre politika faizi değişmedi ve %5,25-5,50 seviyesinde sabit tutuldu. Bu oran son 22 yılın en yüksek seviyesine işaret ediyor ve Fed son 4 toplantıdan bu yana söz konusu seviyeyi koruyor. Dahası yapılan sözlü ve yazılı yönlendirmeye göre bir süre daha bu seviye korunacak gibi görünüyor.

Karar metnindeki en önemli değişikliklerden birisi bir önceki metinde yer alan “enflasyon kontrol altına alınana kadar faiz artırımı olabileceği” ifadesinin yeni karar metninde yer almaması. Böylelikle artık Fed’in daha fazla faiz artırımı yapmayacağını anlıyoruz. Öte yandan Fed’in bilanço daraltma hızı daha önceden açıklanan hızda devam edecek. Yani faiz........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play