Bugün oldukça kritik bir Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı kararı bekliyoruz. Zira bir önceki yani 21 Aralık’taki toplantıdan bu yana gelişen bazı olaylar PPK’nın stratejisini değiştirmiş olabilir. Bu olasılığı ele almadan önce bir önceki toplantıda verilen mesajları ve o mesajların oluşturduğu piyasa beklentilerini hatırlayalım.

21 Aralık’taki PPK toplantısında yapılan yazılı yönlendirmeye göre; Merkez Bankası’nın bugünkü toplantıda 250 baz puanlık bir faiz artışı daha yaparak politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını %45’e yükseltmesine yönelik bir beklenti oluşmuştu. Bankanın politika faizini %45’e getirdikten sonra bir süre bekleyeceği ve ilave adımları miktarsal sıkılaştırma yönünde atacağı öngörülmüştü. Bu bağlamda bankanın TL depo alım ihalelerine devam etmesi ve piyasadaki fazla likiditeyi çekmek için ilave sterilizasyon araçlarını devreye alması beklenmeye başlandı.

Ancak o günden bu yana ortaya çıkan bazı yeni durumlar bankanın bu stratejisini değiştirmesine neden olmuş olabilir. İlki ve belki de en önemlisi halen enflasyon beklentileri makul bir orana çıpalanabilmiş değil. Hatta asgari ücretteki beklenti üstü artış ve buna bağlı olarak tüm ücretlerin artışının daha yıl başlamadan yıllık enflasyona 2 puana yakın ilave etki yaptığı hesaplanıyor. İkincisi yıl sonu döviz kuru beklentilerini gün geçtikçe yukarı yönlü güncelliyoruz. Üçüncüsü son dönem otomatik vergi düzenlemelerinin enflasyona tahmin edilenden daha yüksek etki edeceği öngörülüyor. Son olarak küresel jeo-politik bazı gelişmelerin küresel enflasyonu ve dolayısıyla bizim de enflasyonumuzu olumsuz etkileyeceğini düşünmeye başladık. Öte yandan Fed’in faiz indirimlerine tahmin edilenden daha geç başlayacağı da sıkça dile getirilmeye başlandı. Tabii maalesef bir de son dönemde gündeme gelen Merkez Bankası’nın ve Başkanının itibarına olumsuz etki eden tartışmalar var.

Hal böyle olunca bugünkü toplantıda PPK’nın 250 baz puanlık artış yerine 500 baz puanlık bir artış yapabileceği ihtimalinin masada olduğunu düşünebiliriz. Ya da banka bugün 250 baz puanlık bir artış yapar ancak bir sonraki toplantıda da ilave faiz artışı yapacağının net sinyalini verebilir. Ayrıca kararla eşanlı olarak daha sıkı ve daha sert sterilizasyon adımları da açıklanabilir. Bir önceki toplantı metninde fiyat istikrarının kalıcı tesisi için gerekli parasal sıkılığın “gerektiği müddetçe” sürdürülmesine yönelik mesaj “uzun bir müddet” şeklinde değiştirilebilir.

Elbette tüm bunları Merkez Bankası’nın son dönemde izlediği strateji bağlamında ifade ediyorum. Zira politika faizinin geldiği seviyenin reel sektör üzerindeki olumsuz etkisi ve bu durumun istihdam piyasaları üzerinde oluşturduğu riski her zamanki gibi hatırlatmak zorundayım. Dış talep koşullarının istenilen seviyede olmadığı bir dönemde iç talepteki yavaşlamanın pek çek sektör için ciddi sorunlar doğurmaya başladığını gözlemliyorum. Ancak madem Merkez Bankası böyle bir yol tercih etti o halde bugünkü yazımda kaleme aldıklarımı benim şahsi önerilerim olarak değil bankanın tercih ettiği yolun gereği olarak değerlendirmenizi isterim.

QOSHE - PPK’da tamam mı devam mı? - Levent Yılmaz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

PPK’da tamam mı devam mı?

6 1
25.01.2024

Bugün oldukça kritik bir Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısı kararı bekliyoruz. Zira bir önceki yani 21 Aralık’taki toplantıdan bu yana gelişen bazı olaylar PPK’nın stratejisini değiştirmiş olabilir. Bu olasılığı ele almadan önce bir önceki toplantıda verilen mesajları ve o mesajların oluşturduğu piyasa beklentilerini hatırlayalım.

21 Aralık’taki PPK toplantısında yapılan yazılı yönlendirmeye göre; Merkez Bankası’nın bugünkü toplantıda 250 baz puanlık bir faiz artışı daha yaparak politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını E’e yükseltmesine yönelik bir beklenti oluşmuştu. Bankanın politika faizini E’e getirdikten sonra bir süre bekleyeceği ve ilave adımları miktarsal sıkılaştırma yönünde atacağı öngörülmüştü. Bu bağlamda bankanın TL depo alım ihalelerine devam etmesi ve piyasadaki fazla likiditeyi çekmek için ilave sterilizasyon araçlarını devreye alması beklenmeye başlandı.

Ancak o günden bu yana ortaya çıkan bazı yeni durumlar bankanın bu stratejisini değiştirmesine neden olmuş olabilir. İlki........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play