Yunan Bakan’ın kaygılarının altında kuşkusuz içeriye oynama, ‘Türkler geliyor’ siyasetinden beslenme, ‘ABD ve Fransa’ ile iyice ilerlettikleri savunma işbirliklerinde pazarlık göndermeleri de vardır. Yoksa Atina’nın bu anlaşmalardan sızlandığını düşünmek gerçekçi değil…

Türkiye’nin müttefikleri ile öyküleri çok. Herkes biliyor, girmeyelim şimdi ama hem Dendias’ın hem Cumhurbaşkanı’nın güvensizlik ifadelerinin “öz savunma”, yani kendine yeten, bağımsız, üretebilen savunma sanayi başlığı altında yapıldığını da not edelim…

Güvensizlik salgının nedeni ise yine bizzat Batı tipi düşünme/şartlanmışlıktır. Altında her gün kutsanan “sadece çıkarlar vardır” öğretisi yatar…

Gelgelelim şu an Ankara-Atina ilişkileri daha ılımlı. Temel sorunlar çözülmüş değil ama kimse sabaha bir Türk-Yunan Savaşı beklemiyor…

Gerçekten öyle mi?..

Hızlıca anımsatayım; İsveç’in NATO üyeliğinin onaylanması, F-16’lara Amerikan Kongresi’nde kapı açılması, karşılıklı bir seri iyi niyet açıklamaları, ABD Büyükelçisi’nin yayınladığı bir makalenin kaldırdığı pembe tozlar, başını Almanya’nın çektiği, ‘Avrupa Gökyüzü Kalkanı” projesine Yunanistan ve Türkiye’nin eş zamanlı imza koymaları, nihayet ABD-Teksas’ta Türk firmalarıyla birlikte fabrika kurulup, mühimmat üretileceği bilgisi…

Bu akış, Türk-Amerikan ilişkilerine yönelik “umut-temenni” bazlı duaları canlandırmış görünüyor. İçeride de, dışarıda da…

Paris-Ankara ilişkilerinin serancamı düşünüldüğünde bu tür kılçık atma haberlerini normal sayabilirsiniz. Ancak Türkiye ve ABD’de bu bakışı parlatan çok akıl var…

Basit ya da açık çıkara yaslanan alış-verişlerin, Türk-Amerikan ilişkilerinin ağır açmazları bulunan kilitlerini kıracağına yönelik eğilimler, olduklarından fazla şişirilip alkışlandığında daha büyük hayal kırıklıklarına neden olur…

Bir de şunu atlamayalım; bu ülkede 8 ay sonra Başkanlık seçimi var. Kim gelir kim kalır belli değil. Herkes onu bekliyor. Hiç Ankara, o sandığın sonucu belli olmadan kritik adım atar mı, olacak iş mi?

QOSHE - ‘Müttefikle’ göz ardı edilebilir yakınlaşmalar… - Nedret Ersanel
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

‘Müttefikle’ göz ardı edilebilir yakınlaşmalar…

130 3
28.02.2024

Yunan Bakan’ın kaygılarının altında kuşkusuz içeriye oynama, ‘Türkler geliyor’ siyasetinden beslenme, ‘ABD ve Fransa’ ile iyice ilerlettikleri savunma işbirliklerinde pazarlık göndermeleri de vardır. Yoksa Atina’nın bu anlaşmalardan sızlandığını düşünmek gerçekçi değil…

Türkiye’nin müttefikleri ile öyküleri çok. Herkes biliyor, girmeyelim şimdi ama hem Dendias’ın hem Cumhurbaşkanı’nın güvensizlik ifadelerinin “öz savunma”, yani kendine yeten, bağımsız, üretebilen savunma sanayi başlığı altında yapıldığını da not edelim…

Güvensizlik salgının nedeni ise yine bizzat Batı tipi düşünme/şartlanmışlıktır. Altında her gün kutsanan “sadece çıkarlar vardır”........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play