Okurlarımızın Filistin kitapları rafı için yeni kitap teklifimizi, bu kez Şiraze dergisinin Ocak-Şubat 2024 sayısındaki yazımızda yer alanlardan yapalım.

Merke-zindeki Kudüs şehriyle özdeşleşmiş bulunan Filistin üzerine yazmak ve okumak, ilmî metododların hemen hiçbirisiyle uyuşmaz.

Çünkü onun hikâyesi ilahî ve dünyevî olarak iki katmanlı olduğu gibi, bu katmanlar da kendi içlerinde yaratılış, nebevî süreklilik, medeniyetler… şeklinde birçok katmanlardan oluşur.

Bu yanıyla Filistin’in hikayesi, mezkûr katmanların ihtiva ettiği Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam inançlarına ve siyasi yorumlarına göre özelleşip, tıpkı bir soğana ya lahanaya teşbihen daha da karmaşık hale gelir.

Müstakil bir devlet haline getirilmediği sürece bitmesi mümkün görülmeyen Filistin direnişinde, Siyonistlerin gerek kendileri adına bir meşruiyet temin etmek gerekse savaş propagandasında moral bir üstünlük sağlamak için medyatik düzeyde kullanıma soktukları Eski Ahit, Arz-ı mev’ud, Yeşaya Kehanetleri vb. kelime ve kavramlar havada uçuşmakta, bunlar tek başlarına somut bir bilgiye kapı aralamadıkları gibi, hep birlikte inanç ve tarih planında ne normatif (sahih), ne de sistematik bir sonuca da bağlanamamaktadır.

Filistin meselesinin “nasıl” okunması gerektiği hakkındaki bu yöntem problemlerine kısaca işaret ettikten sonra, zikrettiğimiz yazıdan şu üç kitaba tekrar dikkat çekelim:

Roger Garaudy’nin bu kitabı (Trc.: Cemal Aydın, Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, İstanbul 2011) Filistin meselesini en geniş çerçevede ele alan bir çalışmadır.

“Filistin nedir?” sorusuyla açılan kitap Bir Toprağın Tarihi; Bir Mitin Tarihi; Bir İstilanın Tarihi adını taşıyan üç ana başlık altında yazılmış olup, yukarıda zikrettiğimiz katmanlılığa da vurgu yapan bir yazım-yorum tarzına sahiptir.

Şöyle ki, “Bir Toprağın Tarihi” başlığı alında Kenan Medeniyeti, İbraniler, Hıristiyan Filistin, İslamlaşan Filistin konuları tarihsel – kronolojik olarak işlenirken, “Bir Mitin Tarihi” başlığını taşıyan ikinci bölümde Batı’nın Hayalindeki Filistin, Eski Ahit ve Hıristiyan Siyonizminin Doğuşu, Yahudilikten Siyonist Milliyetçiliğe ve Siyasi Siyonizmin Başarısının Sebepleri ara başlıkları altında ilgili konular yer yer Filistin’in / Kudüs’ün kozmolojik tarihiyle ilişkili

olarak ya da güncel sebep ve sonuçlarla

birlikte incelenmiştir.

“Bir istilanın Tarihi” adlı üçüncü bölümde ise, Filistin meselesi İsrail Devleti Nasıl Doğdu ve Nasıl Ayakta Kalıyor, Siyonist Devletin İç Politikası ara başlıkları altında siyasal bir gerçeklik ve mevcut etkileri yarınlara da uzanacak olan fiili uygulamalar eşliğinde işlenmiştir.

1948, ABD’nin vekil terör devleti olarak İsrail’in kuruluş yılıdır.

Kuruluşunun hemen ardından İsrail devletinin Batılı devletler başta gelmek üzere dünyadaki bir çok devlet tarafından “hemen” tanıması, bir oldu-bitti tazyikiyle Filistin’deki işgalci varlığın benimsenmesini de beraberinde getirmiştir.

Nitekim bugün Filistin meselesinin çözümü için yapılan tekliflerin “1967 sınırlarına dönülmesi” şartında toplanması da İsrail’in 1917-1967 yılları arasındaki toprak işgallerini kanıksatan ve gündemden çıkartan bir durum olarak müşahhaslaşmaktadır.

Bu nedenle İsrail’in 1948’deki kuruluş şartlarının iyi bilinmesi hem söz konusu kanıksamanın düzeyini hem de 1948’den bugüne kadar yaşanan gelişmelerin ve hâlen geleceğe ilişkin öngörülerin doğru beyanı bakımından önemlidir.

Edward Said’in de bir yazısıyla katkıda bulunduğu Filistin Uğruna adlı kitap

(Der.: Eugene L. Rogan – Avi Shlaim, trc.:

Suna Gülfer Ihlamur Öner, Küre Yayınları,

İstanbul 2012) zikrettiğimiz bağlamdaki çalışmaların en derli toplularından biridir.

Hz. Ebubekir’in hilafetinde fethedilmiş olmasından da hareketle (634) Gazze’nin Filistin’in merkezi olarak Kudüs’ün Akdeniz (Batı) yönündeki giriş kapısı olduğunu söyleyebiliriz.

Helenler ve Romalılar da Kudüs’e buradan ulaştıkları gibi, Selâhaddin Eyyûbî de Haçlıların elinden önce Gazze’yi (1149), sonra Kudüs’ü kurtarmıştır (1187).

Osmanlı’nın Filistin’i İngiliz mandasına terk edişinden (1917), İsrail’in kurdurulduğu 1948 yılına kadar İngiliz hakimiyetinde kalan Gazze, 1967 savaşından bugüne kadar da ABD-İsrail tarafından -hukuken Filistin Özerk Yönetimi’nde olmasına rağmen- onların katı bir ablukasına

maruz kalmıştır.

Gazze Tarihi adlı kitapta (Jean-Pierre Filiu, trc.: Eylem Alp, Bilge Kültür Sanat Yayınları, İstanbul 2016) Gazze’nin Helenler, Romalılar, İslam ve İngiliz mandasındaki durumu ana hatlarıyla ele alınarak, yeni zamanı 1947-1967: Matem Nesli; 1957-1987: Ezilen Nesil; 1987-2007: İntifada Nesli şeklindeki üç dönem üzerinden incelenmiştir.

2015 Yılı Filistin Kitap Ödülü “En iyi Akademik Kitap” ödülünü de kazanmış olan Gazze Tarihi’nde Filistin meselesine tabi olarak Gazze’nin zikrettiğimiz

dönemleri çok net bir biçimde işlenmiştir.

QOSHE - Kadimden güncele Filistin’i okumak - Ömer Lekesiz
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kadimden güncele Filistin’i okumak

24 1
20.01.2024

Okurlarımızın Filistin kitapları rafı için yeni kitap teklifimizi, bu kez Şiraze dergisinin Ocak-Şubat 2024 sayısındaki yazımızda yer alanlardan yapalım.

Merke-zindeki Kudüs şehriyle özdeşleşmiş bulunan Filistin üzerine yazmak ve okumak, ilmî metododların hemen hiçbirisiyle uyuşmaz.

Çünkü onun hikâyesi ilahî ve dünyevî olarak iki katmanlı olduğu gibi, bu katmanlar da kendi içlerinde yaratılış, nebevî süreklilik, medeniyetler… şeklinde birçok katmanlardan oluşur.

Bu yanıyla Filistin’in hikayesi, mezkûr katmanların ihtiva ettiği Yahudilik, Hıristiyanlık ve İslam inançlarına ve siyasi yorumlarına göre özelleşip, tıpkı bir soğana ya lahanaya teşbihen daha da karmaşık hale gelir.

Müstakil bir devlet haline getirilmediği sürece bitmesi mümkün görülmeyen Filistin direnişinde, Siyonistlerin gerek kendileri adına bir meşruiyet temin etmek gerekse savaş propagandasında moral bir üstünlük sağlamak için medyatik düzeyde kullanıma soktukları Eski Ahit, Arz-ı mev’ud, Yeşaya Kehanetleri vb. kelime ve kavramlar havada uçuşmakta, bunlar tek başlarına somut bir bilgiye kapı aralamadıkları gibi, hep birlikte inanç ve tarih planında ne normatif (sahih), ne de sistematik bir sonuca da bağlanamamaktadır.

Filistin meselesinin “nasıl” okunması gerektiği hakkındaki bu yöntem problemlerine kısaca işaret ettikten sonra, zikrettiğimiz yazıdan şu üç kitaba tekrar dikkat çekelim:

Roger Garaudy’nin bu kitabı (Trc.: Cemal Aydın, Türk Edebiyatı Vakfı Yayınları, İstanbul 2011) Filistin meselesini en geniş çerçevede ele alan bir çalışmadır.

“Filistin nedir?” sorusuyla açılan kitap Bir Toprağın Tarihi; Bir Mitin Tarihi; Bir........

© Yeni Şafak


Get it on Google Play