İstanbul’daki ‘Kent Lokantası’ asla küçümsenecek bir hizmet değildir…

Aksine önemlidir.

Dikkatleri üzerine çeken…

İlgi duyulan…

Rağbet edilen…

Ve dar gelirli yurttaşlarımızı;

Emeklimizi…

İşçilerimizi…

Esnafımızı…

Hiç olmazsa 5-6 çeşit bir öğlen yemeği ile ciddi anlamda rahatlatan; mütevazı, bir o kadar da büyük bir boşluğu dolduran bir hizmettir.

*

Bugün bir kilo domatesin 25-30, bir kilo yeşil kırmızı biberin 50, bir kilo kıymanın 500 lira olduğu bir ülkede, 5-6 çeşit öğlen yemeği mönüsünün sadece 40 lira olması, bugünkü ekonomik koşullar göz önüne alındığında hiç de küçümsenecek bir olgu değildir.

*

Bir taraf hayatı zorlaştırırken, bir başka tarafın böylesine mütevazı dokunuşlarla hayatı bir nebze de olsa kolaylaştırma çabasının göz ardı edilmesi çok ilginç!

*

Yerel yöneticilerin ve hükûmetin en birinci görevi, yetki istediği vatandaşının hayatını kolaylaştırmak…

Ona uygun bir hayat tarzı sunmak…

Yurttaş olarak onun;

İnsani…

Sosyal…

Ve kültürel ihtiyaçlarını sağlayabilmek değil midir?

*

Vatandaşın yaşam standardına küçücük de olsa dokunulması -ne tür dokunuş olursa olsun- önemlidir…

Doğrudur…

Ve büyüktür.

*

Ha şunu da anlıyorum.

Büyük ve önemli kavramı, kişilerin yaşam standartlarına…

Bakış açılarına…

Sosyal statülerine göre değişir.

Herhangi bir konuda bir değerlendirme yapılırken de -empati yoksunluğu gösterilerek- herkes kendi penceresinden değerlendirme de yapılabilir.

*

Eğer bugün 16 milyon İstanbullunun -iddia ediyorum- en az 10 milyonu asgari ücret ya da onun çok az üzeri ya da altındaki bir gelirle yaşamak zorunda bırakılmışsa, bugün her şeyin ateş pahası olduğu İstanbul’da İBB’nin sunduğu altı çeşit yemeğin toplam fiyatının 40 lira olması, bundan da özellikle dar gelirli vatandaşların istifade edebiliyor olması, kendi adıma müthiş bir hizmettir.

Bunu bir yurttaş olarak…

Bir emekli olarak…

Bir gazeteci olarak…

Hatta bir yazar olarak rahatlıkla söyleyebilirim.

*

Aylık gelirinin ne kadar olduğunu hesap edemeyenler…

Ya da aylık geliri yüz bin liranın üzerinde olanlar için ‘Kent Lokantası’ önemli bir hizmet sayılmayabilir.

Çünkü o kesimin oralara ihtiyacı yoktur.

Ama bugün 2024 yılında daha önceki yıllara oranla artarak çoğalan…

Pazar artıklarından ve çöp konteynerlerinden işe yarar bir şey bulabilmek adına karıştıranlar için…

On bin lira maaş aldıkları hâlde kira veren bir ebeveyn için, Kent Lokantası hiç tartışmasız önemli ve bir o kadar da büyük bir hizmettir.

*

Bu fark edilmeli…

Küçümsenmemeli…

Empati kurulabilmeli…

Her şeye rağmen önemli kesimin ihtiyacını gidermektedir.

“Bu nedenle de düşünenin ve yapanın aklına sağlık!..” diyorum ben.

QOSHE - Kent lokantası ucuz ve doyuran bir projedir!.. - Yunus Arıkan
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Kent lokantası ucuz ve doyuran bir projedir!..

13 0
17.03.2024

İstanbul’daki ‘Kent Lokantası’ asla küçümsenecek bir hizmet değildir…

Aksine önemlidir.

Dikkatleri üzerine çeken…

İlgi duyulan…

Rağbet edilen…

Ve dar gelirli yurttaşlarımızı;

Emeklimizi…

İşçilerimizi…

Esnafımızı…

Hiç olmazsa 5-6 çeşit bir öğlen yemeği ile ciddi anlamda rahatlatan; mütevazı, bir o kadar da büyük bir boşluğu dolduran bir hizmettir.

Bugün bir kilo domatesin 25-30, bir kilo yeşil kırmızı biberin 50, bir kilo kıymanın 500 lira olduğu bir ülkede, 5-6 çeşit öğlen yemeği mönüsünün sadece 40 lira olması, bugünkü ekonomik koşullar göz önüne alındığında hiç de küçümsenecek bir olgu değildir.

Bir taraf hayatı zorlaştırırken, bir başka tarafın böylesine mütevazı dokunuşlarla hayatı bir nebze de olsa kolaylaştırma çabasının göz ardı edilmesi çok ilginç!

Yerel yöneticilerin ve hükûmetin en birinci görevi, yetki istediği vatandaşının hayatını........

© Yeniçağ


Get it on Google Play