Evet Değerli Okuyucularım, Erzincan depremi ailemizin psikolojisini fena bozmuştu ve Erzincan'dan getirdiğimiz kayın validem, iki baldızım ve iki çocuklarıyla bizim yanımızda yaklaşık bir ay kaldılar ve sonra İstanbul'a evlerine döndüler. Ayrıca Erzincan yolculuğunda beni yalnız bırakmayan değerli kardeşim Özer ve fedakâr ailesine çok teşekkür ederim. İyi ki sizinle yollarımız kesişmiş ve iyi ki bizim dostumuz olmuşsunuz. Size ömür boyu minnettar kalacağız.

122'NCİ FİLO KOMUTANLIĞI'NA TAYİN OLDUM
ABD, NATO Uçuş Okulu'na tayin olduğum belli olduğunda Hava Kuvvetleri Tayin Şubesi beni T-34 Palaz Filo'dan T-37 Temel Jet Eğitim Filosuna birlik içi tayin yapmıştı. Zira NATO Uçuş Okulu'nda uçacağım tip olan T-37 uçaklarında ve eğitiminde tecrübe kazanmam için çok iyi bir uygulamaydı.
30 Ağustos 1979 senesinde Hava Harp Okulu'ndan mezun olup 11 Eylül 1979 tarihinde pilot olmak için katıldığım 2'nci Ana Jet Üs 122'nci Filo Komutanlığı'na Mayıs 1992 tarihinde bu sefer uçuş öğretmeni olarak atanmıştım.
Daha önce bazı öğretmen atamalarındaki uygulamalardan farklı olarak, Konya'da 8 ay Harbe Hazırlık Eğitimi görmüş ve F-100 uçaklarında 103:00 saat uçmuştum. Bu tecrübeme ilave olarak 10 yıl Phantom II uçaklarında toplam 1800:00 saat, T-34 uçaklarında ise 305:00 saat uçmuş olarak T-37 uçuş öğretmenliği için atanmıştım.
Her uçak tipinde olduğu gibi, T-37 uçağı için de MTD denilen yer derslerini bitirmiş olarak 122'nci Filo'ya katılmıştım. Filoya katıldığım ilk gün, 1979 yılında öğrenci olarak bulunduğum o kötü günler bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçmiş ve tarif edemeyeceğim bir duygu hissetmiştim. Fakat bu sefer şartlar ve konumum çok farklıydı. Filonun komuta ve uçuş öğretmen kadrosu mükemmeldi yani şunu söyleyebilirim, öğrenciliğimdeki uçuş öğretmenleri kadrosu ile kıyaslanamayacak kadar iyi bir kadro vardı.
122'nci Filo'da kısa sayılabilecek bir süre olmasına rağmen çok zevkli görevler yaptım ve çok iyi arkadaşlıklar edindim. Bu filoda aşağıdaki resimde de görüldüğü gibi 1979 devresinden 8 öğretmen görev yapıyorduk.

Resimde Soldan Sağa: Harun Dokumacı, Emin Karabulut, Süleyman Dağdelen, Miray Kesici, Necati Gezer, İsmail Alış, Kâmil Güngör,
Aydın Ustabaş (Rahmetli)

Filo'da çok zevkli görevler yaptım ve çok iyi arkadaşlıklar edindim. Resmin en sağındaki yani benim solumdaki arkadaşımız, canımız, kardeşimiz Aydın Ustabaş, 10 Ocak 2020 tarihinde maalesef aramızdan ayrılmıştır. Ruhun şad olsun canım kardeşim, seni hiç unutmayacağız.
İzmir'e tayinimin çıktığı Mayıs 1991 tarihinden Amerika'ya gittiğimiz gün olan 2 Şubat 1993 tarihine kadar, 1979 devre arkadaşlarımızla çok güzel günler ve neşeli muhabbetler yaşadık.
Çiğli Uçuş Okulu'nda öğretmen olarak görev yapmak Türk Hava Kuvvetleri'ndeki her pilotun hayalidir diye düşünüyorum. Benim de Malatya'dan isteyerek gittiğim bir tayin yeriydi Çiğli. Ama ne yazık ki 2 seneden az bir süre görev yapabilmiştim. Bu süre içinde hala, günümüze kadar devam eden çok iyi arkadaşlıklar ve dostluklar kurmuş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz.
İzmir/ Şirinyer'deki NATO Karargahına tayin olan Yzb. Gerry ile zaman zaman bir araya gelerek hem İngilizcemi ilerletiyor hem de ailecek neşeli vakit geçiriyorduk. 1989 Kasım ayında Amerika'da Filo Subay Kursunda tanıştığım Gerry ile arkadaşlığım Türkiye'de yaklaşık 3 sene devam etti. Bu süre içinde çeşitli bahanelerle bir araya gelir ve İngilizcemi geliştirirdim. Gerry 'de benim bu gayretimi görüyor ve gerek konuşmamda gerekse yazılarımda düzeltmeler yapıyordu. Gerry ile tanışmamı Tanrının bana bahşettiği bir lütuf olarak görmüşümdür. Zira hem genel dil sınavından geçerli puan almamda hem de İngilizce konuşmamda fark edilir ilerleme kaydetmemde Gerry'nin çok emekleri vardır, sana minnettarız sevgili Gerry.

ULUDAĞ'DA KAYAK MACERAMIZ
Değerli Okuyucularım, şimdi 1992 senesinin kasım ayında Bursa/Uludağ'da yaşadığım bir anımı sizlerle paylaşmak istiyorum. Bildiğiniz ya da tahmin ettiğiniz üzere bazı kamu kuruluşlarının (silahlı kuvvetler, emniyet teşkilatı, maliye, demir yolları, milli eğitim, PTT vb. gibi) personelleri için yaz ve kış katılabilecekleri kampları vardır. İşte Silahlı Kuvvetlerin de yazın deniz ve göl kenarlarında, kışın ise kayak merkezlerinde personelin eğitim ve dinlenmeleri için kamp yerleri bulunmaktadır. Bu kamplara katılmak isteyen personel Kuvvet Komutanlıklarının yayımladığı başvuru zamanlarında müracaat ederler ve her sene kazandıkları puan sıralamasına göre kamplar tahsis edilirdi. Ben de bu kamplardan Uludağ'da bulunan Silahlı Kuvvetler Kayak ve Eğitim Merkezine müracaat etmiştim. Müracaat sonucunun ne zaman belli olduğunu hatırlamıyorum ama bize sanıyorum 22 Kasım 1992 tarihinde Uludağ Kayak Merkezinde 7 günlük (6 gün de olabilir, emin değilim) kış kampı tahsis edilmişti. Tabii ki çok sevinmiştik ve de çok heyecanlıydık, zira ilk defa bir kayak merkezine gidecektik.
Daha önceki bölümlerde hatırlayacağınız gibi 1989 senesinde Amerika'daki Filo Subay Kursundan dönüşte ilk göz ağrımız Murat 124 aracımızı satarak 1990 yılında yeni bir araba almıştık. Uludağ kampına arabamızla gitmiş ve otelimize yerleşmiştik. 122.inci Filo'dan arkadaşım olan Uçuş Öğretmeni Hv. Plt.Yzb Murat Yılmaz(rahmetli), eşi ve 2 çocuğuyla beraber aynı dönem kayak kampına gelmişlerdi. Öyle sanıyorum ki bizim Uludağ Kampına ulaştığımızda kayak yapmak için çok geç olmuştu ve o günü dinlenerek geçirmiştik.
1992 senesinin kışında Uludağ'a çok kar yağmıştı, hatırladığım kadarıyla 150cm kalınlığında kar yağmıştı. Akşam yemeğinden sonra dinlenme salonlarında biraz vakit geçirmiş ve ertesi günün heyecanıyla erkenden dinlenmeye çekilmiştik.

KAYAK MACERAM BAŞLAMADAN BİTTİ
Sabah kahvaltısından sonra heyecanlı bir şekilde kayak malzemelerini alacağımız bölüme gelmiş ve görevlilerin yönlendirmesiyle tüm kayak teçhizatlarını almış olarak telesiyejlere binmek için sıraya girmiştik. Önceden, kayak kursu almak için konuşup anlaştığımız kayak hocasının bizi yönlendirmesiyle onun söylediği yerde inmek için telesiyejdeki yerimizi almış ve yukarıya doğru harekete başlamıştık. Hepimizin heyecanı yüzlerimizden okunuyordu, öyle ya ilk defa kayak yapacaktık ve bunun için 2 saatlik kurs almamız gerekiyordu. Yanlış hatırlamıyorsam zirveye varmadan ara istasyon vardı ve telesiyejin durması ile indik ve kayak hocamızla buluştuk. Zaman onun için çok değerli olacak olmalı ki hemen derse başladık. Bilirsiniz işte standart şeyleri uygulamalı olarak yapıyorduk. Yani temel kayak hareketleri; kar sapanı, dönüş ve duruşlar vb. gibi.
Haftaya kayak maceramıza kaldığım yerden devam edeceğim.
Sevgiyle kalınız.

QOSHE - KAPTANIN KÖŞESİ/ BÖLÜM-38 - Kamil Güngör
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

KAPTANIN KÖŞESİ/ BÖLÜM-38

5 5
16.03.2024

Evet Değerli Okuyucularım, Erzincan depremi ailemizin psikolojisini fena bozmuştu ve Erzincan'dan getirdiğimiz kayın validem, iki baldızım ve iki çocuklarıyla bizim yanımızda yaklaşık bir ay kaldılar ve sonra İstanbul'a evlerine döndüler. Ayrıca Erzincan yolculuğunda beni yalnız bırakmayan değerli kardeşim Özer ve fedakâr ailesine çok teşekkür ederim. İyi ki sizinle yollarımız kesişmiş ve iyi ki bizim dostumuz olmuşsunuz. Size ömür boyu minnettar kalacağız.

122'NCİ FİLO KOMUTANLIĞI'NA TAYİN OLDUM
ABD, NATO Uçuş Okulu'na tayin olduğum belli olduğunda Hava Kuvvetleri Tayin Şubesi beni T-34 Palaz Filo'dan T-37 Temel Jet Eğitim Filosuna birlik içi tayin yapmıştı. Zira NATO Uçuş Okulu'nda uçacağım tip olan T-37 uçaklarında ve eğitiminde tecrübe kazanmam için çok iyi bir uygulamaydı.
30 Ağustos 1979 senesinde Hava Harp Okulu'ndan mezun olup 11 Eylül 1979 tarihinde pilot olmak için katıldığım 2'nci Ana Jet Üs 122'nci Filo Komutanlığı'na Mayıs 1992 tarihinde bu sefer uçuş öğretmeni olarak atanmıştım.
Daha önce bazı öğretmen atamalarındaki uygulamalardan farklı olarak, Konya'da 8 ay Harbe Hazırlık Eğitimi görmüş ve F-100 uçaklarında 103:00 saat uçmuştum. Bu tecrübeme ilave olarak 10 yıl Phantom II uçaklarında toplam 1800:00 saat, T-34 uçaklarında ise 305:00 saat uçmuş olarak T-37 uçuş öğretmenliği için atanmıştım.
Her uçak tipinde olduğu gibi, T-37 uçağı için de MTD denilen yer derslerini bitirmiş olarak 122'nci Filo'ya katılmıştım. Filoya katıldığım ilk gün, 1979 yılında öğrenci olarak bulunduğum o kötü günler bir film şeridi gibi gözlerimin önünden geçmiş ve tarif edemeyeceğim bir duygu hissetmiştim. Fakat bu sefer şartlar ve konumum çok farklıydı. Filonun komuta ve uçuş öğretmen kadrosu mükemmeldi yani şunu söyleyebilirim, öğrenciliğimdeki uçuş öğretmenleri kadrosu ile kıyaslanamayacak kadar iyi bir kadro vardı.
122'nci Filo'da kısa sayılabilecek bir süre olmasına rağmen çok zevkli görevler yaptım ve çok iyi arkadaşlıklar edindim. Bu filoda aşağıdaki resimde de görüldüğü gibi 1979 devresinden 8 öğretmen görev yapıyorduk.

Resimde Soldan Sağa: Harun Dokumacı, Emin Karabulut, Süleyman Dağdelen, Miray Kesici, Necati Gezer, İsmail........

© Yeşilgiresun


Get it on Google Play