“Eve geldiğimde tuttuğum balıkları torbadan çıkarıp temizlemek istedim. Ne göreyim?” Hatırama bugün de devam ediyorum... Havanın güzelliği, yeşillik, soğuk sular, ağaçların oluşturduğu gölgelikler ve ırmağın gür akışı aşırı dikkat çekiyordu. Güzellikleri algıladıkça içimden devamlı olarak; “Her güzellik sonrasında olumsuzluklar yaşanıyor, bu güzellikler inşallah olumsuzluklar yaşatmaz” diye devamlı söylenir oldum. Arkadaşım Orhan “Buraya geldik, değerlendirelim, görülen o ki ırmakta aşırı balık var, avlanalım. Sana da 5-6 iğnesi bulunan olta getirdim” dedi. Ben “Tamam olur” dedim. Pratik atıştırma yaptıktan sonra elimizdekileri bir ağaca asıp oltalarımızı kaptığımız gibi ırmağa onları fırlattık. Olta attığımız yerde balık boldu. Oltanın iğnelerinden 2-3 balık alabiliyorduk. Orhan, durumu kâfi görmediği için başka yere gittik. Orası tavuk atıklarının atıldığı yer olduğu için balık daha boldu. Irmak büyük olduğu için ırmağa girdik. Anlattığına göre son balık tuttuğumuz yerin sahibi yoktu. Tavuk artıkları işe yaramadığı için ırmağa atılmıştı. Bu bilgi beni rahatlatmıştı. Sıcakladıkça ırmağa dalıyorduk. Dalışlarda balıklara dokunduğumuz da olabiliyordu. Oldukça sıcak olan yaz mevsiminde tuttuğumuz genelde orta büyüklükteki balıkları naylon poşete koyuyorduk. Balığa dalgınlığımız pikniği unutturmuştu. Saat 15.00'e doğru acıktığımızın farkına vardık. Orhan’ın kaynanasının evi balık tuttuğumuz ırmağın kenarında bulunan Kayadibi’nde imiş. Oraya gittik. Yeme-içmeyi bitirdikten sonra acele balık tutmak için ırmağa girdik. Balık tutmaya akşamın yedisinden sonraya kadar devam ettik. Akşamın yaklaşması bizi balık tutmaktan alıkoymuştu. Trenle dönerken Orhan’a bugünkü gezide problem çıkmadığını anlattım. Peki böyle mi olmuştu? Elbette hayır!.. Eve geldiğimde tuttuğum balıkları torbadan çıkarıp temizlemek istedim. Ne göreyim? Neredeyse balıkların tamamına yakını sıcaktan bozulmuş ve yenilemeyecek hâle gelmişti... Eve dönüşten itibaren sırtım güneşten yanmış ve yaklaşık 10 gün acı çektirecek şekilde ağrımıştı. Orhan’ın da öyle olmuştu. Gökçebey’deki çok sayıda işimiz de aksamıştı... Bu kadar olumsuzlukla sonlandırdığımız kır gezim için memnun olmuştum diyebilirdim... Devrek/Zonguldak-Bayram Ören

QOSHE - Bu gezimiz iyiydi ama... - Ünal Bolat
menu_open
Columnists Actual . Favourites . Archive
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close
Aa Aa Aa
- A +

Bu gezimiz iyiydi ama...

14 1
22.03.2024

“Eve geldiğimde tuttuğum balıkları torbadan çıkarıp temizlemek istedim. Ne göreyim?” Hatırama bugün de devam ediyorum... Havanın güzelliği, yeşillik, soğuk sular, ağaçların oluşturduğu gölgelikler ve ırmağın gür akışı aşırı dikkat çekiyordu. Güzellikleri algıladıkça içimden devamlı olarak; “Her güzellik sonrasında olumsuzluklar yaşanıyor, bu güzellikler inşallah olumsuzluklar yaşatmaz” diye devamlı söylenir oldum. Arkadaşım Orhan “Buraya geldik, değerlendirelim, görülen o ki ırmakta aşırı balık var, avlanalım. Sana da 5-6 iğnesi bulunan olta getirdim” dedi. Ben “Tamam olur” dedim. Pratik atıştırma yaptıktan sonra elimizdekileri bir ağaca asıp oltalarımızı kaptığımız gibi ırmağa onları fırlattık. Olta attığımız yerde balık........

© Türkiye


Get it on Google Play